Hoşgeldin güzel insan. Lütfen satırlarımı öksüz bırakma. Fikirlerini merak ediyorum, benimle paylaş olur mu? Ayrıca, unutma ihtimaline karşı hatırlatıyorum. Şimdiden yıldızı parlatsan, ne iyi olur.
Umarım severek okuyacağın satırlar yazabilmişimdir. Keyifli okumalar.
Bölüm şarkısı medyada.
Katy Perry-Waking Up In VegasKasım,2009
Kızlar küfelik olup sızdıktan sonra, uyanmaları da bir hayli geç olmuştu. Ecem'in annesi yorgun ve yarı uyur vaziyette eve geldiğinde, kızlar salonun saçma sapan yerlerinde ve oldukça garip pozisyonlarda uyuyorlardı. Eve girer girmez aldığı sigara kokusunun kaynağına şöyle bir göz attığında, kızların içeride sigara içmekle kalmayıp yuvarladıkları bira şişelerini de etrafta görünce 'ah gençlik,' deyip odasına yöneldi. Sinirlenmek için çok yorgundu. Elbet bu grup yine bir araya gelirdi. O zaman sorardı hesabını, şimdi gidip yirmi dört saatlik acil servis nöbetinin yoğunluğundan kurtulmalıydı.
Yeşim gözlerini açtığında neredeyse akşam dört olmuştu. Biraz etrafı izleyip kendine geldiğinde kalkıp yüzünü yıkadı. Mutfaktan aldığı bir tepsiye birkaç bardak dizdi ve elinde zar zor taşıdığı dolu sürahiyle tekrar salona girdi. Koltukta uyuyakaldığı için şanslı sayılırdı. Arkadaşlarını tek tek sakince uyandırıp, hepsine su verdi. Ayılmaları biraz uzun sürse de, ortalığı toplamaları çabucak bitmişti. Yerde, halının üzerinde sızan Esra ve Burçin, uzun süre vücutlarını esnetip rahatlatmak için çabaladı. Ecem, nasıl olduysa, uyurken berjerde başı yere değecek şekilde dönmüştü. Alara ise, kedi gibi ne zaman yere attıklarını bilmedikleri bir koltuk sırt minderi üzerinde kıvrılmıştı.
Her yeri güzelce toplayıp, salonun güzelce havalandırıldığından emin olduktan sonra evden çıkmak için hazırlardı. Kendileriyle beraber kapıya gelip ayakkabılarını giyen Ecem'e boş boş baktı dört kız da bir süre. Bakışların ağırlığını hisseden genç kız, "neeee!," diye çemkirdi. "Alara ananı ara size geliyorum. Annem bir saate kalmaz uyanır. Dün gece yaptığımız alem ve sabahki halimizi aklayacak kadar cümle kuramam şu an, o kafada değilim." Hepsinin boş bakışları birden hak verir bir ifadeye büründü. Zaten o an komplike düşünebilecek durumda değillerdi. Alara merdivenlere yönelmişken durdu. "E hep beraber geçelim bize o zaman," diye bir teklif sundu. Burçin anında itiraz etti. "Anam sultan bu sefer pılımı pırtımı toplayıp atar beni evden, beni pas geçin. Esra'yı da," dedikten sonra dönüp arkadaşının gözlerine baktı. "Aa delinin zoruna bak, beni niye pas geçiyorlar acaba?" Bu sefer çemkiren Esra olmuştu.
"Yarim, kalbimi kırıyorsun ama! Ben sen olmazsan nasıl galip gelirim Gülsüm karısına acaba?"
"Haklısın kanka!"
Üç kız, Esra ve Burçin'i dinlerken sırıtıyordu. Ecem duyduğu tıkırtılardan sonra çantasını kapıp ani bir hareketle kapıyı kapattı. "Aşkınızı az ileride yaşayın, annem uyandı galiba. Acil kaçmamız lazım," deyip harekete geçti. Yeşim ve Ecem, Alara'yla beraber karşı yakaya geçmek üzere yola çıkarken Burçin ve Esra diğer yöne doğru hareketlenerek vedalaşıp ayrıldılar.
***
Burçin elimdeki anahtarla kapıyı açıp, bir yandan ayakkabılarını çıkarırken diğer yandan içeri seslenmeye başlamıştı. "Anaların sultanı, ben geldim! Hatta kendim gelmekle kalmayıp eşantiyonumu da yanımda getirdim. Burçin'i alana Esra bedava. Bir daha bulamazsın böyle kampanya! Bizde vatandaşa hizmette sınır yok!" Botlarının bağcıklarını çözüp eline aldı. Apartmanda, kapı önünde ayakkabı bırakmak yasaklanmıştı bir süre önce. Elindeki botları portmantoya bağlı ayakkabılığa bırakmadan salona ilerledi. İlerlemez olaydı! Leyla Hanım kıkırdarken, annesinin yüzünde zoraki bir gülümseme vardı. 'Zamanında sürecektim o diline acı biberi,' diye hayıflanıyordu içten içe.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BURÇİN
RomanceBir daha görmek istediği son insan bile olamazdı ama tam karşısındaydı işte. Bakışlarında aralarındaki mesafeye rağmen açıkça okuduğu karmaşık duygularla gözlerini dikmiş bakıyordu. Kıskançlık, hüzün, öfke... Hepsi bir olmuş, saldırmak için an kollu...