....
Gözümden istemsizce akan yaşları elimin tersi ile silip mutfağa girmiş ve kapıyı örmüştüm. Elimdekileri olduğu gibi öylece koymuş ve yere doğru kendimi bırakıp oturmuştum. Dizlerimi kendime doğru çekip sessizce ağlamaya başlamıştım. Nereden çıktılar bunlar! ne güzel mutlu ve hayat dolu günler geçiyordum. Geldikleri ilk günden tekrardan hayatımı cehenneme çevirmeyi başarmışlardı. Onlardan nefret ediyordum! Sürekli benimle dalga geçmeleri gerçekten beni yoruyordu. Jennie unnie ve Jisoo unnie de benianlamıyorlardı. Çünkü onun ikisi onların ve ailelerinin yanında farklıydılar. Bu yüzden hiçbir yaptıklarını kanıtlayamıyordum. Sadece kendimi kandırıp kandırıp duruyordum.
Gözyaşlarımı elimin tersi ile silip ayağa kalkmıştım. Ağlamaktan kendimi çok bitkin hissetmeye başlamıştım. Daha doğrusu uykum gelmişti. Üstümü düzenlemiş ve getirdiğim şeyleri de yerleştirip işimi bitirmiştim. Malikanede büyük bir sessizlik mevcuttu. Sanırsam ki herkes odasında çekilmişti. Jisoo unnie ve Jennie unniede işlerini bitirip gitmiş olmalıydılar. Ben de son ışıkları söndürüp Malikaneden çıkmış ve kaldığımız yer olan müşterilamata doğru ilerlemeye başlamıştım. Malikane ve müşterilamat arasında pek uzun bir yol olmadığı için hemen ulaşmış ve içeri girmiştim. Jennie unnie ve Jisoo unnie anında bana dönmüşlerdi. "Ahh! Lisa neredeydin? merak ettik seni! Jisoo unnie anında beni fırçalayınca bütün kötü modundan çıkarak gülümsemiştim. "Merak etmeyin unnie sadece işim uzadı ve ben de bitirip geldim." Jennie unnie söylediklerime gülmüş ve yatağına yatmak için hazırlanmıştı. "Tamam.. Hadi yatın. Şapşallığı uzatmayalım. İyi geceler herkese!" yatağına yatıp üstünü örtmüştü. Jisoo unnie de bana bakıp tekrardan Jennie unnieye bakmış ve gülümsemişti. "İyi geceler tatlım ve sana da iyi geceler Lili hanım" Jisoo unnie bana gülümseyip Jennie unnie gibi yatağına girmiş ve yatmıştı. "Size de iyi geceler unnielerim" söylediğim şeylerden sonra üstümü değiştirmek için banyoya girmiştim. Üstümdeki kıyafetleri çıkarmış ve geceliklerimi giymiştim. Güzelce elimi ve yüzümü yıkadıktan sonra banyodan çıkarak yatağıma ilerlemiştim. Yatağımın içini açıp kendimi günümün yorgunluğu ile yatağıma bırakıp üstümü kapatmıştım. Şimdi yaşadıklarımı düşünemeyecek kadar yorgun ve bitkin olduğum için saniyeler içinde gözlerimi kapatmıştım...
Yerimde sallanmamla zorla gözlerimi açmıştım. Tam karşımda bana gülümseyen bir Jisoo unnie görmeyi hiç hayal etmemiştim doğrusu.. "Günaydın Lilicim. Hadi çabuk kalk ve hazırlan malikaneye gideceğiz" Jisoo unnie'nin uyarısı ile yerinde doğrulmuştum. Güneş daha doğmasa da etraf aydınlanmıştı. "Peki unnie.." uzatmayarak kafa sallamış ve kalkmıştım. Jennie unnie ortada olmadığına göre önceden gitmiş olmalıydı. Yönümü banyoya çevirip banyoya ilerlemiştim. Banyoya girdikten sonra elimi yüzümü yıkamış ve hizmetçi kıyafetlerini giyip banyodan çıkmıştım. "Ben hazırım unnie. Hadi gidelim." Jisoo unnieye seslenerek yanına ilerlemiştim. "Tamam ,hadi.."Jisoo unnie de beni onayladıktan sonra müşterilamattan çıkmış ve malikaneye doğru ilerlemeye başlamıştık.
"Umarım karşılaşmam tekrardan tanrım.."yürüdüğümüz yerde kendi kendime dua mırıldanıp duruyordum. "Bir şey mi dedin Lisacım.." Jisoo unnienin sesi ile ona dönmüş ve kafa sallamıştım. "Hayır, yanlış duymuş olmalısın." pek çaktırmak istemiyordum yaşadıklarımı, çünkü bana hiç bir şekilde inanmıyorlardı. Jisoo unnie bana kafasını sallayarak tekrardan önünü dönmüştü. "Peki o zaman.." dediği şeyle kafamı sallanmış ve yere doğru eğmiştim. Malikaneye kadar hiç konuşmamış ve yürümüştük sessizce. Malikaneye ulaştığımızda yollarımızı ayırmıştık çünkü Jisoo unnie beni yukarı yatakları düzenleme görevini vermişti. Kendisi Jennie unnie ile birlikte kahvaltıyı hazırlayacaklardı. Maalesefkine ne kadar istemesem de ısrarla beni göndermişti. Ve yine maalesefki Jisoo unnieye karşı gelemiyordum.
Yavaş adımlarla yatak odalarının bulunduğu kata çıkmıştım. Aynı zamanda Bayan Kim ve Bay Kim odalarından çıkmışlardı. "Günaydın Bayan Kim. Günaydın Bay Kim."Bayan Kim beni farkedince gülümsemişti. "Sana da günaydın Lisacım.." Kafamı sallayarak gülümsemiş ve kafamı eğmiştim. Bay Kimde kafasını sallayarak gülümsemiş ve önümden geçip gitmişti. Bayan Kimde gideceği sırada tekrardan bana dönmüştü. "Lisacım,Jungkook ve Taehyung uyandı mı?.Aşşağıda gördün mü onları?" söylediği isimlerle yüzüm bir an düşse de çaktırmamıştım. "Hayır efendim, aşağıda görmedim." söylediğim şeylere kafa sallamıştı. "Daha uyanmadılar sanırım.. Lisacım.. Benim Bay Kimin yanına inmem lazım.. Sen onları uyandırabilir misin?.. Dede Kim'e ayıp olmasın şimdi.." Bayan Kimin dediği şeylerle öylece kalmıştım. Ne kabul edebilmiştim ne de karşı gelebilmiştim.. "Tamam,olur değil mi?..Teşekkür ederim canım. Biraz hızlı olsan iyi olur.." Bayan Kim beni hala bir şey dahi demeden kabullendirmişti ve hızlıca yanımdan ayrılmıştı. Bense arkasından öylece baka kalmıştım. Çünkü yapmak isteyeceğim en son şey bile değildi bu!...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FORLORN
FanfictionAnnesi ve babası tarafından halen bebek iken sokağa bırakılan Lalisa ,Köyün en büyük ve zengin ağası Dede Kim tarafından sahiplenilir. Bebekliği Kim malikanesinin müşterlamatında geçen Lalisa on beş yaşından sonra malikanenin hizmetçiliğini yapmaya...