1 . BÖLÜM - GEÇMİŞ

814 32 11
                                    

Hayatınızda bazı dönüm noktaları vardır. Benimki bundan on altı yıl önce ailemi kaybetmemle başladı. Beş yaşındaydım . Annem ve babam ile birlikte bir arabadaydık. Boş bir yolda ilerliyorduk. Nereye gittiğimizden haberim yoktu.

Bu boş ve sonu görünmeyen yolda bizim arabamızdan başka hiçbir araba gözükmüyordu. Ağaçları saymaktan sıkılmıştım. Hiç değilse bir araba görüp içindekilere dil uzatmak istiyordum. En azından bu şekilde kendimi eğlendire bilirdim.

Umutsuzca arka camdan yolu izlemeye başladım. Birkaç dakika sonra uzaktan kırmızı bir nokta bize doğru gelmeye başladı. Dakikalar içinde bu kırmızı nokta büyüdü büyüdü ve gerçek siluetine kavuştu. Bu benim az önceki dileğimdi. Bir araba. Heyecanla anneme "Anne sonunda bir araba gördüm." dedim bir yandan arabaya başımı geri döndürerek. Annemin hıçkırık sesine duyunca gülerek ona döndüm. "Anneciğim çok komiksin." dedim. Annem bana değişik bir şekilde güldü en azından gülmeye çalıştı. Kaşlarını istemsizce çattım. " Baba annem bana güzel gülmüyor." diyerek annemi şikayet ettim. Babam beni dinlemeden sadece "Tamam." dedi. Sonra annemle bir şeyler konuşmaya başladılar. Beni yok sayıyorlardı. Onlara çok kızmıştım. Bu yüzden bende artık onları dinlemeyecektim.

Arka cama döndüğümde kırmızı arabanın bize daha çok yaklaşmış olduğunu gördüm. Heyecanla ellerimi birbirine vurdum. Araba bize biraz daha yaklaşınca sağ elimin baş parmağını burnuma götürerek parmaklarımı oynattım ve sonra arabadaki adama dil çıkardım. Adam bana yalnızca gülüp şerit değiştirdi. Oflayarak koltuğu gömüldüm ; bunun onu kızdırması gerekiyordu , güldürmesi değil. Kollarımı birbirine dolayarak bugünün daha ne kadar sıkıcı olabileceğini düşündüm.

Babam aniden frene basınca kafamı sürücü koltuğuna çarptım. Kafamı yavaşça kaldırıp ne olduğunu anlamaya çalıştım . Az önceki kırmızı araba önümüzde durmuştu. Merakla arabanın kapısına uzandım annem "Sakın kapıyı açma!" diye bağırınca gülümseyerek kapıyı açtım ve dışarı çıktım. Şimdi ödeşmiştik. Kırmızı arabaya doğru ilerlerken babam beni yakalayıp hızla arabaya geri götürmeye çalıştı ama kırmızı arabadan çıkan adam babamı geriye doğru çekip yere fırlattı. Adamın yanına gidip "Lütfen kızmayın. Bir daha kimseye söz dil çıkarmayacağım , ama bunun için babama vurmanız hiç doğru değil efendim." dedim adamın gözlerinin içine bakarken. Sinirlenmiştim. Babama zarar vermişti , bu hiç doğru değildi ama annem ve babam bana ne olursa büyüklerime karşı saygılı olmam konusunda uyarmıştı.

Adam bana gülümseyip "Sana kızmadım . Adın ne senin ufaklık? " diye sordu , bir yandan bana yaklaşıyordu.

"Yankı efendim. " dedim ona içten bir şekilde gülümseyerek. Babam adamın arkasından ayağa kalkıp "Ondan uzak dur!" dedi sert bir şekilde. Babamın bu şekilde konuşması beni çok şaşırtmıştı. Bana hep insanlarla kibar bir şekilde konuşmam gerektiğini söylerdi ama şuan o hiç de kibar konuşmuyordu.

"Babacığım kibar olmalısın ." dedim. Adam sesli bir şekilde gülerek "Onu seviyorsun değil mi?" diye sordu babama. Bu sırada annemde arabadan inmiş yanıma doğru geliyordu. Adam bakışlarını babamdan ayırmadan "Yerinizde kalın avukat hanım. Kötü şeyler olsun istemezsiniz." dedi tok bir sesle.

Babam bir adım atıp "Biz sadece işimizi yaptık Doğan Bey. Eğer şimdi buradan giderseniz olanları sineye çekeceğim ama ..." derken adam babamın lafını kesip "Onu seviyor musun ?" diye bağırdı .

"Evet ! Şimdi ondan uzak dur!" diye karşılık verdi babam.

"Bende kızımı çok seviyordum onu elimden aldılar. Onu öldüren kişinin en azından ceza almasını istedim. Ama kendine insan diyen iki aptal benim çocuğumun katilini hapse girmekten kurtardı!" dedi ve hemen arkasından hızla belinden bir silah çıkardı.

V.I.PHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin