5.Bölüm

979 100 250
                                    

Sınır: 35 oy 50 yorum

Flashback(Leyal 11 yaşındayken)

"İyi misin, babaanne?" Babaaneme elimde ki suyu uzattım.

"İyiyim kuzum, sadece kalbim biraz çarpıntı yaptı." Dedikten sonra ona verdiğim suyu içti babaannem.

Babam 2 gündür evde yoktu. Bu iyi birşey di, en azından o olmayınca rahat olabiliyorduk. Ama o varken resmen diken üstündeydik.

Babaannem suyu içince elinde ki bardağı aldım ve tontiş yanaklarına birer öpücük kondurdum.

"Babaannem ben şimdi yemek yapacağım, istersen o zamana kadar biraz uyu." Babaannem yürüyemiyordu. Bunun sebebi ise o cani adam, baba denmeyi hak etmeyen o adamdı.

1 yıl önce babaannem babam beni döverken araya girmiş beni korumuştu, buda babamın onu sakat bırakana kadar dövmesine neden olmuştu.

"Tamam kızım, birşey olursa beni çağır." Babaannemi yatakta uzanır konuma getirdim ve üstünü örttüm.
Aylardan kıştı ve bizim evde soba yoktu.

Mutfağa geçip yemek yapmaya başladım. Evde sadece makarna kalmıştı.
______

"Niye tuzsuz lan bu yemek!"
Babam üstüme doğru gelmeye başladı.

"Burhan bırak kızı!" Bir hışımla ona döndü.

"Sen sus lan kötürüm!" Babaannem artık patlama noktasındaydı.

"Yeter, yeter! Anlamıyor musun, bıktık senden! Her gün gelip bu zavallı sabiyi dövüyorsun ona da yazık değil mi he?!" Babam hemen babaannem in üstüne atladı ve ona yumruk atı.

"Kötürüm uzun zamandır güzel bir dayak yemiyor." Diyip babaannem vurmaya başladı. Araya girdim yok sa babaannemi öldürecekti.

"Baba dur! Ona değil bana vur!"

"Zaten sıra sana da gelecek, hiç merak etme!" Babaannemi o gün öldüresiye dövmüştü ve 1 yıl önce yapamadığını yapıp babaannemi öldürmüştü. Ben tüm gün geri dönsün diye babaannem in cansız bedenin yanında ağlamıştım.
_______

Mezar taşında yazan isme baktım, Seyran Yalın. Babaannem in yanına gelmiştim. Mezar taşına oturup her renkten olan laleleri toprağın üstüne bıraktım.

"Nasılsın babaanne? Ben geldim, toprak gözlü kızın geldi." Mezar taşını okşamaya başladım.

"Bugün senden ayrı geçirdiğim tam on beşinci sene!" Olanlar aklıma gelince baba olmayı hak etmeyen adamı öldüresim geliyordu.

"Bugün o caninin seni benden aldığı tam 5.475'inci gün." gözlerim dolmaya başlamıştı.

"Ben seni çok özledim, babaanne." Beni yanına oturtur saçlarımı örerdi. Canım acımasın diye özenle tutardı saçlarımı ama bu acımasız, zalim dünya onu benden koparmıştı.

"Biliyor musun, babaanne? O adam denmeye bin şahit isteyen kişi benim babam olmaya bilirmiş." Saate baktım çok az vaktim kalmıştı. İstemesem de buradan ayrılmalıydım. Babaannem in mezar taşını öptüm.

"Yine geleceğim babaanne."
Dedikten sonra ayaklandım ve seri adımlarla mezarlığın çıkışına doğru adımladım.
Yarım saat sonra DNA testi için hastanede olmalıydım.

Malatya güzel şehirdi ama kederle doluydu, bu topraklar bir çok kişinin göz yaşlarıyla doluydu. Bu topraklar benim içime gömdüğüm acılarımı görmüştü.
______

Seri adımlarla danışmanlığa gelmiştim. Siyah saçlı kadın beni fark edince başını kaldırdı.

"Buyrun?"

"Ben Leyal Yalın, beni dna testi için çağırmışlar dı." Kadın dediklerimi harfi harfine dinledi, ardından da önünde ki bilgisayardan bir şeylere bakmaya başladı.

"4. kat sağ koridorun sonunda Raşit hocanın odası" kadını başım ile onaylayıp oradan ayrıldım.

Asansöre gerek duymayıp mersivenlerden çıktım, zaten şuanda kapalı bir alanda çok kişiyle sıkış tepiş olmak istemiyordum.

4. kata gelince sağ koridora döndüm ve Raşit denilen adamın odasını aradım. Odayı bulunca kapıyı çaldım.
"Gir" sesi ile içeri girdim.

Has siktir! İçeride Murathan albay, Teoman Binbaşı, Teoman binbaşının ikizi Tuğra Binbaşı ve İnanç yüzbaşı vardı. What? Şimdi ben Murathan albayın kızı olabilir miyim? Has birde tekmil vermem lazımdı.
Hemen esas duruşa geçip tekmil verdim.

"Üsteğmen Leyal Yalın-Mersin emret komutanım!" Görnüşe göre onlarda beni gördüklerine şaşırmışlardı.
Albay hemen kendine geldi.

"Rahat üsteğmen" hemen rahat pozisyonuna geçtim.
Oda da ki doktor hala ne olduğunu anlamamıştı.
Gözlerimi oda da gezdirdim.
Karşılıklı koltuklar vardı.
Bir tarafta baba denmeye bin şahit isteyen o adam ve yanında tanımadığım saçları platin sarısı 40'lı yaşlarının sonlarında olan bir kadın vardı. Diğer tarafta ise Murathan albay, Teoman binbaşı, Tuğra binbaşı, İnanç yüzbaşı ve muhtemelen Murathan albayın eşi olan esmer bir kadın vardı.

Murathan albay askeriye ye yeni gelen albaydı.

Şaka maka adam babam çıksa ne yapacaktım...

Bitti

Nasıldı?

Sizi yeni kurgum ' İstanbul beyefendisi |YARI TEXTİNG|'e davet ediyorum.

Oy verip yorum yapmayı unutmayın.

SINIR: 35 oy 50 yorum

LEYALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin