Normalde hiç bu kadar erken saatte atmam ama kuzenimin ısrarına dayanamadım :'')
İyi okumalarrr <33
•••
Zil çaldığında kimseye bir şey demeden kantine doğru koşmaya başladım. On dakikalık teneffüste koşsam anca yetişirdim herhalde.
Hemen Turgut Abiden bir sıcak çikolata bir kahve isteyip beklemeye başladım. O sırada cebimdeki telefonun titrediğini hissettim. Bilinmeyen bir numaradan mesaj vardı.
05*: Selam orman gözlü kız
05*: Seni terasta bekliyorum
05*: Seni ve içeceklerimizi
Sinirle telefonu kapattığımda Turgut Abi de bana seslendi. Sıcak çikolataları alıp hızlı adımlarla terasa doğru ilerledim. Öğrencilere çarpmamak için verdiğim çabayı Acun görse beni Survivor'a alırdı.
Teras kapısını zar zor dirseğimle açtım. Terasa çıkmak normalde yasak ama öğretmenlerin izni ile çıkabiliyorduk.
Etrafıma bakındığımda ileride sandalyede sırtı bana dönük şekilde oturan Erdem'i gördüm.
"Ne bu? Film falan mı çekiyoruz?" dedim alayla ve karşısına geçtim.
Güneş gözlüğünü çıkarıp "Yoo, hava yaratıyorum orman gözlü kız. Klasik ben işte bilirsin ya." dedi sakince.
"Kısa kes, beni neden buraya çağırdın?"
"Hadi ama seni özlemiş olama-" derken sözünü kestim.
"Olamazsın Erdem! Ne yaptıracaksan yapayım gideyim." dedim.
O iğrenç ve hiç özlemediğim gülüşünü bana sunup gözleri ile bardağı işaret etti. Bardağı verip arkamı dönmüştüm ki "Hop! Nereye?" diyerek kolumu tuttu.
"İstediğini verdim. Gidiyorum." dedim tekrar arkama dönecekken yine kolumu yakaladı. Bu sefer diğerine göre daha sıkı tutmuştu. Canım acıyordu ama belli etmedim. Gözlerim kolumu tutan elini süzdü. Elinden ela gözlerine çıkardım gözlerimi. "Kolumu bırak, birilerini sakat bırakmak istemiyorum." dedim.
Bunu dememi beklememiş olacak ki gözlerinden şaşkın olduğunu anlayabiliyordum. Artık o da eski Pera olmadığımı anlamış olmalıydı. Aslında ben niye onun istediklerini yapıyorum ki? Ortaokulda yaşananlar ortaokulda kaldı. Ve bu lise çok tercih edilen bir yer olmadığı için bizim ortaokulumuzdan gelen kişi sayısı çok azdı.
Yine de kaşınmaya karar vermiş olacak ki "Bırakmıyorum, ne yapacaksan yap." dedi. Elimdeki sıcak çikolatayı yere bıraktım. Hızlıca kolumu geriye doğru atıp elinden kurtardım. O bunun şaşkınlığı iki saniyelik duraksama yaşarken ben o iki saniyede karnına tekme attım. O sandalyeyle birlikte gerileme düşerken yerden aldığım sıcak çikolatayı üzerine döktüm. O sıcaklık ile yanarken "Erdem görmüyorsun sanırım ben eski Pera değilim. Bana zorbalık yapamayacaksın artık. Ayrıca gecmiş geçmişte kaldı istediğin kişiye anlat umrumda değil." dedim ve terastan ayrıldım. Son dediğimde pek emin değildim ama ondan önce bizimkilere anlatabilirsem sorun olmazdı.
Teras kapısından çıkar çıkmaz karşımdaki bedene çarptım. Hoca olduğunu düşünerek hemen geri çekilmiştim ama karşımdaki kişi hoca değildi.
"Bulut?" dedim sorarcasına.
"Hiç bana bana bakma Beren gönderdi beni sana bakmam için. Soracağın sorunun cevabı da sizi gördüm. Hiç bir şey anlamadım ama kızım alfa mısın sen? O nasıl tekmeydi? Bana da öğretmelisin." dedi Bulut tek nefeste.
"Paşam aramızda kalsa olur mu? O zaman söz sana sert tekme atmayı öğretirim." dedim. Bunu diğerlerine anlatmamalıydı. Beren ve Mine duysa onlara söylemediğim için etimi liğme liğme ederlerdi. Sinan Beren'e uyardı. Araf çok kıskanç olmasa da bozulabilirdi. Bunları göze alamazdım.
"Tamamdır yengem, kalsın. Ama tekme atmayı öğret, söz mü?" dedi ve serçe parmağını uzattı. Bende serçe parmağımı onunkine geçirdim ve baş parmaklarınızı birleştirdik. Beren, Bulut ve ben çok fazla K-Drama izlediğimiz için bu hareketi yapmak zorunlu gibi birşey olmuştu bizde.
"Paşam, senden bir şey istesem yapabilir misin?" diye sordum aklıma gelen şeyle.
"Tabi ki yengelerin bir tanesi. Sen iste enişemi bile boğarım. Ha bu arada, kız tarafı mı, yoksa erkek tarafı mı olacağımı seçemedim o yüzden böyle diyorum." dediğinde ikimizde gülerek merdivenlerden inmeye başladık.
"Şimdi sen Sinan'ı ikna etsen. Bu akşam onun villa da pijama partisi gibi bir şey versek olur mu? Size anlatmam gereken bir şey var ve direk anlatamam, o yüzden..." derken Bulut sözümü kesti.
"Tamam hallederim ben o kolay. Zaten Beren'le bir dakika fazla geçirmek için her şeyi yapar o, pijama partisinde saatler geçirecek. Kozumuz belli." dediğinde tekrar güldük.
Sonunda bizim kata vardığımızda Bulut hemen Sinan'ın sınıfına doğru ilerledi. Bende kendi sınıfıma. Umarım Bulut ikna etmeyi başarabilirdi. Annemleri ikna etmek için aklımda harika bir plan vardı.
•••
Sonraki iki bölüm '🤌🏻' böyle böyle yani..
Seviliyorsunuzzz <333
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bal | Yarı Texting
Short Story!DİKKAT! Bu hikaye sadece başlarında texting olacak, ondan sonra kısa bölümler olarak devam edecektir. Şimdiden okuyanlara teşekkür ederimm oylarsanız çok mutlu olurum <333
