|A Bad Joke

5 2 0
                                    

Cennetten köşe dedikleri seni kalbimde sakladığım yerdir.

.

Jungkook gözyaşları arasında Taehyung'un odasına nasıl vardığını bile anlamadan daldı ve etrafında hekimler ve bay dowon olan sevgilisine yavaş adımlarla yürüdü. Yüzü ağlamaktan ötürü kıpkırmızıydı. Onun geldiğini gören hekimler ve bay Dowon sessizce Efendi Taehyung'un önünde eğildiler ve odadan dışarıya çıktılar. 

"Jungkook" siyah saçlı çocuk çaresizce Taehyung'un yatağından bir kaç adım ötede ona bakarak ağlıyordu. 

Çünkü içten içe sorumlusunun kendi olduğunu biliyordu. 

Taehyung yatakta biraz yer açtıktan sonra yorgun gözlerle sevgilisine baktı. Jungkook ne istediğini anlayarak elinin tersiyle gözyaşlarını sildikten sonra sevgilisinin kolları arasına girip kemikli ellerine dudaklarını bastırdı. 

"Çok korktum Taehyung. Aklım çıktı zannettim. Sana bir şey olduğunu duymak bile korkunçtu" Taehyung Jungkook'u kendine doğru çevirip alnını öptü. 

"İyiyim sevgilim sakin ol sadece başım çok ağrıyor" Jungkook Taehyung'un yanaklarını okşamaya başladı.

"Keşke elimden bir şey gelse. Canımı bile verirdim senin acı çekmemen için" 

"Böyle konuşma, sen ölürsen benim de yaşamamın bir manası kalmaz. Sen ölürsen bende ölürüm" Jungkook Taehyung'un yanağını okşamaya devam etti.

"Saçmalama" Taehyung kaşlarını çattı.

"Ciddi olmadığımı mı düşünüyorsun?" 

"Ben ölsem de yaşamalısın ki rahatça uyuyabileyim" Taehyung Jungkook'u kendi göğsüne çekip saçlarını öptü.

"Ölürsen peşinden geleceğim" Jungkook yavaşça göğsüne vurdu.

"Böyle şeyler söyleme!" 

"Sensiz bir hayatı hiç düşünmedim Jungkook. Sensizliği bir kez bile tatmamışken bu denli korktuğum bir duyguyla hayatımı devam ettirmemi istemen... Her neyse ikimizde yaşıyoruz değil mi? bunları konuşmayalım" Jungkook uzanıp Taehyung'un dudaklarına bir buse kondurdu.

"İkimiz de mutlu bir şekilde yaşayıp yaşlanacağız. Hem belki..." Taehyung Jungkook'un saçlarını koklarken sordu.

"Belki ne?" Jungkook Taehyung'tan yavaşça uzaklaştıktan sonra gözlerinin içine baktı.

"Ben..." yutkunduktan sonra devam etti.

"Ben senin baba olmanı çok istiyorum" Taehyung Jungkook'un ne demek istediğini anlamaz gibi bakmaya devam edince Jungkook dudaklarını yaladı. 

"Belki bir evlat ediniriz? ben sana evlat veremiyorum belki ama-" sözü Taehyung'un dudaklarına yapışmasıyla son bulan siyah saçlı çocuk öpücüğe karşılık verdi. Taehyung öyle tutkulu, öyle güzel öpüyordu ki öpüşürken geçen saniyeler onlara saatler gibi gelmişti. 

"Çok isterim... ikimizin bir çocuğu olmasını her şeyden çok isterdim Jungkook" Jungkook gözleri dolarken gülümsedi. 

"Sana evlat verebilmeyi çok isterdim" 

"Çocuğunun olması için illa doğurmana gerek yok ki. Küçük bir can için içinin gittiği her an, sürekli onun iyiliğini gözettiğin, karnını doyurup tüm sevgini ona bahşettiğin, hayatının orta noktası yaptığın her an sen zaten bir baba olursun. Bunu yapamayan bir sürü öz babalar var, biliyorsun" Jungkook Taehyung'un bu şefkat dolu sözleri karşısında dudaklarını büzdü. Ne kendi babası ne de Taehyung'un babası gibi bir baba olmayacaklardı...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 08 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

We Were Born to Die/TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin