~ XIII [🔞] ~

742 67 23
                                    

Gözlerimi açtığım gibi dibimde uyuyan Minho'yu görmem bir tık alışılmadıktı. Genelde birbirimizden uzak durmak için her şeyi yapardık ama uyku arasında fark etmemiş olmalıydık.

Yavaşça yerimde doğrulduğumda altımda hissettiğim ıslaklıkla duraksadım. Gece uyurken mi olmuştu yani? Hızlıca yataktan kalktım ve sırılsıklam olmuş şortumu altımdan çıkardım. Stres içinde dolaptaki kıyafetlere bakınırken belimde hissettiğim el irkilmemi sağlamıştı.

Kalbim hızlı hızlı çarparken yavaşça arkamı döndüm ve elin sahibine baktım. O da sırıtarak gözlerime bakıyordu.

"Yine mi ıslandın, hm?"

Bir adım daha yaklaşmasıyla aramızdaki mesafe iyice azalmıştı. Gerilediğimde ise sırtım dolabın kapağıyla buluşmuş, arada kalmıştım.

"Şey, ben..."

Ne söyleyeceğimi bilemeyip başımı eğdim. Yanaklarım cayır cayır yanıyordu.

Minho çenemi tutup başımı kaldırdığında gözlerine bakmamak için yüzünün her yerinde gezdirmiştim bakışlarımı.

"Biliyor musun bebeğim, ben de senin gibi kızgınlıktayım. Çabucak kurtulabilmem içinse..."

Tek eli belimden aşağı doğru ilerlediğinde yutkundum.

"Küçük omegama ihtiyacım var. Kocana yardım etmek istemez misin hm?"

O anda beynimde şimşekler çaktı. Nasıl akıl edememiştim ki? Kızgınlıktan çıkmak için en çok korktuğum şeyi yapmamız gerekiyordu.

Burnuma dolan ağır feromonlar istemsizce beni kendine çekiyordu. Belki de bir kerelikten bir şey olmazdı.

"Şey... Belki olabilir.."

Verdiğim cevapla kendimi Minho'nun kucağında bulmam bir olmuştu. Ellerim direkt olarak geniş omuzlarına yerleştiğinde beni yatağa götürüp yatırdı.

Üstümde durup gözlerini sırıtarak vücudumda gezdirmeye başladığında utançla dudaklarımı birbirine bastırdım. altımda sadece ince iç çamaşırım vardı ve dürüst olmak gerekirse sırılsıklamdı. Gözleri bu sefer de tişörtüm yukarı doğru hafifçe sıyrıldığı için açıkta kalan karnımda gezindi. Sadece bakışları bile bana dokunmasını deli gibi istememi sağlamaya yetiyordu.

Artık daha fazla dayanamayacağımı anladığımda Minho'nun tişörtünün yakalarından sıkıca tutup kendime çektim. Bununla şaşırmış olacak ki bir kaç saniye duraksadı. İstemsizce sırıtarak dudaklarına çevirdim bakışlarımı. Çok öpülesi duruyorlardı.

Onun da bakışlarının dudaklarımda olduğunu fark ettiğimde daha fazla duramayıp dudaklarına yapıştım. Fakat bundan başka ne yapacağımı bilmiyordum. Çekinerek yavaş yavaş öpmeye başladığımda hiç beklemediğim bir sertlikle karşılık vermiş, resmen dudaklarımı yemeye başlamıştı.

Ellerinin vücudumda dolaşması odağımı bozarken tek eliyle iç çamaşırımı zorlamaya başlamıştı. Yakalarını bırakıp kollarımı omuzlarına sardım ve alt dudağını olabildiğince sertçe ısırdım, ısırmamla sesli bir inleme kazanmıştım.

Soluklanmak için dudaklarından ayrıldığımda kanayan alt dudağına baktım. Bu halde bile fazla seksi gözüküyordu...

"Aynısını o güzel, bembeyaz boynuna yapacağım. Görürsün."

Kanayan dudağını yalayıp boynuma yöneldiğinde derin bir nefes aldım. İçimdeki heyecan onun feromonlarını hissettikçe artıyordu.

Boynumda önce hafif bir sıcaklık ve ıslaklık hissettim. Daha sonra da bir gıdıklanma hissi. Minho boynumu sertçe emerken heyecandan titreyen ellerimden biri saçlarına, diğeri omzuna gitmişti. Saçlarını sertçe çekiştirdiğimde ondan kazandığım boğuk inleme sayesinde kasıklarım ihtiyaçla daha da ağrımaya başlamıştı.

Welcome to Royalty // 2minHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin