19.BÖLÜM

197 8 0
                                    

Düşünmeden hareket etmek kötüdür ama bazen istisnalar olabilir. Gece huzurlu uyumustum. Erkenden kalkıp odama gittim. Üstüme güzel bir elbise giydim. Beni öldürmeyen şey hissizleştirir, beni hissileştiren şey de muhtemelen seni öldürür. Bahçeye çıktım. Gözüm Baran'nın odasında takılı kaldı. Balkonda uyuya kalmıştı. Hemen mutfağa gidip sıcak çikolata yapıp termosa koydum. Baran'nın odasına çıkıp balkona girdim. Bu saatten sonra yatağına gitmeyeceğini bildiğim için üstüne battaniye örtüp termosu yanındaki sehpaya bıraktım. Odadan hemen çıktım. Kalsaydım saatlerce ağlardım. Bana neden güvenmedin diye? Işığına herkes koşabilirdi ama karanlığında tek ben olurdum. 

Sonerle barıştım. Beni en çok yaralayanla barıştım çünkü barışmazsam kalbim buna çok iyi bakmayacaktı. Önemli olan hayatın içindeki yıllarımız değil yılların içindeki hayatımız. Hayat aldığımız nefeslerle değil nefesimizi kesen anlarla ölçülür. Diken üstünde yaşayacaksın, her an uçurumun kenarında gibi. Kontrol edemeyeceğin kadar hızlı giden bir aracın içinde gibi. Korkarak, heyecanlanarak, titriyerek, yaşadığını hissederek yaşayacaksın.

 Hayat geç kalmayı affetmiyor. Uyuşukluk için, bazı şeyleri ertelemek için hayat çok kısa. Hayatın kısa olduğunu biliyorum ama affedemiyorum. Hepsi bir odamda uzak olmasına rağmen kalplerimiz uzaktı. Hepsinin üstünden gelirsinde, anılar tarafından ezilirsin. Sonra gözüm Eren'nin odasına takıldı gözüm. Hepsi teker teker baktım. Ben mi çok bencilim? Yoksa doğruyu mu yapıyorum? Sonerle barıştım ama diğerleri olmuyo. Hiç yanıma gelmediler ki. Demediler ki özür dileriz. Aklima küçük ben geldi.

 
"Anne baba beni parka götürür müsünüz?"
"Annee geçende lunapark gördüm gidelim mi?"
"Anne vurma!"
"Özür dilerim! Bir daha istemicem bir şey."


"Anne babama söyleme Bodrum'da kitli kalmak istemiyorum."
"Baba daha bir şey istemicem."
"Baba!"
"Diğer babalar böyle yapmiyo!"


Kafamı yormamak için düşüncelerde sıyrıldım. Onların anneleriyle gittiklerinde ben tek gittim veya gidemedim. Onlar babalarıyla oyun oynarken ben tek başıma oynadım veyahut oyun oynadım diye dovuldum. Hani eskiden olsa koştura koştura yapacağın onca şey olurdu lakin hayat seni büyütmüş, olgunlaştırmış lakin tüm heveslerin o dönemde kalmış. Sen lunaparksin ama ben büyümüşüm. Ben düşünürken arkamdan biri sarıldı. Annemdi.

 "Noldu kızım Karadeniz'de gemirlerin batmış. Gerçi o kadar şey yaşadın."
"Anne ben ne yapacağımı bilmiyorum. Sonerle dün barıştım. Ama abilerimi affedemiyorum. Bekleyen bekleten mi daha üzgün anlayamıyorum. O kadar şey yaşadım belki bazıları travma oldu ama bir şey olmaz yanımda siz olursanız ben hepsini atlatırım ki. Ne yapacağımı bilmiyorum." Bunları derken ağlıyordum.

 Annem sarılmıştı. Arkadan birinin daha ağlama sesi geldi. Baran abim... Ne yapacağımı bilemedim. Bir yanım git sarıl bir yanım gitme diyordu. Ben kalbimi dinleyecektim. Tam sarılcaktım ki Savaş abi aramıza girdi. Sanki beni Barandan kovmaya çalışıyordu. "Savaş sal kardeşimi!"


"Sen yokken ben vardım hayırdır Baran? Ne zamandır bana artistlik yapmaya başladın?"


"En sevdiği rengi sorsam yeşil dersin Savaş ne sacmaliyosun?"


"Yeşil zaten gerizekalı." Savaş abi bu olayı kan olayına bile tasardi. Bu olmamalıydı. "Yeter! Savaş abi ne diyorsun sen ya?"


"Beste sen karışma!" Savaş abi tam Baran abime koscakken Baran abimin yanına gittim. "Savaş abi o benim öz abim. Laflarını seçerken dikkat et."


"Beste bu abin taş çatlasa 6 ay yanındaydı. Ondada küstünüz."


"O benim abim. Savaş abi kalbini kırmak istemiyorum. Konuyu uzatma lütfen."

"Bu seferlik öyle olsun. Didem yenge akşama tüm akrabalar burdayiz anne- baba olsun haberin olsun." Deyip gitti. Hemen Baran abime sarıldım. "İyi misin abi?"
"Sen ciddi misin?"
"Ne alaka ya?"
"Abi dedin."
"Abimsin çünkü."
"Barıştın benle?"
"Çünkü hayat çok kısa."

Yoktan sebepler
Seni benden alırken
Boğan gün batarken
Yoruldum
Usandım ışıktan
Sonu yakmış bakıştan
Sığınırsam omzuna
Geçer mi?
Aradım boş sokaklar
Orada utanmaz yaşlar
Eşim olmaz bakışlar
Avutmaz
Uyursam geçer mi?
Ya da bu böyle sürer mi?
Yerine düşlere güvensem
Yine günler incitir mi?
Uyursam geçer mi?
Gece senden güzel mi?
Yerine düşlere dilensem
Dinerdi
Uyansak uzakta
Denizler yakınsa
Gölgen de yuvamsa
Seninimdir
Aradım boş sokaklar orada utanmaz yaşlar
Eşim olmaz bakışlar
Avutmaz
Uyursam geçer mi?
Ya da bu böyle sürer mi?
Yerine düşlere güvensem
Yine günler incitir mi?
Uyursam geçer mi?
Gece senden güzel mi?
Yerine düşlere dilensem
Dinerdi
Neyi mi ısterdim?
Nefesinde ağarsın saçlarım
Bilsem ki kalacaksın, çocuklar gibi ağlamaya hazırdım
Uyursam geçer mi?
Ya da bu böyle sürer mi?
Yerine düşlere güvensem
Yine günler incitir mi?
Uyursam geçer mi?
Gece senden güzel mi?
Yerine düşlere dilensem
Dinerdi/uyusam geçer mi

Bu sefer bı konuşma yapmak istiyorum. Ailem Mardinli tatil nedeniyle gitmişlerdi ben ders çalışmak için İstanbul'da kalmıştım. Deprem oldu Aileme bir şey olmadı ama ailem dediğim arkadaşım enkazın altında kaldı. O depremden önce bana küsmüştü. Tabi şakasına. Arkadaşlar birbirine trip atar ya ondan. Depremde vefat etti. Biz küs uyuduk dahada barışmadık. Hayat çok kısa. Küs olduğunuz biri ile barışın onu bile yapamiyosaniz aranızdaki sorunlari çözün konusmayin. Ya da insanlar için üzülmeyin(ölüm hastalık vb durumlar hariç) hayatınızı yaşayın. Hayat çok kısa. Size bir abla ya da kardeş tavsiyesi.🤍⭐

GERÇEK AİLEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin