Çok boktan bir hayatım olmasına rağmen hep iyiymiş gibi davrandım. Sürekli güldüm, acımı başkalarından çıkarmadım, mız mızlanmadım, şükür ettim. Ama olmadı, bu hayat benden her şeyimi almıştı. Önce babamı sonra annemi, benliğimi en sonda kardeşimi koparmıştı. Kader miydi bu? Ya da ceza, neyin cezasıydı ki? Kime ne kötülük etmiştim de bu kadar büyük bir cezayı çekiyordum?
Kardeşimin odasında oturmuş sigara içiyordum. İnanılmazdı gerçekten! Benim gibi bir kızın sigara içmesi inanılmazdı... Oysa prenses gibi büyütülmüştüm. Annemi hiç üzmemiş, gururlandırmıştım. Derslerim hep iyi olmuştu, çevrem iyiydi, orta halli bir kızdım. Daha ne isteyebilirdim ki? Mükemmel bir hayatım vardı işte! Neden şikayetçi oluyorsun ki Yeji? Bu aile Yeonjun'un evi terk etmesi kadar kötü müydü? Bu aile Yeonjun'un dışarı çıktığında cildinin yanacağını bildiği halde terk etmesi kadar kötü müydü? Öyleydi, kesinlikle boktandı.
Sigaramı bandajlı ayağımdaki bandaja söndürüp yerden kalktım. Canım yanmıştı fakat onu bile hissetmiyordum. Yeonjun gideli 2 gün olmuştu ve ben onun odasında sigara içiyordum. Ne komik ama! O ölmemişti sadece kayıplara karışmıştı Yeji, depresyona girme zamanı değil.
Yeonjun'un odasından çıkıp kendi odama girip kapıyı kapattım ve kilitledim. Annemin bu odaya girmesini istemiyordum. Arkamı döndüğümde Ryujin'i yatakta otururken gördüğümde şokla çığlık attım.
"Aman tanrım, Ryujin! Ne yapıyorsun?"
Omuz silkip kollarıyla kendini destekleyip yatağa uzandı.
"Seni bekliyordum."
Gözleriyle süzdu beni. Önce yüzüme ardından vücuduma baktığında en son ayağıma takılı kaldı gözleri. Belki de ayağımın nasıl olduğunu merak ediyordu.
"Sigara kokuyorsun ve sigarayı ayağında mı söndürdün sen?"
Ayağımı gizlemeye çalışarak gidip yanına oturdum. Beni böyle görmesi hiç hoşuma gitmemişti.
"Bu seni ilgilendirmez. Ayrıca niye geldin?"
"Bal gibi de ilgilendirir. Bir daha görürsem bil ki yaptığın şeyden daha kötü şeyler yaparım "
Bende onun gibi kollarımdan destek alarak arkaya doğru uzandım. Bakışlarım hâlâ onun üsfündeydi. Oda da sadece masamın üzerindeki sarı ışık yandiğından onun hızasına geldiğimde yüzü karardı.
"Ne yapabilirsin ki?"
Alay edercesine güldü. Ardından hiç beklemediğim bir şekilde üstüme çıkıp sırtımın yatakla buluşmasını sağladı. Şaşkınca ona bakarken o, her saniye yüzüme daha da yakınlaşıyordu.
"Seni hiç yanımdan ayırmam mesela. Ya da sen akıllanana kadar öperim seni."
Söyledikleriyle göz bebeklerinin büyüdüğünü hissettim. İki yanımdaki elleri ellerime değdi ardındanda ellerimizi kenetledi. Daha sonra kulağıma yakınlaşıp sanki odada başka biri varmış gibi fısıldadı.
"Seni öpmeme 10 saniye var prenses. Ya evet ya hayır?"
Kulağımdan uzaklaşıp tekrardan yüz yüze gelmemizi sağladığında gözlerine baktım. Onu öpmeyi her şeyden çok istiyordum ama sadece tek gecelik oyuncağı olmak istemiyordum. Bu gururumu kırar aptal gibi hissetmeme neden olurdu.
"Eğer tek gecelık oyuncağın olmayacaksam kabul ama sadece zevk için yapıyorsan şimdi git. Daha fazla acı çekemem Ryujin."
Ellerimi yavaşça bıraktığında gideceğini anlamıştım. Fakat beni yanıltıp ellerini yüzümün iki yanına koyup dudaklarımızı birleştirdi. Ellerim refleks olarak sırtına gittiğinde yavaşça beli okşadım. O ise çoktan üst dudağımı esir almıştı. Çok geçmeden araya dilini soktuğunda kendimi ona bastırdım. Dudakları dudaklarımı açlıkla yiyordu. Kısa bir süre dudaklarını ayırıp yanağımı öpmeye başladı. Öperken dişlerinin arasından, "Bacaklarını belime sar." Kelimeleri döküldü. Dediğini yaparak bacaklarımı beline sardım. Sardığım gibi beni kucaklayıp kaldırdı. Kucaklayarak duvara yapıştırdığında ellerim saçlarına gitti. Yavaş olmaktan çıkmış saçlarına dalmıştım. Onun dudakları ise tekrardan dudaklarıma geri döndü.
Elleri bacaklarımdan kalçama çıktığında iki eliylede kalçamı sıktı. Küçük bir iniltiyle onu kendime bastırdım. O kalçamı sıkarken omuzlarından tutunup havaya kalkıp indim. Ona sürtündüğümde onun da ağzından küçük bir inleme kaçmıştı. Elleri kalçamdan içeri girdi ancak altımda şortum olduğundan pekte bir şey yapamadı. Hızlı adımlarla yatağa geri döndük. Beni uatağa yatırıp üstünü çıkardı. Ardından şortumu indirerek bacaklarımın tamamen çıplak kalmasına neden oldu. Ellerini iç çamaşırımdan içine soktu. İki parmağını önce çevresinde gezdirdi. Tabii bu benim sabırsızlanmama neden olmuştu. Saçlarını çekiştirerek hızlı olmasını işaret ediyordum. O ise keyifle gülüp daha yavaş hareket ediyor, dudaklarını dudaklarımla birleştiriyordu.
Sonunda gezdirmeyi bırakıp iki parmağınıda içime sokmaya başladı. Daha fazla dayanamıyordum. Üstümdeki tshırtüde çıkarıp yere fırlattım. Ryujin üstümü çıkardığımı gördüğünde parmaklarını durdurdu. Üstüme eğilip dudaklarımı öpmeye başladı. Ardından boynuma indi. Hem ışırıyor hem de öpüyordu. Bense ona acı çektirmek için elimi sûdyenin içne soktum ve sıktım. İnleyerek daha sert öpmeye başladı. Boynumdan daha aşağı inerek göğsüme geldi. Dişleriyle sûdyenimin aşağı çekiştiriyordu. O kadar kolay değildi... Elimi göğsünde gezdirdim ve tekrardan sıktım. Diğer elim südyenin kopçasına gittiğinde Ryujin sinsice gülümsedi...
Yeni boluuuumm
Dedim piçlik yapayım da en heyecanlı yerinde kesiyimm
Güzel bölüm oldu sanki sizcee???
Oy vermeyi unutmayınnnn 🫶🫶🫶
ARKADASLAR RYEJİ REAL HATTA OPUSTULER BU DA KANİT😎
ŞİMDİ OKUDUĞUN
love me // ryeji
Fanfictionyeni bir liseye başlayan Yeji kendi kafasındaki bir kızla tanışır. İkili iyi bir arkadaş olsada arkadaşlıktan farklı boyuta yükselirler ama yukselişle acilarıda ikiye katlanır...