eşleştirme; Shownu x f okuyucu
tür; müstehcen
notlar/uyarılar; öpüşmek, dokunmak
Güneş gözlüklerinizi burnunuza dayayıp havuz sandalyesine uzanmışken, yakınınızdaki su değişimini duyunca bakmaktan kendinizi alıkoyamadınız. Shownu, siz sıcak güneşin altında uzanırken turlar atıyordu. Harika görünüyordu.
Güneş gözlüklerinizi tekrar yukarı itmeden önce suyun kaslı kaslarının üzerinden akmasını, dudaklarınızda bir sırıtışı izlerken hiç utanç hissetmediniz. Sana baktığında gözlerinin onun üzerinde olduğunu fark etti, dudaklarında bir gülümseme belirdi. Havuzun kenarında durmuş, elini ıslak saçlarının arasında gezdiriyor, sanki ona bakmıyormuşsun gibi davranmanı izliyordu. Sandalyede yerinizi değiştirirken bacağınızı yukarı kaldırırsınız, böylece ayağınızı sandalyeye dayayabilirsiniz, sanki bu onun size bakmasını engelleyecekmiş gibi dizinizi yukarı kaldırırsınız.
Shownu sırıtıyor ve başını eğerek sadece izliyor ve bu açıdan bikinili ve pozisyonlu halinizin tadını çıkarıyor. Senin ona yakın olmaman ya da suda onunla birlikte olmaman dışında hiçbir şikayeti yoktu. "İyi deneme." Kollarını havuzun dış kenarına dayayıp kaşını kaldırarak senin onu kabul etmeni beklerken sesinde alaycı bir ton vardı.
"Hmm? Üzgünüm, ne?" Başınızı eğerek güneş gözlüğünüzü burnunuzun üzerine hafifçe indirirsiniz, böylece o da gözlerinizi tam tepeden görebilir. "Ah, turların bitti mi? Havluya mı ihtiyacınız var?
Gülüyor ve alt dudağını ısırıyor, ardından elini kaldırıp suyu size doğru fırlatıyor. Bacaklarınıza çarptığını hissediyorsunuz ve ani sıcaklık değişimiyle nefesiniz kesiliyor. "Shownu! İyi ol."
Sana gülümsüyor ve omuz silkiyor, kaşlarını kaldırarak bir adım geri atıyor ve ellerini suyun içinde gezdiriyor. "Tamamen mantıklı davranıyorum. Bikini giyiyorsun ve havuzun kenarında oturuyorsun, ıslanman kaçınılmaz."
Ona daha iyi bakabilmek için dirseklerinin üzerine doğru hareket edip bacağını aşağı indirdikten sonra onun ikili sözleri ile alay eder ve sertçe yutkunursun. "Herkes havuza girmek için havuza gitmiyor. Bazen insanlar yanlarında oturuyor, güneşleniyor, bronzlaşıyorlar." Uzanıp şişe suyunuzu alıp bir yudum alırsınız ve ardından sanki meydan okuyormuş gibi kaşınızı ona doğru kaldırırsınız.
Sırıtışı genişledi ve sanki mücadeleden vazgeçmiş gibi kollarını kaldırmadan önce dudaklarını silkti. "Nasıl istersen prenses."
Senin için seçtiği takma adı görünce gözlerini deviriyorsun. Seni sık sık aradığı bir şey değildi ve şu anda açıkça seninle dalga geçmenin bir yoluydu.
Güneş gözlüklerini yukarı ittikten sonra arkana yaslanmaya başlıyorsun ama Shownu boğazını temizleyip su şişesini işaret ediyor. "Hey, yatmadan önce şunu bana getirebilir misin? Bir içki içebilirim."
Dudaklarını büzüp derin bir nefes alırsın, düşünürsün ama ona biraz su vermende bir sakınca görmezsin. Bugün dışarısı oldukça sıcaktı. Ayağa kalkarak şişeyi yanınızda tutarak havuzun kenarına getirirsiniz.
Shownu uzanıp kenara doğru ilerliyor ama ulaşamayacağı bir yerde. "Shownu...cidden mi?" İç çekersin ve uzanmak için hafifçe belinin üzerine eğilirsin ama bunu yaparken adamın eli bileğini kavrar ve seni suya doğru çeker.
Daha önce üzerinize sıçrattığı birkaç damlacığın şok edici olduğunu düşünürken, aniden suya dalmak dişlerinizin takırdamasına neden oluyordu. Nefes almak için nefes alarak suyun yüzeyine çıkıyorsunuz, ayaklarınız ulaşabiliyor ama bu derinlikte omuzlarınız suyun dışında zar zor çıkıyor. "Shownu! Ne oluyor be!"
O gülüp sana doğru ilerlerken somurtursun. Güneş gözlükleriniz yanınızda yüzüyordu. Onları yakalayıp güvenli bir şekilde yana doğru hareket ettiriyor, ardından seni belinden yakalayıp suyun altında bacağının üzerine oturmana izin veriyor.
İlk içgüdünüz onu zorlamak olacaktır, siz de öyle yaparsınız. Elinize aldığınız suyu yüzüne çarparsınız ve ona dik dik bakarsınız. Suyu tükürüyor ve yüzünüzden bir miktar ıslak saçı itmeden önce gülerek suyu göz kırparak uzaklaştırıyor. "Tanrım çok tatlısın. Bu bronzlaşmaya çalışmaktan daha eğlenceli değil mi?"
Gözlerinizi devirirsiniz ve ondan uzaklaşmak için hareket edersiniz, ancak sizi kalmaya zorlamasa da tutuşu gitmenize izin vermez. Amaçsızca suyun üzerinde yürürken gülmekten kendini alamazsın, sonunda pes edip ikiniz de suyun üzerinde süzülürken onun dizine yaslanırsınız.
"Hiç beklemediğin bir anda seni geri getireceğim."
Tehdidiniz karşısında sırıtıyor ve başını salladı, "Mmhm, bunu hak edeceğim."
Cevabına kafa sallarsın ama o sana doğru eğilip yanağına bir öpücük kondurduğunda gülümsersin. Kollarınız onun omuzlarına dayanacak şekilde hareket eder ve vücudunuzu, uyluklarınız onun kalçalarına yaslanacak şekilde ayarlar. Elinin nazikçe kavramak için sırtınızdan kıçınıza doğru kaydığını, dudaklarının sizinkini bulmak için hareket ettiğini hissettiğinizde dudaklarınızdan bir nefes kaçıyor. Shownu'nun belinizdeki serbest eli sizi daha da yakına çekiyor, böylece kalçalarınız onunkiyle aynı hizada oluyor. Dili dudaklarınıza doğru hafifçe vurarak ayrılırken dudaklarından bir inleme kaçtı.
Öpücük sırasında gülümsersin, ama öpücüğün içinde inlerken gülümsemen kısa ömürlü olur, alt dudağın hafifçe onun ağzına çekilir. sonra dişleri tarafından ısırıldı. İyiliğine karşılık verirsin ve onun bir kez daha inlemesine neden olursun, sırıtışı dudaklarında. Öpücüğü derinleştiriyor ve bunu daha rahat bir yere götürmeyi düşünerek ikinizi de havuzun merdivenlerine doğru yürütüyor.
