I.M X fluff
Birçok kişi Changkyun'u korkutucu buluyor ve düşünüyor ama onun böyle gecelerde seninle vakit geçirmesinin ne kadar tatlı olduğunu bilmiyorlar. İnternetten bir çift eşleşen tulum satın aldı ve bu soğuk hafta sonunu birlikte geçirmek için tam zamanında, cuma günü geldi.
Film geceniz için atıştırmalıklarla geldi ve ikiniz de yeni tulumlarınızı giydikten sonra en yeni Hızlı ve Öfkeli filmini izlemek için kanepeye yerleşmeden önce bir paket tatlı patlamış mısırla birbirinize sarılıp sırt üstü rahat bir gece geçirmeye hazırsınız. göğsüne. İki saat sonra film sona erdi ve iki çikolata kupasını yeniden doldurmak ve Changkyun'un bir sonraki filmi seçmesine izin vermek için mola vermek üzere harekete geçtiniz, ancak sizi olduğunuz yerde tutan güçlü bir çift kol tarafından hızla durduruldunuz. erkek arkadaşından başka kimse yok.
"Kyunnie?" Yumuşak bir sesle bağırırsın, erkek arkadaşını uyandırmaya çalışırsın çünkü tutuşundan kurtulmak neredeyse imkansızdır.
"Mmmm..." Cevap olarak alçak sesle mırıldandı.
"Hadi kalkayım aşkım.."
"Ama sen sıcaksın.." Sana daha sıkı sarılıyor ve seni kendine doğru çekiyor, boynuna burnunu sokuyor ve sıcak nefesini teninde hissederek kıkırdıyorsun. "Beş dakika daha."
"Söz, sadece 5 dakika, tamam mı?" Ona söylersin ve o cevap vermez, sadece sana yüz çevirmek için manevra yapar ve yüzünü saçlarına gömer, başına yumuşak öpücükler bırakır ve sen ona sokularak içini çekersin. Söz verdiğiniz gibi, beş dakika sonra nihayet onu uyandırma görevine başladınız.
Uykulu erkek arkadaşının üzerine, ensesinden yanaklarının çiçeklerine kadar yumuşak öpücükler yağdırdın, ta ki o sonunda kıpırdayana kadar.
"Oradan değil." Dudaklarını büzerek kaba bir sesle mırıldanıyor, gözleri hala kapalıyken tembelce öpüşmeyi ima ediyor. Bu sevimli görüntü sizi kıkırdatmak için yeterliydi ama yine de onunla dalga geçmek istiyordunuz, Changkyun bunun yeterli olduğuna karar verdiğinde sadece bir saniyeliğine ağzının kenarını öpüyordunuz, yanaklarınızı yakalayıp sizi dudaklarına yaklaştırarak sizi şaşırtıyordu. Gözlerinin sana bakmak için açılmasını yanaklarında ani bir sıcaklık artışıyla izliyorsun.
"Bir sonraki hedefin dudaklarım olsa iyi olur, yoksa seni gıdıklayacağım." Tehdit, onunla dalga geçmekten vazgeçmeniz için yeterliydi; parmaklarınızı yavaşça yüzünde ve göğsüne doğru gezdirin, dudaklarıyla buluşmak için mesafeyi kapatırken tırnaklarınızın Changkyun'un vücudunun dış hatlarını çizmesine izin verdin
Sevinçle mırıldandı ve sana belinden daha yakın sarıldı, dudakları yavaşça seninkilere doğru hareket etti ve bir dakika sonra ayrıldığında kelimelere gerek kalmadı, sadece alınlarını birbirine eğdin, bu yüzden onun yüzünden bir tutam saç ittin yumuşak bir yüz yerleştirip burnunun köprüsüne öptun
"Seni seviyorum bebeğim."
"Ben de seni seviyorum güzelim." Sen kıkırdayıp doğrulurken o da yanaklarını öperek gülümsedi ve saçlarını okşamak için uzandı.
"Yatmaya ne dersin?!"
"Bu fikri seviyorum." O da inleyerek oturdu, kollarını gerdi ve ardından kabarık bedenleriniz düzgünce yapılmış yatağa ulaşana kadar arkadan kucaklaşarak yatak odasına doğru sizi takip etti. Önce sen tırmanıp ona yer açtın, o da hemen alıp yanına yatırdı, böylece bir kez daha boynuna sokuldun ve yüzünü yakından hayranlıkla izledin. İkiniz de uykuya dalarken onun kalp atışını ve yumuşak nefesini hissetmek sıcak ve rahatlatıcı.
