İki Fincan Kahve

7 1 0
                                    

Hayatta her birimiz bir çok zorlukla karşılaşıyoruz bazılarımız bunu yara almadan atlatabilirken bazılarımızın yaradan sıçrayan kanlar yüzünü kaplıyor, kendine gelemiyor , nefes alamıyor, devam edemeyeceğini düşünüyor.Kalkıp devam etmek her birimiz için doğru olan mı ? Durup acıyı yaşamakta yapmamız gerekenler arasında yer almıyor mu ? Uğradığımız haksızlığa gördüğümüz mualemeye karşı her zaman savaş halinde mi olmalıyız. Bir süre kabuğuna çekilip ağlamak duruma isyan etmek insana iyi gelmez mi ? 

Neva hastaneden çıktığında yapayalnızdı annesi Müge ile eve gitmişti , Ağca tehdit edip hastaneden çıkmıştı, Asaf işte o neredeydi gerçekten bilmiyordu.Neva tek başına yürürken başına gelenleri düşünmeye başladı. Hayatı son iki ay içerisinde alt üst olmuştu. Halbuki herkes gibi çok sıradan giden kendi kabuğunda mutlu ve huzurlu bir evi , iyi giden bir ilişkisi ve en önemlisi yaşayan bir en yakın arkadaşı vardı.Şu ana döndüğünde arkadaşı ölmüş,kardeşi intihara kalkışmış sanırım sevgiliside onu terk etmişti.Yaşadıklarına katlanabileceğini sanan Neva ardı ardına aldığı darbelerle maalesef yıkılmış ve bugün bunu kendisine itiraf etmişti.

Herkesi bırakıp buradan kaçsam mı ? diye düşündü. Muhtemelen kimse onu aramayacak hatta  merak bile etmeyecekti. Kalıp savaşması gereken şey neydi bilmiyordu. Masumluğu mu ? Eliz'in gerçek ölüm nedeni mi ? Müge'nin yaşadıkları mı ? Yoksa Ağca'dan duyduğu tek bir cümle yüzünden onu asla dinlemeyip çekip giden sevgilisi için mi burada kalmaya devam edecekti.

Düşüncelerin arasında savrulan Neva kendisini sahilin sonunda bulduğunda gözüne kumsalda oynayan bir aile takıldı. Çocuk ve babası yakalambaş oynuyor anne bu güzel anı kameraya alıp kahkahaları ile ortamı neşelendiriyordu. Çocuk babasını yakalamak için o kadar hızlı koşuyordu ki ayağına takılan bir taş yere kapaklanmasına neden olmuş şen kahkahanın yerini bir anda telaşla oğluna doğru koşan bir anne almıştı.Görünüşe göre yere düştüğü için ağlamayan çocuk çevresinin verdiği tepki nedeni ile korkup ağlamaya başlamıştı.Halbuki düşmek canını acıtmamıştı ama herkesin ona bağırması ağlamasına neden olmuştu.Neva'nında süreci aslında bu şekildeydi üzerine atılan suç ağlamasına neden olmamıştı ama herkesin bir anda dağılması ve tüm suçu Neva'nın üzerine yıkarcasına gitmeleri çökmesine neden olmuştu.Derin düşüncelerinin arasında koşmaya devam eden çocuğu izlerken arkadan gelen bir ses irkilmesine neden olmuştu.Gelen Asaf'tı elinde tuttuğu kahveler ve yüzündeki mahçup ifadesi ile Neva'nın ağlayan yüzüne üzgünlükle bakıyor gözleri ile oturmak için izin istiyordu.


-'Beni nasıl buldun' demişti Neva sanırım bugün gerçekten bulunmak istemiyordu.Asaf Neva'nın yanına otururken 'hastaneden çok uzaklaşamamışsın güvenlik hangi yöne gittiğini söyledikten sonra o yöne doğru yürümeye başladım çok geçmeden de seni gördüm.' dedi.

Neva Asaf'ın uzattığı kahveyi eline aldıktan sonra bir yudum aldı kahvenin sıcaklığının ona iyi geldiğini fark etti ama yüzü ve gözleri artık bunu belli edemiyordu.Vücudu,mimikleri ve duyguları artık yaşadığı değişimlere ayak uyduramıyor düşüncelerini dışa vuramıyordu.

-'Neden çekip gittin' dedi Neva 'ya da şöyle mi sormalıyım çekip gitmene rağmen neden geri geldin ?.

-'Hassassın Neva yorgunsun ,kızgınsın ,kırgınsın ,öfkelisin,hırçınsın,isyan ediyorsun hepsini anlıyorum emin ol bana bunları görüyorum ve yardımda etmeye çalışıyorum ama gizli saklı işlerle arkadan adam takip etmeyle bunları benden saklamakla bir yere varamazsın.Hadi diyelim ki haklısın ve Ağca suçlu bunu sen nasıl kanıtlayacaksın adam başkomiser seni içeriye atması birkaç dakikasını alır bu sefer ben seni nasıl kurtarıcam bunları düşünüyor musun? Cahilsin üzerine atılan suçun ortasına dalıyorsun araştırmıyorsun görmüyorsun sen polis değilsin bu şekilde bir yerlere varamazsın aklında bir soru işareti varsa gelip bana söyleyeceksin ben bulucam, ben çözücem ,ben konuşucam senin attığın adımlar yalnızca seni değil hepimizi sarsıyor emin ol hepimiz yavaş yavaş bitiyoruz' dedi . Kendisinin tamamen savunma mekanizmasını açtığını gören Neva ne söylerse söylesin aslında onu ikna edemeyeceğini ya da gözünde haklı konuma geçemeyceğini anladığında kendini ifade etmek ya da anlatmak konusunda çaba sarf etmemeyi tercih etti.Bir süre boyunca iki fincan kahve ile sessizlik devam etti.Kimse kimseye kendini açıklamıyor aslında yalnızca fiziken birbirlerinin yanında duruyorlardı.Neva Asaf'a 'nasıl tanıştığımızı hatırlıyor musun ?' diye sordu.

Asaf yüzünde buruk bir tebessüm ile 'evet' dedi 'ilk gün ne diydiğini bile asla unutmadım.'

-'Ben unuttum.' dedi Neva yüzünün her bir zerresinden ciddiyet ve soğukluk akıyordu.'Ben beraber geçirdiğimiz güzel zamanlarımızı unutuyorum artık Asaf' dedi.Derin bir nefes alan Asaf sesinin titremesine engel olamayarak dolan gözleri ile beraber Neva'ya bakıp

- 'ne söylemeye çalışıyorsun Neva bence kestirmeden gitmek en iyisi. Unutma ki biz ilişkimiz boyunca bunu her zaman bu şekilde yaptık. Lafı dolandırmayı sevmediğimi biliyorsun.Bence birbirimize bu açıklığı sağlayabiliriz.'

-'Sanırım tayinimi farklı bir şehire isteyeceğim' dedi Neva 'Bu şehir artık bana acıdan başka hiçbir şey vermiyor'

Asaf olanlara anlam veremeyerek ama aslında içten içe durumu anlayarak ve bunu kabullenmek istemeyerek 'peki annen ne olucak , kız kardeşin ya da umrunda mı bilmiyorum ama ben ne olacağım.Bize ne olucak ?'

-'Olanlar kaldıramayacağım kadar fazla belki annemi yanıma alırım ama müge için aynı şeyi söyleyemeyeceğim zaten onunda benimle gelmek isteyeceğinden şu aralar emin değilim maalesef artık aramızdaki ilişki eskisi gibi değil.'

-'Hala bize ne olacağından bahsetmedin Neva ayrılmaya dilin mi varmıyor yoksa bunu konuşmaya değer mi bulmuyorsun' demişti Asaf artık sinirlenmeye başladığı tonlamasından belli oluyordu.

'Bize ne olacağını bilmiyorum Asaf tek bildiğim sen benim için çok çok değerlisin benim için yaptıklarını asla unutamam ama bu yaşananlardan sonra yalnız kalmaya bir süre tek başıma devam etmeye ihtiyacım var.Umarım beni biraz olsun anlayabilirsin sorun asla sen değilsin ama yaşadıklarımı maalesef kaldıramıyorum ve gün geçtikte bir yenisi bunların üzerine ekleniyor.Kendimi biliyorum eğer kalırsam Ağca'yı rahat bırakmayacağım ve bu belkide seninde dediğin gibi benim sonum olacak.O yüzden de gitmek en iyisi belki yeni bir başlangıç yaparım.'

-'Bir yol bitmeden yeni bir başlangıç yapamazsın Neva' dedi Asaf.Sen anladığım kadarıyla pes ediyorsun peki istediğin gibi olsun.Hayatının hiçbir döneminde kararlarının karışısında durmadım her zaman senin yanındaydım ve sana destek oldum. Şuan bu şekilde istiyorsanda bu şekilde olsun zorluk çıkarmıycam ya da konuşmayı uzatmayacağım' diye cümlelerini sonlandırdığında Neva Asaf'ın gözünden yaşlar aktığını çok net görebiliyordu.

-'Her şey için çok özür dilerim' diyen Neva hızlıca kalkıp gittiğinde Asaf geri dönülemez bir yola girildiğini ve bu defterin burada kapandığını anlamıştı.Geriye yalnızca denizin dalga sesleri ve bankın yanında duran iki fincan kahve kalmıştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 19 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ANAHTARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin