bölüm düzyazı / text / tweet karışık bir bölüm oldu umarım seversiniz, yorumlarınızı bekliyorum iyi okumalar💗
-
"bu nasıl?" diyerek kendi etrafında döndüğünde "çok güzel." diyerek yanıtladım onu.
"of taehyung! ne giysem aynısını diyorsun."
kaşlarını çatarak kollarını birbirine bağladığında bu hâline gülmeden edemesem de "çünkü hepsi yakışıyor." diyerek omuz silktim.
"hâlâ işin dalgasındasın ya, konsere bir saat var ve ben hâlâ ne giyeceğimi bile seçemedim. geç kalacağız ve güzel bir yer bulamayacağız kesin of!" omuzlarını düşürüp umutsuzca karşısındaki aynaya bakarak sızlandığında arkasına geçip kollarımı beline sardım.
benim aksime jungkook en ufak bir şeyde acayip panikliyor, stres oluyordu. bu durumda onu yatıştırmak da çoğunlukla bana düşüyordu.
"hey," dedim çenemi omzuna yaslarken. "sakinleş biraz."
sakin çıkan ses tonuma karşılık bakışları hafifçe yumuşada da hâlâ canının sıkkın olduğu belliydi.
"ama şuna baksana," dedi aynadaki kendi görüntüsünü kastederek."baktım, çok yakışıyoruz."
bu sözüme karşılık bıkkınlıkla arkasını döndüğünde bu kez yüz yüze gelmiştik. "dalga geçmeyi bırakıp ciddi olur musun biraz?"
"ne yani yakışmıyor muyuz?"
"taehyung!" diyerek kaşlarını çattı.
"hm?" diye mırıldandım onu biraz daha kendime çekerken. bu hareketimle yüzlerimizin arasındaki mesafe daha da azalmıştı ve kollarımın arasında gevşediğini hissedebiliyordum. "söylesene, yakışmıyor muyuz?"
"çok salaksın biliyorsun değil mi?" gülerek konuştuğunda sorumu görmezden gelse de içten içe bu sözlerimin hoşuna gittiğini anlamıştım, çünkü elleri yavaşça omuzlarıma çıkmış, bakışlarında flörtöz bir parıltı belirmişti.
"olabilir."
"her giydiğim şeye güzel demeyi bırakmalısın."
"hmm.. öyleyse sen de bu kadar güzel olmayı bırakmalısın." diyerek karşılık verdim ellerim tişörtünün altına ulaşarak çıplak belini iyice kavrarken.
kollarımın arasında olması öyle iyi hissettiriyordu ki bunun bağımlılık yaptığını düşünmeye başlamıştım. ben farkında bile olmadan her fırsatta ellerim belini buluyor, ona temas etme düşüncesine bir türlü engel olamıyordum. hoş, jungkook'un da bundan şikayetçi olduğunu düşünmüyordum, verdiği tepkilere bakılırsa o da bu temaslarımdan epey hoşlanıyor gibiydi.
dudakları belli belirsiz kıvrıldı. "çok mu güzelim?"
parlak, kocaman gözleriyle şımarıkça bana alttan alttan bakışı içimde bir şeyleri uyandırırken ne düşünmem gerektiğini bilemediğim bir noktadaydım. son zamanlarda farklı olan bir şeyler vardı, özellikle de sahilde geçirdiğimiz akşamdan beri bazı şeyleri düşünmeden edemiyordum. evet jungkook'la her zaman yakındık, bütün bu yatak arkadaşlığı olayı başlamadan öncesinde de birbirimizle sık sık temas eder, yakınlaşmaktan çekinmezdik ama şimdi bir şeylerin daha başka bir boyuta geçmeye başladığını hissedebiliyordum.
![](https://img.wattpad.com/cover/309576728-288-k650246.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
pillow talk
Fanfictionbir ipe bağlanmayı öğretmek friends with benefits texting / düzyazı slowburn⚠️