İyi okumalar...
Bir neslin o travmatik mekanı medyada...
***
KADER VE ONUN BAŞINA BUYRUK ÇARKLARI
İdil içinde bulunduğu range'in görünebilir her noktasını ayrıntıyla incelemişti.
'Vay anam babam be ne hayatlar var'
Arabanın temiz araba kokusuyla mest oldu. İçindeki bitmek bilmeyen düşüncelerini arabanın güzelliğine odaklanarak kapatmak istiyordu.
Tanıdık apartmanın önüne gelmesiyle Fırat'a teşekkür mahiyetinde bir şeyler mırıldanıp hızla arabadan indi. Zile basıp beklemeye başladı.
"Kim o?" Ebin'in kalın ses tonuyla gülümsedi. Tanıdık güvenli bir ses duymak onu rahatlattı.
"Sayın Bezmenler lüften açar mısınız efendim kapıyı?" Dedi bir meme'e gönderme yaparak.
Ebin ise kaç gündür duymadığı arkadaşının sesini duyar duymaz kapıyı açmıştı. Tedirginlikle arkadaşını beklerken yavaş yavaş merdivenleri çıkan adım sesleriyle heyecanlandı.
"İdil piramit tepesine mi tırmanıyorsun hadisene kızım!?"
İdil, Ebin'in gergin sesiyle kıkırdadı. Apartmana yankılanan kıkırtıyla Ebin'in sabrı taşmak üzereydi.
Sonunda arkadaşını karşında görmesiyle sıkıca sarıldı. İki yanağından öpüp tekrar sarıldı. Bir an onu tekrar göremeyecek diye içi içini yemişti. Şimdi arkadaşını kanlı canlı karşısında görmek sevinçle doldurdu içini.
"Geç içeri daha ifadeni alacağım"
"Pes be kızım! Bismillah diyeydim hele bir" İdil'in yılgın sesi masum tutmaya çalıştığı yüzü Ebin'in aklını karıştırmaya yetmemişti.
"Aklımı sıyıracaktım İdil! Üç gündür tek bir haber gelmedi! Suna Teyze arayıp 'Ben gidemiyorum hastaneye bari sen git!' deyip beni kendi deliliğimle bıraktı. Şimdi de arıyorum açmıyor ne Şefik Amca ne Suna Teyze! Gökalp bile mesajlarıma cevap vermiyor!"
Bu hikayede her şeyden habersiz kavrulan bir de Gökalp vardı benim gibi diye düşündü İdil. İçi burkuldu. Derin bir nefes aldı.
"Önce güzel ellerinle karnımızı doyuralım sonra her şeyi bir bir anlatacağım"
Ebin el mecbur önce sofra hazırlamış yenen yemekten sonra İdil sonunda doyan karnıyla rahat bir nefes almıştı.
"Eee anlat bakalım İdil Hanım"
İdil lafa başladı saatlerce konuşuldu. Ebin onunla beraber kah ağlamış kah küplere binmişti. Arkadaşından desteğini eksik etmemiş manevi yardımını esirgememişti. Kardeşi İdil'in karşı karşıya kaldığı bu durum onunda yüreğini dağladı.
"Kuzu kararı verecek sensin. Böyle bir karara yorum yapmayı bırak aklımdan geçirmek bile benim haddim değil. Sen senin için her zaman en iyisini yaptın. Yanlışından, benden başkasından dolayı değil kendinden dolayı döndün. Ne istersen ona karar ver canım. Sen ne dersen ben tamamım buradayım."
Saatlerin harcandığı mutfak masasında bir paket sigara bitmiş ama İdil sonunda içini döküp rahatlamıştı.
Akşam olunca Yonca ve Çiçem gelmiş Ebin kadar ayrıntılı olmasa da onlara da anlatmıştı olanları. Arkadaşlarının verdiği desteklere teşekkür edip yalnız kalmadığı için Tanrı'ya minnettardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeytanın Kızılı
Художественная прозаKayboluyorum... Lakin yardım edecek birini de bulamıyorum. Sevgili sanırım ben yaşarken ölüyorum. Sıradanlaşıp rutinlere dolanıyor, Şehrin karanlığına karanlık katıp aydınlığı umuyorum. Belki diyor, bütün arzularımla diz çöküp yalvarıyorum. Ama sevg...