Temkinli adımlarla binadan uzaklaşan Zeynep, dönüp dönüp arkasına bakıyordu. Ne olursa olsun yakalanmamalıydı. Şayet yakalanırsa her şey daha da kötüye gidebilirdi.
İlk kez kendi için bir şey yapmıştı Zeynep. İlk kez içinde bir yerlere sinmiş, başını dizlerine gömerek ağlayan o küçük kızın saçını okşamıştı. Belki 'geçecek' demeye gücü yetmiyordu lakin yanındaydı işte.
Adımları gittikçe hızlanıyordu. Karanlık sokakta attığı her bir adım biraz daha korkutuyordu Zeynep'i. Üstelik saat gece yarısını geçmiş olmalıydı. Annesinin sözleri gelmişti aklına.
'Gündüzün şerri gecenin hayrından iyidir.' derdi hep.Küçük ceylan yapayalnız kalmıştı karanlığın içinde. Onu koruyacak aslan ise bir yerlerde tutsaktı.
Peki nereye gitmeliydi bu ceylan?
Bu koca ormanda hangi yuvaya sığınmalıydı?Anne ve babası da alınmıştı. Eğer o eve giderse Nadire denen kadın anında ihbar ederdi.
Peki kendi evi?
Gerçi, yokluğu anlaşıldığı an ilk bakacakları yerlerden birisiydi orası. Bunu göze alamazdı Zeynep. Böylesine meçhul bir durumda ne yapacaktı?Bir ihtimal tekkeye gidip halasını bulursa işte o zaman kurtulabilirdi.
Halası onu saklardı değil mi?
En azından nereye sığınacağının bilincinde olmak bir nebze rahatlatmıştı içini. Bu sebeple daha bir sert atmıştı adımlarını.Peki Cüneyd? Onu bir daha ne zaman görebilecekti? Daha doğrusu görebilecek miydi? Böylesine bir ihtimal, sokağın karanlığından daha derin bir korku salıvermişti içine. Bedeni ürpermiş, gözleri dolmuştu.
Z:"Allah'ım sen bana yardım et."
***
Karakoldan gelen telefon ile uykusu bölünen Levent, duyduklarını daha kavrayamamışken koşar adımlarla yukarı çıkmıştı. Üstünü değiştirip acilen gitmeliydi. Bu nedenle dan diye odaya dalmış, uyuyan Beste'nin korku ile sıçramasına sebep olmuştu.
B:"Levent?"
Gözlerini ovuşturan Beste, etrafında dört dönen Levent'e anlam veremeyerek doğrulmuştu yataktan.
B:"Levent sorun nedir? Bir şey mi oldu?"
Bir yandan ceketini üzerine geçiren Levent, Beste'ye kısa bir açıklama yaparak odadan çıkmıştı.
L:"Zeynep kaçmış, Cüneyd de kriz geçirmiş. Gitmem gerek."
Levent'in açıklaması üzerine göz deviren Beste, hızla Levent'in arkasından koridora ilerlemişti.
B:"Bırak polisler halletsin. Sen niye gidiyorsun?"
Beste'nin bencilce davrandığını düşünen Levent, açıklama yapma girişiminde bile bulunmamıştı. Oysa bilmiyordu. Beste sadece huzurlu bir aile ortamı istiyordu lakin bazı etmenler çoktan Levent'in gözünü kör etmişti.
B:"Levent!"
Anne babasının sesi üzerine uyanan Mira, koşar adımlarla koridora çıkmıştı.
M:"Baba? Nereye gidiyorsun? Birine bir şey mi oldu?"
Levent geri adımlayarak uyku sersemi kızının yanına gelmiş, saçlarına ufak bir öpücük kondurmuştu.
L:"Yok bir şey birtanem. Sen yat uyu."
Beste iyice sinirlerinin gerilediğini hissediyordu.
B:"Zeynep kaçmış! Baban da onu aramaya gidiyor sanki kendi işiymiş gibi!"
M:"Ne? Ne demek kaçmış?"
Sinirle Beste'ye dönmüştü Levent.
L:"Beste!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cübbeli Kekim
FanfictionCünzey için yazılan bir hikayedir. 13. Bölümden itibaren yazılacaktır. Linçleyenler ağlayarak günlüğüne yazabilir.