10. Seni istiyorum delta

824 116 163
                                    

Seni istiyorum delta.

Seul'un sokaklarında son hızla ilerlerken ilk defa spor arabamın işe yaramasına sevindim. Jimin'i arabaya bindirip kulüpten çıktığımızdan beri sakindi. Ama benim kasıklarımda da bir ağrı başlamıştı ve bu hiç hayra alamet değildi. Kokusu beni delirtiyordu ve muhtemelen kızgınlığım onun beni tetiklemesiyle normalden 1-2 hafta erkene gelmişti. Ama sakinliğimi korumaya çalışıyordum. Çünkü eğer benimde kızgınlığımın başlamak üzere olduğunu bilirse bu geceyi benimle geçirmezdi.

"Yavaş kullanır mısın biraz?" demesiyle biraz arabanın hızını düşürmüştüm. Kızgınlık konusunu değiştirmek için" Kolye yakışmış" dedim gülümseyerek.

"Zambak annemin kokusuydu. Annem öldüğünde kokum oturmamıştı. Ama sonra büyüdüğümde kokum oturduğunda hissedilmeye başlandı. Ama çok az kişi fark etmişti. Uzun dönem bastırıcı kullandığım bir dönem oldu. O dönemden sonra zambak kokum gitmişti. Senin fark etmen.." Dedi sustu. "Garip oldu." Dedi iki saniye bekleyip. Elleri önünde dizlerinde o kadar masumdu ki.

Demek ki kolye onu bu yüzden duygusallaştırmıştı. Bastırıcı aldığı dönem muhtemelen Taehyung'un bahsettiği dönemdi. Benim yüzümden bunu yaşadığını düşününce kafamı direksiyona vurmak istedim." Neden sinirlendin?" dedi. Sinirlendiğimi nasıl anlamıştı? Benim hissettiklerimi oda hissedebiliyor muydu?

Cevap verecekken bir anda kasıldığını fark kedince sustum. Yüzü terlemeye başlamıştı. Kızgınlığı başlıyordu. " Az kaldı." Dedim. " Kızgınlığımı seninle geçirmeyeceğim." dedi sinirle. Ama kıvranıyordu. "Jimin bastırıcı almana müsaade etmem" dedim.
"Deli misin sen? İkimizde konsey üyesiyiz bunun yasak olduğunu biliyorsun." Dedi.

"Sikerim konseyini" dediğimde şok olmuş şekilde bana baktı. Bende kasıklarımdaki ağrıdan ne dediğimi bildiğimden emin değildim. Sakinleşmeye çalışarak devam ettim "Jimin kurdumu kontrol edebilirim. Sadece yardım etmeme izin ver" Dedim. Bir kere daha kasıldığında gözleri dolmaya başlamıştı. Yüzü ter içindeydi. Benimde kasıklarımda ağrı artınca arabanın gazını kökledim. Çünkü bende bekleyecek vaziyette değildim.

"Yoongi olmaz. Kızgınlığımda olmaz. Ben kendim gibi olmuyorum kızgınlığımda. Omegalar gibi değil çok ağır atlatıyorum. Farkında olmadan düğümünü isteyeceğim. Birileriyle daha önce birlikte oldum. Ama kızgınlık geçirmedim. Hep bastırıcıyla geçiştirdim. Ya kendimi tutamazsam?" Dedi.

"Tamam, sorun yok bizi konseyde zora sokacak bir şey yapmayacağım. Güven bana." Dedim . Ama çokta emin olamıyordum. Sadece o olsa tamamdı. Ama ikimizin de kızgınlıkta olması işleri değiştirebilirdi. Sustu ama kasıklarını tutuyordu. Ağrıdan konuşamıyordu.

Sitenin otoparkına girdiğimizde hızlıca onun evine yöneldim. Benim evimin şifresi Taehyung'da olduğu için riske atamazdım. Muhtemelen 2 gün evden çıkamayacaktık. Arada kendime geldiğimde mesaj atıp onlara birkaç yalan atabilirdim. Arabanın kapısını açıp indiğimde hemen onun kapısına yönelip açtım. Koluna dokunduğum an bir kere daha kasıldığını fark ettim. Gözlerinden yaşlar akmaya başlamıştı. Hemen onu çekiştirmeye başlayıp asansöre yöneldim.

Asansörde ellerini göğsümden indirmiyor yüzünü boynumdan çekmiyordu. Evinin olduğu kata çıkana kadar kolunu bırakmamıştım. Konuşamasa da kaçmaması beni kabul ettiğini gösterdiği için kurdum gururluydu. Evinin şifresini girmesini bekledim.  Zorla girdiğinde kendi girip beni itmeye çalıştı. "Git" dedi. "Hayır" dedim. Kolundan tutup kendime çektim. Birkaç adımla onu içeri sokup ayağımla arkamdaki kapıyı kapattım. Sakinleşsin diye feronomlarımı olabildiğince bıraktım. Kafasını hafifçe eğerken ağlıyordu.

Çenesine dokunup yüzünü kaldırdım. Kendinde mi yoksa kurdu onu ele geçirdi mi diye kontrol etmek istedim. "Çok güzelsin Jimin. O kadar güzelsin ki. Kokun beni –"

Faith • YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin