𝐃𝐎𝐋𝐔𝐍𝐀𝐘 sᴜʀᴠɪᴠᴏʀ

Bölüm 43

Çok uzun bir süre bölüm atamadığım için çok üzgünüm. Önemli işlerim var ve sınavlarım başlamadan bölümü yollamak istiyorum.

Ayrıca Survivor bu aralar çok boka sardı o yüzden kendi bildiğim gibi yapacağım. Birçok kişi elendi. Nagihan bile elendi amk. Üstelik Merve'ye elendi.

Furkan'ın gitmesine üzülmedim ama bildiğim kadarıyla ona kimse destek olmamıştı.

Gençler Aleyna yerine Yunus Emre'nin gittiğini düşünün.

Ayrıca bu bölümde yeni iki kişi daha geliyor :)

Gitgide yeni kişiler getiriyorum ve bundan keyif alıyorum.

      GÜNLER HAFTALARI, HAFTALAR İSE AYLARI KOVALAMIŞTI. Bu süreçte pek çok kişi elenmişti. Neden bilmiyordu ama sevdiği arkadaşlarından birilerinin gitmesine üzülmüştü.

Bu süreç içinde mavi takım git gide azalmıştı. Daha doğrusu Poyraz'ın elenmesinden sonra çöküş yaşayan mavi takım oyunları kaybetmeye başlamıştı. Yani kırmızı takımla aynı duruma düşmüşlerdi. Sonuçta yaşattığını yaşamadan ölmezsin demişlerdi ve bu söz her zaman haklıydı. Her zaman bir insan yaşattığını yaşamadan ölmezdi. Bunu gayet iyi biliyordu çünkü her zaman yaşamıştı. İnsanlar gün geçtikçe yarattıklarını yaşarlardı.

"Selin beni dinliyor musun?" Yanındaki kişinin omzunu dürttüğünü hissetti bu da onu düşüncelerinden çıkardı.

"Evet. Hangi takıma gideceğimizden tahmin yürütüyordun." dedi Selin sıkılmış bir biçimde ona bakarak.

"Hayır, o konuyu yarım saat önce geçtim. Cidden beni hiç dinlemedin mi?"

"Eee." Düşünüyormuş gibi yaptı. "Hayır?"

Bunun karşılığında iç çekiş duydu. Bir kaşını kaldırarak ona baktı.

"Bireysel oyunlardan bahsediyordum. Birinci mavi takım ikinci ise kırmızı takım kaptanı olacak. Eğer ben mavi olursam ilk seni alacağım."

"Kimi sevdiğine göre değil, gücüne göre takım kurmalısın. Mesela Damla, Nagihan, Atakan, ben, sen, Serkay, Anıl vb. kişileri almalısın."

"Ne demeye çalışıyorsun?"

"Cemo gayet açıklayıcı olduğumu düşünüyorum. Diyorum ki birilerini sevdiğin için almak yerine istatistik bakımından birilerini almalısın."

"Haklısın." Hilmicem derin bir nefes aldı. Geçen saatlerin ardından yavaş yavaş herkes uyanmaya başlıyordu. Başta Atakan, sonra Nagihan, Serkay, Anıl kalkmıştı. Daha sonra giderek çoğaldılar. Sohbetleri de diğerleride katılmaya başlamıştı.

"Her zaman ki gibi favori çiftimiz erkenden kalkmış." dedi Nagihan ikisine gülümseyerek

"O kaldırdı abla." diyerek onu işaret etmişti Hilmicem.

"Bir dakika neden şu anda suçlu oluyorum?" dedi Selin kaşlarını çatarak ona baktı. "Bu kadar şikayetçi olacaksan kalkmasaydın. Bu benim suçum değil."

"Abartma. Şaka anlamında söyledim."

"Bu pek şaka anlamında söylenmiş bir şey değil."

"Tamam. Kavga etmeyin." dedi Atakan da onların arasına girerken.

"Kavga falan etmiyoruz. Konuşuyoruz sadece."

"Kavga ediyormuş gibi konuşuyorsunuz ama." dedi Nagihan da.

"Ya tamam. Gitmeyin kızın üstüne hepiniz." dedi Aleyna da, bu da Selin'den bir gülümse aldı. (Düşünsenize gerçek olduğunu, nasıl shiplerler ama)

Daha sonra hazırlanıp oyuna gitmek için teknelere binmişlerdi. Yol boyunca herkesin uykusunu kaçıran Selin artık oturmuş denizi izliyordu. Sonunda oyun alanına vardıklarında çekimlerin başlamasına en fazla 5 dakika vardı. Çantasını onlara eşyalarını koymaları için verilen çadıra koydu ve içinden sadece bandana, matarasını ve tokasını aldı. Saçlarını onu rahatsız etmemesi için topladı. Zaten birleşmede saçını kestiğinden beri rahat ediyordu. Çekimler başlayacağı için herkes yerlerini almıştı.

"3, 2, 1. Kayıt." diye bağrıldığında Murat derin nefes aldı.

"Evet arkadaşlar yeni bir bireysel kaptanlık oyununa hoş geldiniz. Bu oyundan sonra herkesin beklediği gün sonunda geldi. Kadınlar ve erkekler birbiriyle yarışabilecek." Sonunda tezahüratlar ve alkışlar yükseldi. Murat oyunu anlatıp daha sonra en kısa sürede parkuru ve atışları bitirenin kaptanlığı alacağını söyledi.

En sonunda mavi takım kaptanı 29 saniyeyle Selin, kırmızı takım kaptanı 32 saniyeyle Atakan olmuştu.

"Seçme önceliği Selin'de."

"İlk olarak sevdiklerimi almak yerine istatistik olarak yüksek kişileri almak istiyorum. Yeni gelmesine rağmen sadece birkaç kez kaybeden Anıl'ı seçiyorum." dedi Selin. Atakan Damla'yı almıştı, Selin Hilmicemi aldı, daha sonra Atakan Merveyi almışken Selin Semayı aldı.

Mavi takım; Selin, Hilmicem, Sema, Serkay, Anıl ve Ademdi.

Kırmızı takım: Atakan, Seda, Merve, Nagihan, Semih vb.

İlk olarak iki takım kaptanları yarıştırmaya karar vermişti. Atakan ve Selin başlangıça geldiğinde düdüğü bekliyordu.

"Beni yenmen içinşanstan fazlasına ihtiyacın olacak."

"Haftayı 7/0 kaybettiğinde sonra ağlamada." dedi ancak Atakan bişey diyemeden Murat'ın düdüğü çaldı. İkisinin mücadelesini kazanan Selin oldu. Tam gidecekken Atakan kolunu tuttu.

"Çok değişmişsin."

"Ben hiç değişmedim, Atakan. Her zaman böyleydim sen beni tanıyamamışsın."