GÜNAH TANRILARI

10- Çiçeğine Kan Sıçramış Hain

Anahtar bir bölümle geldim yıldız tanelerim..

Gerçi şimdi yıldız tanesi demek doğru mu olur? Gördük yıldız tanesini 🌚

Bölümdeki birçok kelime anahtar değerinde, dikkatlice okumanızı öneririm efenim. İyi okumalar.

☯

"Elinde bir bıçak tuttuğun sürece katil olarak yargılanırsın, elinde bir çiçek tuttuğun sürece masum olarak tanınırsın. Peki ya elindeki çiçeğin kanla boyanmışsa? Bu seni suçlu mu kılar yoksa herkesten çok mu masum yapar?"

☆ﾟ⁠.⁠*⁠･⁠｡ﾟ

Bütün zihninizin karanlıkla dolması ne demektir, bilir misiniz?

O karanlığa mahkûm kalmak, gözlerinizi bir hiç açamayacakmışsınız gibi hissetmek ne demektir, bilir misiniz?

Şu zamana kadar ben bilmiyordum. Karanlıkta kalmakla, karanlığa mahkûm kalmak arasındaki farkı bilmiyordum.

Fakat öğrenmiştim, bana bunu öğretmişlerdi. Ben karanlığa mahkûmdum, oysaki ilk ilkem aydınlıktı benim. İlk kuralım insanların gönlüne ışık tohumları ekmekti benim. Sırf o yüzden gelmiştim buraya, bu evrene. Bir şeyleri değiştirebileceğimin umuduna tutunarak gelmiştim.

Tutunduğunuz her şeyin bir yalandan ibaret olması ne demektir, bilir misiniz?

"Ben, bilmiyorum kardeşim." Dedi Vincent bedenini cama doğru çevirirken. Camda ki yansımamla göz göze geldi, herkesi kıskandırabilecek kadar güzel yüzü kasıldı, derince yutkundu ve gözlerini benden kaçırdı.

Bir hançer kalbime saplandı ve orada asılı kaldı.

"Fakat, son zamanlarda bende şüpheleniyordum. Gecenin bir yarısı beni ne zaman uyuyor zannetse soluğu dışarıda alıyordu."

Hançer, kalbimin içinde yavaşça dönmeye başladı. Oluk oluk kanlar zihnimin dışına aktı.

Yalancı, bile diyemedim. İtiraz bile edemedim. O kadar yorgundum ki.

"O zaman," dedi Damon gözleri Vincent'ın üzerindeyken. "Onunla ne yapmamızı öneriyorsun?"

Hançer kalbimi söküp aldı. Kalpsiz bir bedenden ibarettim artık.

Aklıma Vincent'la ilk karşılaştığımız zaman, yani rüyam, geldi istemsizce.

"Neden ben?"

Diye sormuştum ona.

Oysa hiç düşünmeden, "Kalbin," demişti. "O kadar güçlü atıyor ki bunun için, hissediyorum. Bu dünyaya olan sevgini ve insanlara olan nefretini görebiliyorum. Bana ancak senin gibi birisi yardım edebilir."

Bana, kalbimin sesini duyduğunu söylemişti. Bana, kalbimin delicesine attığı bu şey için savaşabilme fırsatını vereceğini söylemişti.

Bana yalan söylemişti.

Kalbimi kanlı hançeriyle söküp atmıştı, bir kenara fırlatmıştı.

Kendimi berbat hissediyordum, keşke, o gün rüyama geldiğinde teklifini kabul etmeseydim! Ne kadar da aptalım.

Saf duygularımla onu sevdim, onu arkadaşım belledim. Oysa ki o, beni ilk tehlike anında sattı. Kendisini suçlu göstermemek için benim boynuma urganı doladı. Bunun için ona kızabilir miydim?