GÜNAH TANRILARI

6- Güç ve Kıskançlık

Yıldızları Parlatmayı unutmayın 🤍

☯

"Şeytanın duygularından medet ummak doğru muydu; bu ona kanmak mı olurdu yoksa o da, herkes gibi hissedebilir miydi?

☆ﾟ⁠.⁠*⁠･⁠｡ﾟ

Düşündü insan,yaratıldığı ilk andan itibaren sorguladı."Acaba?" Dedi, "Niye?" Dedi. Asla bitmedi soruları ve de asla gelmedi cevapları. Hepsi bir bir saklandılar ölümün arkasında ki o eşsiz mahzene. Ve insanların soru sorma cesaretini çaldı ölüm saklayarak onları. Uçurtma avcısı kitabında çok güzel bir söz vardı: "Yalnızca bir günah vardır, tek bir günah. O da hırsızlıktır. Onun dışındaki bütün günahlar, hırsızlığın bir çeşitlemesidir. Bir insanı öldürdüğün zaman, bir yaşamı çalmış olursun. Karısının elinden bir kocayı, çocuklarından bir babayı almış olursun. Yalan söylediğinde, birinin gerçeğe ulaşma hakkını çalarsın. Hile yaptığın, birini aldattığın zaman doğruluğu, haklılığı çalmış olursun." Diyordu sözde.

İşte bazı insanlarda, bazı insanlardan bazı gerçekleri çaldı. Bütün karmaşa da böyle başlamamış mıydı? Ne de olsa Adem, biraz da Tanrı'dan güvenini çalmamış mıydı?

Dudaklarımdan dökülen bir çığlıkla kapattığım gözlerimi araladım ve karşımda ki hedef tahtasına baktım. Nerdeyse, tam on ikidendi..

Yanımda Kibir Tanrıça'sı Altivara'dan hafif bir şaşkınlık nidası duyulurken eş zamanlı olarak gülümsedi. "Fena değilsin, Estella.." dedi memnun olmuş bir sesle.

Bir dakika, demin Kibir Tanrıça'sı benim fena olmadığımı mı söylemişti?!

Gözlerim şaşkınlıklarını hafifçe aralanırken bunu ona belli etmemeye çalışarak bende gülümsedim. "Teşekürler.."

"Sen mi yaptın?" Dedi arkadan gelen bir ses. Bu haset Tanrısı Malicious'un sesiydi.

"Evet," dedim tedirgin bakışlarla etrafı tararken. Fazlasıyla sert durduğu için ondan çekiniyordum.

Gözlerini biraz kısarak başını iki yana salladı ardından "Anladım," dedi ama kafasındaki soru işaretlerinin hâlâ gitmediği aşikardı.

"Bir sorun mu var?" Dedi Altivara ince ve kavisli siyah kaşlarını çatarken.

"Sadece.."

"Sana ne var, dedim Malicious. Lafı ağzında geveliyip durmasana!" Diye çıkıştı bir anda Tanrıça. Sıkıntıyla omuzlarını indirip kaldırdı adam, Kibir Tanrıça'sının bu hallerine alışık gibiydi.

Ben şaşkınlık içinde onları izlerken onlar bir şekilde gözleriyle anlaştılar ve konuyu kapattılar. Bense büyük ihtimalle benim anlamayacağım türden bir şey olduğu için bunu sorgulamadım.

Ben yere otururken Altivara bana doğru garip bir sıvı uzattı. Gözlerimi ona dikmişken o, sessiz sorumu yakladı ve "Efendi bunu içmeni istedi." Dedi.

"Niyeymiş o?" Dedim alaycı bir sesle. Sırf o istiyor diye elbette ki bu garip sıvıyı içmeyecektim, saçmalık!

"Sihir bedenin zarar verebilir, onun için," Diyerek soruma cevap verdi Malicious.

Gözlerim ikisi arasında mekik dokurken ihtimaller yığını bir beton gibi başıma çarptı. Yine de her şeye rağmen elimi o suya uzattım, en fazla ne olabilirdi ki?

"Güvenme.." Diye bir ses zihnimin içinde yankılandı ve bir yılan gibi âdeta tısladığında elimi ateşe dokunmuş gibi geri çektim.