Kardeşimin hikayesi ALEN. Bir gidiş, bir geride kalışın hikayesi. Deniz ve Alen köklerinden çok uzakta, okyanus ötesinde bir ülkede Avustralya, Melbourne' de yaşayan iki kardeştir. Her şey Alen'in birgün hayallerini gerçekleştirmek için bir iş t...
Kahvaltıdan sonra Alen odasına gitti. Deniz hemen işe koyuldu. Yolcu gemisinde çalışanların ismlerini görevlerini inceledi. Mutfakta görevli olan genç bir adam vardı. Mürettebatı tanıtan sayfada fotoğraflara bakarken bu adama birden odaklandı. Genç yapılı biriydi. Alen'i her bakımdan kontrol edebilir diye düşündü. Ama sadece adı soyadı ve görevi yazıyordu. Adını soyadını not aldı. Uzun uğraşlar sonunda bir kaç telefon görüşmesinin ardından adamın telefonuna ulaştı. Aradı ve bir kaç saat sonra onu önemli bir konuda konuşmak için buluşmaya ikna etti. Bir kafede buluştular. Deniz ona Alen'in bütün yaşadıklarını anlatmayı güvenli bulmadı. Sadece tedavi için Yenizellanda'ya gitmesi gerektiğini ama gitmemekte ısrar ettiğini söyledi. Bu nedenle onu gemiye başka yollarla bindirmesi gerektiğini anlattı. Eğer bu iş için kendisine yardım ederse ona iyide üceret ödeyebileceğinden söz etti. Alen'den bahsederken yeni kimliğinde yazan yeni ismi ile onu tanıttı. Adam iyi birine benziyordu. Deniz onun her istediğini yapmaya hazırdı. Ama adam bu durumdan üzüntü duyduğunu ve hiç bir ücret almadan ona yardım edebileceğini söyledi. Söz konusu genç bir çocuğun hayatıydı. Ve onun yaşlarında bir erkek kardeşi vardı. Zaten babasını da bir hastalık nedeniyle kaybetmişti. Bunları düşünerek genç gemici yardım etmek konusunda istekli davranıyordu. Alen'in acil bir tedaviye ihtiyacı olduğunu ama yakın zamanda sevdiği kızı kaybettiği için tedavi olmak istemediğini anlatmıştı Deniz. Birlikte onu gemiye bindirme yolları düşünmeye başladılar.
Deniz bu adamı sevmişti. Çünkü günlerdir tek başına bu kadar şeyi düşünmek ona ağır gelmiş, sanki bir yardımcı gibi bu adamı bulmuştu. Bir çok şey düşündüler birlikte. Gemiye Jemes'i nasıl bindireceklerdi, Jemes yolculuk boyunca nasıl kontrol edilecekti... Uzun uzun konuşmanın ardından Deniz adama veda ederken minnetle sarıldı. Teşekkür etti.
"Kardeşimin hayatı şimdi sana bağlı. Ve ben sana güveniyorum. Hayatım boyunca bu iyiliğini ve seni unutmayacağım Stafen..." dedi Deniz. Gözleri dolmuştu. Stafen de kardeşi için çırpınan Deniz'i görünce çok duygulandı. Abi olmak ne demek çok küçük yaşında hayat ona da en acı şekilde bunu göstermişti. Aslında Deniz ile bir çok ortak yanlarıda vardı. Belki bu işi bu nedenle de kabul etmiş olabilirdi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.