7. Bölüm Yeni Aile

917 107 111
                                    

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum öncelikle ama şunu da söylemeliyim artık bölümlere sınır koyacağım. En az 300 okunma var önceki bölümde ama oy sayısı az. Evet bu yüzden sınır koyuyorum. 

oy 70 - yorum 100

valla çok demeyin şuan ki okunmaya göre az. Hadi başlayın bakem. özlmjdıs

Keyifli okumalar... 

_______________

Güliz hanım mutlulukla kapıyı açmıştı. "Hoş geldin kızım, hadi gel." Diye kapıyı sonuna kadar açtı. Eve girdiğim gibi destur çekmem bir oldu. Biyolojik babam hariç 4 tane adam bana sinirli, küçümser ve aşağılayıcı şekilde bakıyordu. Anlamıştım benim bunlardan çekeceğim vardı.

"Hoş buldum." Dedim sakinlikle. Yanıma bir kadın geldi. "Hanımım lütfen kabanınızı verin asayım. Siz rahat edin." Dedi. Bende verdim, büyük ihtimalle evin yardımcısıydı. Bana az önce 'Hanımım.' Dedi, böyle demesinden hoşlanmadım ama şimdilik konuşmayayım. 

Güliz hanım ortamdaki gerginliği almak istiyormuş gibi, "Hadi kızım, içeri geçelim." Dedi. Bende onu takip ederek salon olduğunu düşündüğüm yere geçtim.

Hepimiz oturduğumuzda Güliz Hanım, "Kızım sana kendimizi tanıtayım." Diye başladı. "Zaten babanla beni tanıyorsun ama tekrar söyleyeyim: Ben Güliz Erdemir, emekli doktorum ve 59 yaşındayım. Baban Koray Erdemir kendisinin Mardin de birkaç şirketi var ve 64 yaşında. Mardinliyiz bu arada. Bunlarda abilerin, en büyük abin Cesur kendisi polis Baş komiser ve 34 yaşında. Eşi şu an yukarıda oğlunu uyutuyor. İnince tanışırsınız. Buda diğer abin Alphan doktor 33 yaşında. Eşi de hemşire ve hastanede nöbetçi yarın inşallah tanışırsınız. Bir diğer abin Bora kendisi bilgisayar mühendisi 31 yaşında. Ve son abin Giray avukat ve babanın şirketinde çalışıyor, 29 yaşında. Bir de küçük kardeşin var 21 yaşında hukuk okuyor, ama kendisi burada değil, arkadaşlarının yanında onunla da tanışırsın." dedi. O kadar hızlı ve çok konuştu ki ben dinleyene kadar yoruldum, bu kadın konuşurken yorulmadı mı? Bir dakika bir dakika benim şimdi 4 öz abim mi varmış. Hey maşallah 6 çocuk nerden çıktı lan bu kadar. Futbol takımı gibi am- Neyse ben hepsini tek tek araştırırdım aslında ama ilk tanışmak istedim. İstihbaratçı arkadaşımdan, teröristlerle ilgisi var mı araştırmasını söyleyeceğim. Cesur polis olsa da her şeyi güvenceye almalıyım.

Koray bey, "E kızım, istersen sende kendini bize tanıt." Dedi. Tabi ki kendimi tanıtacaktım. Ama mesleğimi sorarlarsa ne cevap verecektim. Asker olduğumu söyleyemezdim, üslerden karar gelmedi. Aklıma ilk geleni söylerdim, "Siz sorun, ben cevaplayayım." Dedim.

İlk soru Güliz hanımdan geldi. "En sevdiğin yemek ne güzel kızım?"

"Yemek ayırt etmem. Her yemeği severim." Aslında ederdim. Yemediğim yemekler vardı. Ama biz dağlarda ne bulursak yerdik. bir an Yılan bile yemek zorunda kalmışlığımız vardı.

Koray bey, "Hobilerin neler?"

"Kitap okumak, müzik dinlemek, spor yapmak, ata binmek ve basketbol oynamak." İtleri öldürmek, silah kullanmak ve dövüşmek. Ama size bunu söylersem psikopat veya akıl sağlığı bozuk biri olduğumu düşünürsünüz.

Zaten öyle değil misin?

Değilim tabi ki de. Ardından yanımıza kapıda bana 'Hanımım.' Diyen kadın geldi. "Efendim yemek hazır, masaya buyura bilirsiniz." dedi.

"Tamam Ayşe Hanım. Geliyoruz." Dedi Güliz Hanım ve bana döndü. "Yemekten sonra devam ederiz konuşmaya, hadi geçelim."

Yemek masasına geçtik. Bütün yemek boyunca Güliz Hanım konuşmuş, ben dinlemiştim. Çok gülen bir kadındı. Umarım yüzünden o güzel gülümseme hiç silinmezdi ama belki bir gün şehit olacağım. Ve kapılarına askerler gelecek, şehit haberimi vereceklerdi. O güzel gülümsemesi silinecek diye korkmuyor değildim, beni o kadar seviyor mu bilmiyorum gerçi. Şehit olmaktan korkmuyordum, gurur duyuyordum. Ama arkamda bıraktıklarıma bir şey olacak diye korkuyordum.

Kurt'un PençesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin