Gözümü açtığımda bir odadaydım. Hastane odasıydı galiba. Hastanedeydim evet. Kafamı çevirdiğim de annem babam burcu ve toprak vardı. Gözümü açtığımı ilk Toprak fark etmişti.
- Güzelim iyi misin? Ağrın var mı
Sonra hepsi bana döndü annem ağlamaya başladı. Burcuda öyle. Babam geldi başıma.
- Güzel kızım nasılsın.
Ağlamaya başlamıştım. Kabullenemiyordum. Ağır geliyordu.
- Toprak ben bu bu adamı istemiyorum gitsin bu.
Babamın elimdeki eli buz kesmişti. Toprağında diğerlerinin de durumu farksız değildi ama toprak ve babam ayrı buz kesmişlerdi. Toprak yanıma yaklaştı ve elimi tuttu.
- Güzelim baban o senin hatırlamıyormusun?
- Benim babam dün gece öldü benim için. benim artıkk bir babam yok.
Annem ağlayarak yanıma yaklaştı.
- Kızım sen ne söylediğinin farkında mısın?
- Sen biliyor muydun?
- Neyi biliyor muydum güzel kızım ne söylüyorsun
- Bu adamın yaptığı işlerden haberin var mıydı anne.
- Ne işi kızım ne oluyor.
- Onu da kocana sorarsın anne.
Hepsi afallamıştı. Babam acı bir şekilde yüzüme bakıyordu. Daha fazla nefretle bakmama dayanamamış olacak ki odayı terk etti. Annem de ne olduğunu anlamak için onun peşinden çıkmıştı. Toprak burcu ve ben kalmıştık. Burcu ne olduğunu anlayamamıştı sanırım korkmuş gibi de bir hali vardı. Şuan kimseyi kale alacak durumda da değildim zaten.
- Kuzum bende çıkayım eve geçmem gerekiyor.
- Tamam
- Bir şeye ihtiyacın olursa ara mutlaka.
Kafamı evet anlamında sallamıştım.Anlayamadığım birkaç şey vardı burcu ya ne olmuştu. En yakın arkadaşımdı. Neden yanımda kalmak varken bir yabancı gibi gitmişti. Fazla takılmamalıydım sanırım belki kendi işleri vardı. Peki ya Toprak neden yanıma yaklaşmıyordu çok mu kötüydüm. Hafif çizikler dışında yara almadım diye hatırlıyorum.
- Toprak
- Efendim
- Bir şey mi oldu neden yanıma yaklaşmıyorsun
Hemen yanıma gelip yatağın kenarına oturdu ve elimi tuttu.
- Bir şey olmadı güzelim. Ben sen rahatsız olursun diye nasıl davranmam gerektiğini bilemedim.
- Ben buraya nasıl geldim.
- Gece hastanenin kapısına bırakıp kaçmışlar.
- Anladım.
- Babana neden öyle davrandın güzelim.
Bu nasıl söylenirdi toprağa güvenip söyleyebilir miydim bilmiyorum ama birine de anlatmam gerekiyordu.
- Toprak- Söyle güzelim dinliyorum.
- Babam , babam bir katilmiş. İnsanlara işkence eden bir caniymiş.
- Na nasıl?
- İzlettiler toprak bana nasıl adam öldürdüğünü izlettiler kolunu kesti bir adamın kalbine bıçak sapladı çok kötüydü benim babam kahramandı niye böyle oldu.
Ağlamamı durduramıyordum. Toprak bana sımsıkı sarıldı. Kafamı boyun girintisine sokup hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. Oda geçecek güzelim deyip saçlarımı okşuyordu. Ama nasıl geçecekti ki benim kahraman babam bir katildi. O görüntüler sürekli kafamda dolaşıyordu. An ve an hepsi kafama yer edinmişti. Nasıl unutacaktım ben o görüntüleri.
- Güzelim hadi biraz dinlen uyu geçecek hepsi söz veriyorum geçecek.
- Toprak canım çok yanıyor nasıl geçecek.
- Bill bilmiyorum ama bir çözümü vardır mantıklı bir açıklaması belki de seni kurtarmak için yerini öğrenmek için
- YA NE ANLATIYOSUN BENİ KURTARMAK İÇİN ÖYLEMİ
- Tamam sakin ol daha çok yeni bir olay atlattın konuşuruz sonra
Sakinleşmeye çalışıyordum toprakta hiç konuşmadan beni izliyordu. Ya da dalmıştı.
- Toprak
- Hım
- Senin için canımı veririm diyen babam benim için can mı aldı yani?
- Ev evet güzelim.
- Keşke kendi canını verseydi de ben o görüntüleri görmeseydim be Toprak...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Korkutan Aşk
Teen Fiction- artık herkes seviyor beni herkes korktuğundan değil sevdiğinden saygı duyuyor biliyor musun ? - Ne güzel sevindim adına - bir sen sevemedin beni bi sen korkularını yenemedin....