Sidelya, Annesi Hürrem Sultan'ın gölgesi. Onun ruhunun bir parçası. İkizi Şehzade Selim ile annelerinin kudretli yükselişini sağladıktan sonra kendisini tarihin unutulmaz sayfalarına yazdıracak yıldız çiçeği. Yok olsa bile tarihin sayfalarında hep...
Nigar ve İbrahim beraber daireye girdiklerinde kapı sesi sidelyanın iliklerine işlemişti. Damarına basılmıştı işte şimdi. Kıskançlık damarına. En kötü huylarından biriydi bu.
Kapıya yaklaştı ve dinlemeye başladı. Nigar ağlıyordu.
Nigar: Paşam nolur bebeğimin İskender'den olduğunu hünkarımıza söylemeyin yalvarırım size.
İbrahim: Kes sesini be hatun, bunu zina yapmadan evvel düşünecektin. Şimdi seni kurtarsın kim kurtarabilirse.
Sidelya sakinleşmiş ancak çok şaşırmıştı. İbrahim bunu nasıl, kimden öğrenmişti? Bunu sadece o, validesi ve selim biliyordu. Bir de bu onun ölüm sebebi olmuş valide sultan.
Nigar hala içini çeke çeke ağlıyordu. Sidelya kapıya iyice yaklaşmıştı. Biraz daha yapışsa zaten kapı açılırdı.
İbrahim: Bir şartla seni ihbar etmem Hatun.
Nigar: Ne isterseniz yaparım paşam.
Derin bir sessizlik.
İbrahim: Rüstem paşanın adını boynuzluya çıkartacaksın.
Etraf ölüm sessizliğine bürünmüştü. Akıllıca bir hareketti. İbrahim her zamanki gibi çok zeki ve kurnazdı.
Nigar: Lakin nasıl yaparım, bu nasıl mümkün olur?
İbrahim: Sana en güzel cariyeleri vereceğim, onları evine hizmete al. Rüstem i sarhoş et. Deli divane olsun keyiften. Mahallelinin haberi olunca zaten adı çıkar.
Nigar burnunu çekti ve muhtemelen çökmüş olduğu yerden doğruldu.
Nigar: Nasıl emrederseniz paşam, sizin dediğinizi yapacağım.
İbrahim: Tek kurtuluşun bu hatun, çekilebilirsin.
Sidelya hemen kapının kenarından dönüp balkona gitti. Kendisini düzeltip uzun süredir oradaymış süsü verdi. Nigar çıkınca İbrahim de etrafı kolaçan etmek amacıyla kapı girişine geldi. Balkonda duran sidelyayı görünce hızla içeri girip onun için buldurttuğu hediyeyi aldı ve sesini düzeltti. Hediyeyi düzgün tutması gerekiyordu zira kaçabilirdi. Kapıları kapatıp onun yanında sessizce yaklaşıp durdu.
Sidelya: Yıldızlar ne kadar güzeller değil mi İbrahim?
İbrahim dona kaldı.
İbrahim: Fakat ben olduğumu nasıl anladınız sultanım?
Sidelya gülümsedi arkasını döndü ona. İbrahim onu görünce yüz ifadesini toparlayamıyordu.
Sidelya: Sen diyorsun, sultanım diye. Ben bir sultanım. Bu benim özelliklerimden sadece biri.
İbrahim sırıttı. Sidelya ne kadar kibirli olursa olsun onu seviyordu. Kibir bakımından benziyorlardı tabi. İki iktidar düşkünü aşık.
İbrahim: Bu sizin için sultanım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
