Yıldız Çiçeği

14

Sidelya: Güneş hatun, gel şöyle seni biri ile tanıştıracağım.

İbrahim hala Sidelyanın dairesindeydi.

Güneş: Buyursunlar sultanım.

Sidelya: Bu benim bir deli meftunum Sadrazam İbrahim paşa.

İbrahim: Sultanımız sizi pek met etti.

Güneş: Eksik olmasınlar paşam, sizinle tanışma onuruna sahip olmak çok mukaddes bir şey.

İkisi göz göze geldiler.

İbrahim: Sultanımızı canından bile sakınacaksın. Bizim gizli saklımız yok, ne olay öğrenirsen ikimize de anlat. Önemli bir yer kazanacaksın böylece.

Güneş çok gerilmiş ama aynı zamanda çok heyecanlanmıştı.

Sidelya gülümsedi ve yerde onun ayaklarına dolanan kraliyet pitonunu eline aldı.

Sidelya: Yaramaz şey seni.

İbrahim içtenlikle gülümsedi.

İbrahim: İsim koydunuz mu sultanım?

Sidelya: Morona.

İbrahim kaşlarını kaldırdı.

İbrahim: Kulağa çok hoş, hafif ve zarafetli geliyor sultanım, anlamı nedir?

Sidelya: Ah, anlamı ölüm.

İbrahim gülümsemesini sildi. Bunu beklemiyordu.

İbrahim: Eeee, güzel , güzel sultanım. Benim çıkmam gerekiyor da-

Sidelya: Çık çık, işlerin vardır alı koymayayım seni.

İbrahim onun anlını öptü.

İbrahim: Görüşürüz sevgilim.

Sidelya: Hıhımm.

O sırada elindeki yılanı sevmeye odaklıydı. İbrahim yavaşça ve etrafını kolaçan ederek daireden ayrıldı.
*****************************
Hürrem: Süleyman, seninle sidelyanın akıbeti hakkında konuşacaktım.

Süleyman: Dinliyorum Hürrem'im buyur.

Hürrem: Diyorum ki evlilik yaşı geldi. Ona münasip biri yakınlarımızda olabilir.

Süleyman: Ben de bunu konuşmayı epeydir düşünüyorum bir çok ülkeden prensler ve bir kraldan talibi var.

Hürrem çok şaşırmış ve sinirlenmişti.

Hürrem: Hep o çizdirdiğimiz tablolar yüzünden Süleyman ben de diyorum ki sidelyayı bizim-

Süleyman: Onu İngiltere kralı 8. Henry Tudor ile evlendireceğim hatta yarın sarayımıza davetli kendileri.

Ölüm sessizliği.

Hürrem: Süleyman, emin misin? Bu adam daha yeni 4. Karısından boşanmadı mı? Bir karısını da idam ettirmiş biri.

Süleyman: Bunun bir zararı yok Hürrem, kızımız kraliçe olacak.

Hürrem : Gözümden Irak olacak, ne yiyip içtiğini, nerde nasıl muamele gördüğünü nerden bileceğim?

Süleyman Hürrem in elini tuttu.

Süleyman: Merak etme, en iyi muameleyi görecek. Senin aklındaki damat adayı kimdi?

Hürrem elini Süleyman'dan çekti. Süleyman garipsedi.

Hürrem: İbrahim i münaasip görmüştüm lakin sen kararını vermişsin.

Süleyman dona kaldı.

Süleyman: İbrahim mi? Benim kardeşim dediğim adamla kızımı mı evlendireceğim Hürrem?