Yıldız Çiçeği

18

FLASBACK

Sidelya: Bunlar doğru mu rengin? Tüm bu emirleri mahfiruze mi verdi?

Rengin: Size daha evvel söylemediğim için canımı bağışlayın sultanım lakin mahfiruze beni korkuttu. Ebe kadın a gebe olduğunuzu söylemesi için tam yüz akçe vermiş. O gün mideniz bulanınca ebe kadının yanına sümbül ağa yerine o gitmiş bana anlattı ve söylememem için elli akçe teklif etti. Ben istemedim lakin söylemem dedim söylersem beni hançerlermiş. İbrahim paşaya çok meftun sizi kıskanıyor. Gebe değilsiniz sultanım çok üzgünüm.

Sidelya: Gebe olmamam iyi haber. Şimdi beni iyi dinle, hareme benim gebe olduğum, validemin hünkarımızı aldattığı gibi yalanları yayacaksın. Rana hatun aracılığıyla. İyi yalanlar uydur ki şah sultan a kadar duyulsun.

FLASBACK END

Sidelya: Olaylar böyle hünkarım.

Süleyman: Tez o cariyeleri ebe kadın ı ve nedimeni yaktıracağım. Ağalar!

Sidelya daireden çıktığında derin bir nefes alıp güneş e döndü. Yüreği ağzına gelecekti nefes alırken.

Sidelya: Rengin hatun a tebriklerimi ilet ve onu tepecikteki çiftliğime gönder, hayatı boyunca tüm ihtiyaçları karşılanacak.
************************
Hürrem: İyi iş başardık, bu belada böylece kapanacak. Seninle gurur duyuyorum bir kez daha. Mahidevran yine gözden düşecek.

Sidelya: Öyle olacak valide-

Şah, Esmehan mahidevran aniden daireye destursuzca girdi. Süleyman da arkalarından hızla geliyordu.

Şah: Bu zülmün sebebi ne!

Hürrem: Ne oluyor!

Mahidevran: Onu sen söyleyeceksin Hürrem, cariye yaktırıyorsun!

Şah: Sizi öldürtürüm, men ederim bu saraydan bu ülkeden! Sizi yalancılar! Kızının ahlaksızlığını gizlemek için onca insana kıyacaksın öyle mi?

Süleyman: Kes sesini şah! Bu ithamlar da ne!

Selam durduktan sonra şah konuştu.

Şah: Hünkarım inanmayın sidelya gebe, ebe kadını çağırttığımda kendi ağzı ile söyledi.

Süleyman onlara döndü.

Sidelya: Böyle mi kurtulacaksınız benden! Ben senin yeğeninim! Bu kadar mı nefret ediyorsunuz?

Şah: Sen benim yeğenim falan değil bir ahlaksızsın! Kim bilir kimden peydahladın o piçi-

Hürrem şah sultanın saçlarına yapışacakken Süleyman hızla onu tuttu.

Hürrem: Geberteceğim seni!

Süleyman: Hürrem dur!

Hürrem çığlıklar atarak saldırmaya çalışıyordu.    Süleyman onu iki kolu ile zapt etmeye çalışıyor ancak pek başarılı olamıyordu zira onu tutarken bile canını acıtmak istemiyordu.

Şah: Katiller.

Mahidevran: Anasına bak kızını al demişler.

Sidelya: Sen boşta kaldın dimi.

Onun ensesindeki saçlara ellerini doladı Sidelya. Boğazını sıkarken şah onları ayırmaya, güneş de sidelyaya yardım etmeye çalışıyordu.

Güneş: Sizi adiler!

Esmehan: Sarı çiyan seni, sen kimsin be?!

Güneş: Ben güneş hatun, seni sürtük!

Güneş ona tokatı yapıştırıp yere serdi. Süleyman hala Hürrem'i tutmaya çalışıyordu. Daye, sümbül ve gül de gelip hepsini ayırmaya yardım ediyordu.