6. KAÇAN KOVALANIR

120 16 1
                                    








Yıldıza basmayı lütfen unutmayın.





6

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.





6. KAÇAN KOVALANIR


PVRIS, Loveless



Yağmur yağmasını istedim, başıma dolu taneleri yağdı. Güneşin açmasını istedim, gökyüzünde kara bulutlar cirit attı. Fırtına kopsun istedim, güneş kasıp kavurdu. İstediğim şeylerin olmamasına alışığım, bundan sonra hiçbir şey istemiyorum! dedim, yıllardır istediğim şey avuçlarımın içine bırakıldı. Kendimden herkesi uzaklaştırmak istedim, insanlar burnumun dibinden ayrılmadı.

O zamanlar hala bir umudum vardı. Çok çalışırsam kendimi kurtarabileceğime inanıyordum. Bu şehirden taşınıp kendi ayaklarımın üzerinde yaşayacak, hayatımın aşkıyla evlenip çocuk yapacak ve hayata karışacaktım. Kimse bulamayacaktı izimi. Sonra bu dileğime sert bir tekme atıldı. Önce evlilikten nefret ettim, sonra çocuklardan tiksindim.

Ardından hayal kurmayı bıraktım.

Yalnızca kendimi bularak mutlu olabileceğimin farkındayım ama kafam kendimi bulamayacak kadar karışık artık. Geç kaldım ben. Hem hayata, hem de kendime.

Onun yerine kendimi kandırıyorum.

Hayatı yaşadığımı söylüyorum insanlara, "oh be, hayat bu!" diyorum. Günden güne arsızlaşıyorum, sevgi nedir bilmiyorum. Sevilmek ne bilmiyorum, artık kitap da okumuyorum. Yaşlı birine yardım etmek bile gelmiyor içimden, geçmişte işlemiş olduğu günahları düşünüyorum. Kaçıyorum sırtımı dönüp, iyilikten her geçen gün bir adım daha uzaklaşıyorum ve şeytana ayak uyduruyorum. Dans ediyor bazı geceler benimle, insan kılığına giriyor ve beni zaaflarımdan vuruyor. Sadece ben duyuyorum dans ettiğimiz müziği, benden başkası bana deli gözüyle bakıyor.

Kıvrılıyor geceleri yanıma, bana hayal kurdurtuyor uyandığımdaysa yine yalnızım. Kulağıma fısıldıyor, susmuyor; öyle ki bazen insanlarla ben değil o konuşuyor.

Gözlerimi uzun zamandır huzurla açmıyorum.

Bunun bir sonu olmayacağını da biliyorum.

Atay.

Bu isim çok tanıdık geliyor ama kim olduğunu zihnimden çıkaramıyorum. Bıçağı yasladığım elimi çektim öncesinde, sonra geriye doğru bir adım attım ve elinde havada salladığı mektubu ondan hızlıca çekerek aldım. Yırtarak açtım mektubun olduğu zarfı. "İstediğin bu mu?" diye soruyordum bir yandan da sakin sustuğum sesimle. En kızgın olmam gereken zamanda özgür kuşlar gibi uçuyorum.

Elini boynuna götürdü ve bıçağın olduğu yeri kavrayıp eliyle ovdu. "Benim değil," dedi. "Onun istediği bu."

Tek kaşımı havaya kaldırdım. "Sende onun maşasısın."

KIYAMET SENFONİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin