Tüm duygularım ve hislerim tekrardan ölmüştü,öldürülmüştü hemde sevdiğim adam tarafından
_____________________________İntihar eden insanların aslında hiçbiri ölmek istemezdi aksine hayatlarını sevdikleri ile geçirmek ister,mutlu bir şekilde hayatları sürdürmeyi dilerdiler ancak hayat her zaman istediğimiz gibi gitmeyebilirdi mesela şu an olduğumuz konum gibi. Her ne kadar istemediğimiz hayatları yaşıyor olsakta bize verilen sorumlulukları yerine getirmek zorundaydık yoksa insanlar tarafından her zaman yargılanırdık
İntihar eden insanlar yaşamak istiyordu ama her şeyin bu kadar kötü olmadığı bir yerde,asla yargılanmadıkları bir evrende. Bende her zaman hayatımı doya doya yaşamak isterdim ama tanrı bana yaptıklarımın cezasını yalnızlık ve mutsuzluk ile vermişti. Oturup cezamı çekmekten başka elimden hiçbir şey gelmiyordu aynı hayatımın gözlerimin önünden kayıp gitmesi gibi
"O yine ne yaptı?" Dedi içimdeki küçük çocuk sessizce fısıldayarak "seni yine odaya kilitledi" diye devam etti içimdeki acıyı körükleyerek. Büyük bir okyanusun içinde ölüyor,dalgaların arasında boğuluyordum ve hiçkimse yardım çığlıklarımı duymuyordu. Saatlerdir belki de günlerdir Taehyung'un odasında pişmanlık duygusu ile oturuyor,birinin gelip nasıl olduğumu sormasını ümit ediyordum ama hiç kimse beni görmeye gelmemişti bile.
Belki de onlar için bir böcek veya bir köleden farksızdım ancak ben bunları hak edecek hiçbir şey yapmamıştım ve artık bu muhabereden çok yorulmuştum biraz bile olsa aramız iyi olsun istiyordum. Belki de isteğim kaçmak veya kurtulmak değildi belkide biraz bile olsun ilgi istiyordum,bir kere bile olsa saygı ve sevgi görmek istiyordum ama biliyordum ki bu evde asla isteğim gerçek olmayacaktı
"Yarın yeni bir gün" dedi küçük çocuk sanki daha da boğulmamı istercesine. Hıçkırıklarım ile titremelerim birleşiyor ve bedenim deli gibi sallanıyordu ancak önemsemedim ne de olsa sevdiğim adam beni ve duygularımı hiçe sayarak beni terk etmişti öyle değil mi? Onun için hiçbir şey ifade etmiyordum sonuç olarak bu durumda olmam hiç kimsenin zerre umurunda bile değildi. Biliyorum her şey için çok geçti ama ben biraz bile olsun huzura ermek istiyordum
Benimde mutlu olmaya hakkım yok muydu? Bende insan değil miydim? Neden her şey ve herkes benim üzerime geliyordu? Artık kaldıramıyordum,daha fazla mutsuz ve yalnız olmayı kaldıramıyorum. Benim diğer insanlar farkım neydi? Yoksa bunların hepsi sırf iyi biri olduğum için miydi? İnsanlara güvendiğim için mi mutlu olamıyordum? Aptaldım,aptalın tekiydim
Büyük bir depresyondaydım ve insanlar sadece ne kadar aptal davranıp,aciz göründüğümü anlatıyordu. Hoş bende onlara katılıyordum ne de olsa hiç kimse bir başkasının yaşadığı zorlukları ve mücadeleyi görmek zorunda değildi. Ölüm bir çare değil kurtuluştu eskiden ölümden çok korkardım hemde çok
Annem bana babamın beyaz bulutların üzerinde olduğunu,ışıkların içinde tanrıyla beraber güvende olduğunu söylerdi ancak öğrenmiştim ki aslında ölen o masum bedenler büyük bir ateşin içinde tüm pişmanlıklarıyla beraber kül oluyordu ve bende çok geçmeden o ateşin içinde kaybolacaktım "taehyung" dedim hıçkırıklarımın arasından. Bedenim saatlerce karın altında kalmış gibi titriyor,sarsılıyordu
Öyle bir acı vardı ki içimde ne yaparsam yapayım o sızı asla geçmek bilmiyordu "Tae.." dedim gözyaşlarımın beni ele geçirmesine müsade ederek. devam edemedim,onun adını söylemeye devam edemedim çünkü içimde oturan o yumru geçmek bilmiyor,içten içe beni uçuruma sürüklüyordu ve ben kendime hakim olamıyorum,zihnimdeki sesleri bir türlü susturamıyordum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
savagery|taekook
Mystère / Thriller"Tüm yalanlar kanda ölür. tüm kötülükler kanda temizlenir." *** Bir takım yamyam ve katiller tarafından yıllarca izlenildiğinden bihaber olan jeon Jungkook en yakın arkadaşının isteği üzerine tanı...