bölüm 3: yalanlar

2.2K 185 34
                                    

bölüm 3: yalanlar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

bölüm 3: yalanlar

Ağzımdaki kanı yattığım yerden biraz uzağa tükürdüğümde karnımı tutarak dolu olmayan nezarethane bankına geri uzandım.

İyice delirdiğimi ve kontrolü elimden kaybettiğimi hissetmek bana zevk veriyordu. Gözlerim tavanda gezinirken hâlâ Bora'nın gelmesini bekliyordum.

Ağzımdaki o metalik tat hâlâ gitmemişti. Biraz fazla dayak yemiştim ve bunun dozajını ayarlayamamıştım. Ellerimin üstü soyulmuş ve kanlanmıştı ama kan akışı durmuştu. Kurumuş kan çok iğrenç gözüküyordu.

Havadaki elime daha dikkatli bakarken gülümsedim. Bilerek Serkan'a ve Anıl'a haber vermemiştim. Nezarethaneye düşerlerse aileleriyle çok pis papaz olurlardı.

"Ah," diye bir ses duyunca bacaklarımı iki yana açıp o boşluktan karşıdaki dayak yediğim çocuğa baktım. Onun da benden aşağı kalır yanı yoktu. Bir eliyle çenesini tutup oynatmaya çalışıyordu. "Ulan sikeceğim seni bir çıkalım şuradan!"

"Kimi sikiyorsun sen kardeş. Al bak götüm burada yiyorsa gel." Söylediklerime gülerek ayaklanınca hafif tırstım. Çocuk hem benden bir iki yaş büyük duruyordu hem de kalıplıydı.

Götü kolla Ege, götü kolla.

"Senin hayatın bitti," dedim zorlukla gülerek yerimde doğrulurken. "Benim babam asker, annem savcı, abim polis. Sen ilk bunları düşün." Attığım yalanlara kanmış gibiydi. Yüz ifadesi anında değişirken sırıtışımı büyüttüm.

"Ulan ben sana bir şey yapmadım sen kendin kaşındın!" diye bağırdı çocuk. Ayaklanıp demir parmaklıklara tutunurken endişeyle bana bakıyordu. "Laf atan sendin."

"Sen her laf atanı dövüyor musun?"

"Evet kardeş var öyle mallıklarım." Suçu kabullenmesiyle gülmemek için kendimi zor tuttum. "Anlaşalım o zaman," diyerek tek kaşımı kaldırdım.

Bir süre yüzümü izleyip başını salladı. "Anlaşalım. Nasıl anlaşalım?"

"Abim birazdan burada olur." Yerimden ayaklanıp kapı tarafındaki demirliklere tutundum. "İkimiz de birbirimizden şikayetçi olmayacağız? Hatta mümkünse sen arkana bile bakmadan kaç."

"Süper fikirmiş," dedi başını sallayarak. "Bence de öyle yapalım. Kusura bakma valla elimin ayarı pek yoktur. Acıyor mu?"

Kaşımı yarmış ve gözümdeki morluğu büyütmüş olsa da gururum büyük gelince başımı iki yana salladım. "Sinek ısırığı gibiydi oğlum, az spora falan git." diyerek böbürlendim.

Karnıma attığı tekmeleri hâlâ atıyormuş gibi karnım zonkluyordu. Bora da nerede kalmıştı acaba? Yoksa sikine bile takmamış mıydı beni? Halbuki ben hoş bulduk hediyemi verecektim ona. Bugün onlara geçecektim ve beni almaya da sevgili yeni babacığımla Bora gelecekti.

ben bazen eksilirim birazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin