Aklı hala ondaydı ama verdiği kararlar onu başka sonuçlara yönlendirdi. Zaman geldi hiç ummadığı anda karşılaştı hayatının en büyük aşkıyla . Hiç çıkarmadı kalbinden onu vazgeçemedi ondan ama emindi gün gelecekti her hayat hak ettiği anı yaşayacaktı...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
2022
Sorgudan çıkıp Emre'nin odasına geldik. Emre hırsla elinde getirdiği dosyayı alıp masasının üzerine fırlattı. Bizde Cihan'la ayakta ona bakıyorduk. Bir düşünüyor bir geziniyorduk, odanın içerisinde dört dönüyorduk. Ne yapmalıydık? Ne yapmamız gerekiyordu? Anlayamıyordum artık saat geç olmaya başlamıştı hava kararmıştı yağmur şiddetini bir arttırıyor bir azaltıyordu ama biz vazgeçmeden hala araştırıp bir şeyler düşünmeye çalışıyorduk. Yeniden ve yeniden.
Ne yapmalıydık?
Ne yapmamız gerekiyordu?
İsminin o soyağacında olmasının anlamı neydi?
Peki biz bunu sormuş muyduk, hayır sormamıştık. Bir anda olduğum yerde durdum onlara doğru döndüm hala elleri sakallarında odanın içerisinde dolanıyorlardı.
"Emre," dedim ikisi de aynı anda olduğu yerde kalıp bana doğru döndüler. Devam ettim.
"sen neden o soyağacında isminin olup olmadığını sormadın. Yani belki anlatamazdı belki anlatırdı. Ama yine de bir yere götürürdü bizi."
Şaşkınlıkla bana baktı ama kendine güvenir bir şekilde devam etti.
"Çünkü dosyası kabarık bu demek oluyor ki adam zaten onların içerisinde sorunumuz bu değil sorunumuz bunların en büyükleri bunlardan sorumlu kişiler. Baksana adamın biri kavgaya sebep içeride yatmış ama bunun yanında milyonlarca suçu var." dedi. Cihan sözünü keserek devam etti.
"Belki de kendileri yapmayıp onlara yaptırıyordur. Olamaz mı?" dedi. Doğru yeniden doğruydu, olabilirdi.
"Bence kesinlikle olabilir." dedim.
"Yani adamlardan bir kaçı ölmüş olabilir lakin baksana Zafer diye birinden bahsetti ve bunu bilmiyormuş gibi, beklide odur o kişi hala yaşıyordur. Sende öldüğüne dair bir belge çıktımı." dedim.
"Hayır, o adamı araştırmadım onun için bilmiyorum."
"Demek ki sırada ki o." dedi Cihan.
"Bunu o adamdan öğrene bilirsin Emre hem de soyağacında ki ismi sorarak." dedim.
Düşündü, aklına yatmamıştı bu çok belliydi ama yatmalıydı. Bilmeliydik, öğrenmeliydik isminin orada olma sebebi öğrenmeliydik. Şimdi sıra o sorgu odasına gidip o adamı sorgulamaktı. Zafer denilen adamın yerini bulmaktı. Ve Emre'den istediğim ve beklediğim tepkiyi aldık. Onaylamıştı sorguya girip öğrenecekti. Attığımız adımları güçlendirip yapboz parçalarına daha fazlasını ekleyecektik.
"Tamam, hadi gidelim bakalım. Ufuk Can kimmiş? Orada adı neden varmış? Ve en önemlisi Zafer kim?" dedi hem gülüp eğlenirken hem de dosyasını masasının üzerinden alırken.
