Baş ağrısıyla uyandım sabah. Ellerimi kafama götürüp bastırmaya başladım ama etkisi olmadı. Hasta mı olmuştum acaba? Yorganı üzerimden çekip ayağa kalktım. Ev biraz soğuktu. Bu soğuğu iliklerime kadar hissetmiştim. Yavaşça dolaba doğru yürüyüp içinden ağrı kesici aldım. Yatağın yanındaki suyla birlikte yuttum. Kendimi çok yorgun hissediyordum. Yatağa geri dönüp yorganı üzerime çektim. Saat daha erken olduğu için mia hala uyuyordu. Kollarımı beline atıp sarıldım ona. Yavaşça gözlerimi kapattım.
—
Uyandığımda biraz daha iyiydim. Mianın sesine uyanmıştım. Kahvaltı hazırlamış gelmemi söylüyordu. Yataktan kalkıp banyoya gittim. Yüzümü yıkayıp şiş gözlerle mutfağa indim. Başımın ağrısı hafiflemişti ama bu sefer de vücut ağrısı ağır basmıştı. Mutfağa indiğimde her yer lavanta kokuyordu. Temizlik yapmıştı galiba mia. Bu lavanta kokusu bana lise yıllarımı hatırlattı. Sınıflarımıza lavanta sıkardı hizmetli Samantha. Sandalyeyi çekip oturdum. Mia da karşıma oturdu. Kaşlarını hafifçe çatıp bana baktı. "İyi misin sen uykunu alamadın mı yoksa?"
Ben de bilmiyordum ki ne olduğunu. Kafamı kaldırıp mia ya baktım, endişeli gözlerle bakıyordu. "Başım ağrıyo biraz, sorun yok hadi yiyelim." dedim elime çatalımı alırken. Pek iştahım yoktu ama bişeyler yemeye çalıştım. Yemeğimi yedikten sonra sofrayı kaldırmaya başladım. Yemek yiyince daha iyi hissetmiştim kendimi.Bugün iznimin son günü olduğu için yarın sabah işe gidicektim. Aslında hiç istemiyorum işe gitmek keşke daha fazla izin alsaymışım. Bulaşıklar bitince koltukta oturan mia nın yanına yerleştim. Telefonuyla ilgileniyordu. Bana bakması için elimle omzunu dürtüp "Mia bişey dicem." Dedim. Bana dönüp kaşlarını havaya kaldırdı. "Bişey mi oldu?" Dedi. "Yarın iznim bitiyor o yüzden bu akşam bi yemeğe çıkalım diye düşünüp rezervasyon yaptırdım." Biraz düşünür gibi oldu. "Dedenin aldığı eve geri dönecek miyiz?"
"İstersen döneriz, istersen kalırız senin tercihin tabii ben gidince tek kalmıcaksın kapıya koruma yerleştiricem." Derin bi nefes aldı mia. Burda durmak istediği çok belliydi ama işe gitmemi de istemiyor gibiydi. "Biraz daha burda kalsak olur mu ben çok sevdim burayı." Kimse burda kaldığımızı bilmiyordu. Belki de burası daha güvenlidir. "Tamamdır, benim için sıkıntı yok zaten. Gidip biraz gezelim mi çok sıkıldım." Dedim elimi kafamın altına koyarak. Bu evde saatlerce oturmaktan sıkılmıştım, biraz gezmek iyi olabilirdi. "Sinemaya gidelim mi?" Dedi mia.
"Olur hadi gidelim." Dedim ayağa kalkarken....
Sinema salonuna girmiştik. Mia illa korku filmine girelim diye ısrar etmişti. Ben de onu kıramayıp korku filmine iki bilet almıştım. Kocaman paket mısır ve iki kola almıştık. Benim elimde mısır vardı. Mia da kolaları aldı ve salona doğru gittik. 2 numaralı salondaydı bizim film. İçeri girip arka koltuklardan birine oturduk. Sabah erken saatlerde geldiğimiz için içeride sadece biz vardık. Eşyalarımızı yanımızdaki koltuklara yerleştirip filmin başlamasını bekledik. Aramızdaki kol koyma yeri kopmuştu. Köydeki sinemaya gidersek tabii böyle olurdu. Dağ evinin aşağı tarafları köy olduğu için bizde şehre inmeden burda izleyelim dedik.
İntro müziği bi anda salonda yankılanmaya başladı. Ödüm patladı resmen. Keşke korku filmine gelmeseydik. Yine rezil olucak bişey yapıcaktım kesin.
Film başladı. Biz mısır yiyip filmi izliyorduk. 5 dakika geçmişti ama bana 1 saat gibi gelmişti. Neden en korkunç olanına gelmiştik ki.Filmin ortaları biraz daha sakin geçmişti. Aslında filmi değil de mia yı izliyordum ben. Heyecanlı bi şekilde hem mısır yiyor hem de filmi izliyordu. Ne kadar izlemesem de filmin konusunu anlamıştım. Kadın ilgisiz kocası için büyü yapıyordu. Ama büyüyü yaptırdığı hocanın insan olmadığını öğreniyordu. Kadın anladığı andan itibaren zaten iş işten geçmişti. Bi anda kameranın önüne hoca denen adam atladı. Hoca çığlık atıyordu. Ödüm bokuma karıştı amk. Kafamı mia' nın omzuna gömüp kollarımı da boynuna sardım. Fırsatlardan yararlanmak gerekirdi. Mia da benim kadar korkmuş olucak ki o da bana sarıldı ama bi süre sonra geri çekildi.
Ben çekilmedim :))
Zaten kalan 20 dakikayı da bu şekilde geçirsem nolurdu ki. Mia o ilk geceki gibi yasemin kokuyordu. Öyle sarhoş ediyordu ki bu koku beni. Ertesi gece kokusu sindiği için yastığıma sarılarak uyumuştum. -Artık kokunun sahibi hep yanımda- Gözlerimi kapattım ve anın tadını çıkardım. Kendimi cennette gibi hissediyordum. Ama mia bu anı bozdu tabii. Film bitmişti. "Juliet kalk hadi bak bitti film." Uyuyor taklidi yapsam inanır mıydı acaba. Amacım bi kaç dakika daha durabilmekti. "Juliet uyudun mu kalk artık." Oflayarak kendi koltuğuma geri yerleştim. Biraz daha dursam nolur sanki zaten kimse yok salonda.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Duman (gxg)
Teen FictionKendisine asılan adamdan kaçmaya çalışırken gazetecilere yakalanan Mia, Juliet ile tanışır