Duman (gxg)

16

Şarkı dinleyerek okuyun lütfen
öneri: "I bet on losing dogs- mitski"

Yazardan;

Mia ve juliet o gece birbirlerine olan hislerini açıkladılar. Bu hisler her ne kadar bi kaç günlük duygular olsa da ikiside bu durumdan eminlerdi. Masallarda ki gibi sonsuz mutlu bir son mu onları bekliyordu yoksa şansları ters mi gidicekti

...

Hava, saat ilerledikçe soğuduğu için taksiyle eve gitme kararı aldılar. Mia telefonundan taksi çağırdı ve beklemeye başladılar. Sokak karanlık ve sessizdi. Juliet yavaşça mia ile ellerini birleştirdi. Mia'nın elleri sıcacıktı.

Mia, fırsat yakalamışken juliet'e bi adım yaklaşıp diğer eliyle kolunu tuttu ve omzuna kafasını yasladı. Juliet halinden çok memnundu. İkisi de çok huzurlu hissediyorlardı. Yanında sevdiği kadın ve sonunda ailesinin baskısından kurtulmuşluğunun verdiği bi özgürlük vardı juliet' in üstünde. Mia ise babasının dayaklarından kurtulmuş sevdiği kadınla bi geleceğe doğru gidiyordu.

Taksi gelmişti. Juliet, mia' ya kapıyı açıp binmesini sağladıktan sonra diğer tarafa geçip arabaya bindi. Taksici adama evi tarif ettikten sonra motoru almaları için şoför max' i aradı.

"Alo"

"Alo, buyrun efendim."

"Max atıcağım konumdan motorumu alıp benim dağdaki eve getirir misin? Ama kimsenin haberi olmasın biliyosun o evi kimse bilmiyor."

"Tabi efendim kimsenin haberi olmaz. Sabah erkenden motor kapınızın önünde olucak."

"Sağol max hadi kapatıyorum."

"İyi geceler efendim."

Juliet, motoru orda kaldığı için endişeleniyordu fakat max' in halledebileceğini de biliyordu. Max yaşlı olsa da çok tecrübeli biriydi. Juliet küçükken onunla oyun oynamayı çok severdi. Max onu ölmüş kızının yerine koyup severdi. Kızı ve karısı, gece uyurken çıkan bi yangından dolayı ölmüşler. Sonrasında max bi süre işsiz kalmış ama dedesi onu eve şoför olarak almış. O evde juliet'e iyi davranan bi kaç kişi içindeydi max.

Juliet, telefonu kapatıp çantasına koydu. Kafasını çevirip mia' ya baktı. Çoktan uyumuştu. Bugün ikisi de çok yorulmuştu ama yarın juliet için daha yorucu bir gün olucaktı. Ertelediği bütün çekimler yarına planlanmıştı. Sabah erken gidip akşam geri dönücekti. İşini özlemişti ama mia' yı da tek bırakmak istemiyordu. Özellikle dağın başında.

"Off"

Juliet korumaları aramayı unutmuştu. Telefonunu yeniden çantasından çıkarıp o işi de halletti.

Tekrar mia ' ya döndü. Gözlerini kapatmış, koltuğunda rahatsızca kıpırdanıyordu Mia. Boynunu alıp omzuna yerleştirdi yavaşça Juliet. Sabah kalkınca mia'nın boynu ağrısın istemiyordu. Gülümseyerek ellerini sevgilisinin saçlarına atıp okşamaya başladı. Saçları ipek gibiydi.

O sırada gözleri dikiz aynasına kaydı. Taksici gözlerini dikmiş iki kıza bakıyordu. Juliet bu adamın bakışlarından çok rahatsız olmuştu. Adam juliet'in onu farkettiğini anlayınca önüne dönüp arabayı sürmeye devam etti. Juliet telefonunu çıkarıp Esila'ya taksinin plakasını gönderdi. Her şeye hazırlıklı olması lazımdı juliet'in. Çocukluğundan beri böyle büyütülmüştü. Telefonunu bırakıp çantasından biber gazını aldı. Her ne kadar korksa da şu an soğukkanlı olmalıydı.