Voice of heart

36 4 16
                                    

Jungkook neler olduğunu anlamıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Jungkook neler olduğunu anlamıyordu. Ne yapması gerektiği hakkında ise en ufak bir fikri yoktu.

Seojoon denen adam bir anda içeri girip tehlikede olduklarını söylediğinde hiç bir tepki verememişti. Tek yaptığı şey panik içinde ayaklanan ve telefonunu eline alan Namjoon'u izlemekti.

Namjoon son bir kaç dakikadır üst üste Taehyung'u arıyordu. Ama karşılaştığı şey kapalı olduğu için ulaşılanayan telefondan başkası değildi. Jungkook tedirgin olmaya başladığında oturduğu yerden ayağa kalkıp Namjoon'un yanına doğru yürümeye başlamıştı. Bu sırada kendisini izleyen Seojoon'la göz göze gelse de göz temasını uzun tutmamıştı.

Namjoon'a dokunduğunda tedirgin adam ona doğru dönmüştü.

" Ne olduğunu söyler misin artık? Taehyung iyi mi? " diye sormuştu meraklı bir şekilde. Namjoon derin bir nefes verip son kez elindeki telefona baktı. Açılmadığını gördüğünde onu kapatıp bir köşeye attı ve Jungkook'a baktı.

" Jungkook bak, tam olarak bizde bilmiyoruz ama Taehyung gittiği yerde saldırıya uğramış. Ve lanet olsun şu an nerede olduğu hakkında bir fikrim yok. " Jumgkook duyduklarıyla bir kaç adım geriye gidip elini ağzına kapatmıştı.

" S-saldırı mı? Ya yaralandıysa... " diye kendi kendine söylenirken çocuğun halini gören Seojoon onu sakinleştirmek adına yanına gitmişti. " Merak etme. Vante'ye öyle kolay kolay bir şey olmaz. Hem onu bulacağız. " dediğinde Jungkook'un gözünden çoktan bir damla yaş düşmüştü.

Taehyung hakkındaki gerçekleri öğremmişti. Artık ona olduğundan çok daha fazla güveniyordu. Kendisine bu kadar yardım etmeye çalışan birinin zazar görmesini istemezdi. Ayrıca ona karşı kesinlikle farklı şeyler hissediyorken.

Odanın içinde çocuğun iç çekişlerini baskılayan ses Namjoon'un konuşması olmuştu. " Seojoon arabayı hazırla. Bu böyle olmayacak. Onu kendim bulacağım. " bu sözle birlikte Seojoon kafasını sallayıp aceleyle dışarı çıkarken Jungkook telaşla kafasını kaldırıp dışarı çıkmaya hazırlanan adama baktı.

" B-bende gelebilir miyim? " diye sorduğunda Namjoon'un kaşları anında çatılmıştı.

" Saçmalama. Taehyung seni bana emanet etti. Hem daha yeni iyileşiyorsun. Asla olmaz. " dediğinde Jungkook onu haklı bulmuştu ama bunu kabul edemezdi. Evde her şeyden habersiz bekleyemezdi.

" Lütfen. " diye fısıldadığında Namjoon iç çekerek çocuğun yanına gidip ellerini omzuna koydu. " Bak Jungkook. Gideceğim yer inan hiç güvenli değil. Seni en azından şu an öyle bir tehlikeye atamam. O yüzden evde bekle. Hem belki Taehyung'da buraya gelir. " Jungkook'un karşısındaki ısrarcı adam yüzünden tek yapabildiği kafasını sallamak olmuştu. Namjoon sonunda ikna ettiği çocukla derin bir nefes alırken onu son kez uyarmış ve evden çıkmıştı.

Tek sorun ise Jungkook'un o kadar kolay pes etmeyecek olmasaydı. Evde meraktan çatlamak yerine o da yardım etmek istiyordu. Hakkında ki gerçekleri öğrendiği adamı daha yeni bulmuşken kaybetmek istemiyordu...
İşte bu yüzden Namjoon evden çıkar çıkmaz koşarak çantasını almış, içinden çıkardığı telefonuyla bir taksi çağırmıştı. Adresi tam bilmediği için elinden geldiğince tarif etmişti.

Blindé | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin