Multimedi Poyraz Salman ( Çetemizin lideri :D )
Arabanın kapısına elimi uzatır uzatmaz abim beni durdurdu ona hızla döndüm ve dediki.
-"Bol şans, yani ilk günümüz için... bak unutma karışan olursa söylüyorsun tamam mı? İlk gündende olay çıkarma." Ve sözünü bitirdiği an beni hızla kendine çekti ve sıkıca sarıldı . Tabi bende sarıldım.
-"Sende dikkat et abi." Yanağından öptüm ve cevap vermesini beklemeden indim arabadan.
Ah hayır!!
Rüya dimi bu...
Yok yok , kabus!
- Ahahaha şimdi al başına belayı Eylem xd.- YA OF HER BELA BENİ NİYE BULUYOR Kİ PARATONER MİYİM BEN. Sende akıl vermeyeceksen konuşma iç ses !
Evet bu tahmin ettiğiniz şey. Yine o çocuk ve çetesi.Tanrım o vücut ne öylee. Bak bi de cool lukta mastır yapıyo off..-Tamam kes, yavşama salyaların akıyor Eylem - Peki peki.
Abim ne ara arabadan inip koluma girdi farketmemişim. Beni okula doğru sürüklerken arkada kalan çeteden biri seslendi.
-"Hey yenii, hoşgeldin. "
Bu çocuğun derdi ne.
-"Sanırım adımız bizden önce gelmiş ha... ne dersin?" Abimin söylediği şeyle ona dönerken.
-"Bencede öyle ."
Bahçeden geçerken bütün gözler bize bakıyordu, sonunda okula girdik sanırım abimde benim gibi rahatsız olmuştu.
Bize doğru biri geliyordu boynundaki karta bakılırsa bu nöbetçi öğrenciydi. Kıvırcık saçı, kavruk teni, mavi gözleri vardı bir de uzun boyluydu . Ah bir de vücudu , bu okuldaki herkesin güzel bir vücudu olmak zorunda mı...
-"Siz yeni gelenler olmalısınız, müdürün odasına götüreyim sizi." Dedi ve yürümeye başladı. On adım kadar ilerlemiştik ki çocuk ;
-"Ah pardon..! Kendimi tanıtmadım değil mi? Adım Cantürk memnun oldum. " elini uzattı.
-"Eylem."
Ve elini tuttum . -Çek elini sürtük! Abin çok kötü bakıyor.- abime döndüğümde kaşları çatık bir çocuğa bir de ellerimize bakıyordu. Hızla elimi kendime çektim . Abim çocuğun elinide aynı hızla tuttu ve ... sıkıyordu galiba . -ahahha çocuğun rengi değişti kızım .-
-"Bende. Menun. Oldum .Cantürk. Adım Can "
Her kelimeye vurgu yapmıştı . Çocuk elini kurtardıksan sonra biraz ovalayarak sırıtmaya çalışıyordu bu hali çok... gülünesiydi. Dudaklarımı gülmemek için birbirine bastırırken Cantürk.
-"Bende memnun oldum " dedi.
Yürümeye devam ederken üçüncü kata çıkmıştık. Cantürk
-"Burası." Dediğinde kapıyı çalmıştı bile müdür bir bayandı heralde aksi taktirde bu ses bir erkek sesi olamazdı.
"Buyrun."
İçeri girdik ve kadın ayağa kalktı. Evet bir kadındı. Kendimizi tanıttık ve içeri girdik. Cantürk kapıda yanımızdan ayrılmıştı ve müdüre bizi oturur oturtmaz kendini tanıttı, ardından da hemen kuralları söyledi.
-"1. Kural: Üniforma şart.
2. Kural: Başta müdür olmak üzere öğretmenler ve öğrencilere saygı şart.
3. Kural: Öğrenciler karşı cins ile münasebetsiz pozisyonlarda olmamalı....... "
O kadar sıkıcıydı ki şu an ne olursa olsun burdan kurtulmak isterdim isterse okul patlasın umrumda değil kaçmak için herşeyimi verirdim.
Kapı sertçe açıldı...
Ve müdürde konuşması yarıda kesildiği için kızgın görünüyordu ...
Kapıya bakamıyordum yani bakıyordum ama gelen kişinin yüzünü göremiyordum. Çocuk bir kaç saniye kapıda bekledi ve içeri girdi artık yüzü görünüyordu.
Beni görür görmez suratına bir sırıtış geldi niyeyse.
Ah! İnanmıyorum.
Bu o çetedeki çocuklardandı. Bugün bana hoşgeldin diyen .
Harika...
Bugün daha kötü bir şey olamaz heralde.
Derken kapı bir daha açıldı ve evet daha kötüsü oldu. Dün yüzümü elinin içine alıp yüzümü incheledikten sonra beni tehdit eden çocuk.
Şu an tam olarak aynı odadaydık.
Bana 30 dk kadar önce hoşgeldin diyen çocuğun siyah saçları, buğday teni, kahverengi gözlü ve bembeyaz dişliydi .
Hala bana bakarken yanındaki ona ölümcül bakışlar atıyordu. Ben mi yanlış hatırlıyorum. Bunlar aynı çeteden değil miydi ? Peki neden bu durumdalardı? Acaba hep böylelermiydi?
Müdüre ikisini azarlarken konuyu öğrenmeye çalışıyorduk çünkü daha hiç bir şey söylememişlerdi ve müdüre sadece odaya girdikleri şekilden dolayı azarlıyordu sonunda müdüre sabırsızlıkla beklediğim soruyu sordu;
-"Ne oldu da bu şekilde benim odama girdiniz , derhal açıklama bekliyorum"
-"Anlaşamamazlık oldu ve arkadaşla tartıştık Olcay hoca da bundan rahatsız olup bizi buraya gönderdi." Dünki gıcık konuşmuştu.
-"Tamam Poyraz, ama bu içeri kapı çalmadan girmeniz için bir açıklama değil. "
Adı Poyraz mıydı. Tamda ona yakışır bi ad diye düşünürken.
-"Artık gidebilirmiyiz." Dedi poyraz.
Bu arkadaki çocuğun derdi ne gerçekten hala bana bakıp salak salak gülüyor.
-"Çıkabilirsiniz , fakat bir daha bu şekilde buraya gelmeyin. "
Cevap Vermeden arkasını döndü ve o anda bizi farketti sanki bi an şaşkınlık geçti gözlerinin derinliklerinden ama o birkaç salise de bunu tam olarak emin olamadım.
Müdüre bize sınıflarımızın adlarını ve ders programımızı da verdikten sonra dışarı çıkarttı.
-"Sınıfım 102 abi senin." Sanırım bu okulda numaralandırarak sınıflar kullanılıyordu.
-"312 " söyledikten sonra eğildi ve beni yanağımdan öptü. -Bu çocuğun ruh hali gerçektende değişik.- Haklısın.
Sınıflarımıza giderken tam köşeyi dönüp aşağı kata ineceğim sırada bir el beni panoların arkasına çekti.
Neler oluyor...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadist Aşkı
Teen FictionBabasının tayini üzerine başka bir şehire taşınırken babasının ölümü ile gittiği yerde sürekli başını belaya sokan ve başı beladan ayrılmayan , önceden Sadist tehşisi konulmuş ve bunu hala tamamen atlatamamış Eylem SİREN 'in hikayesi ve daha fazlası.