Aradan bir hafta geçmişti ve bugün sabah bahar şenlikleri için Yokohama'ya gidilecekti. Lyssa da kendisine bir sırt çantası hazırlamış diğer menajerin yanında otobüsü bekliyordu.İkizler, Suna ile asla konuşmuyorlardı. Lyssa ile de uğraşıp durmuşlardı. Otobüs geldiği gibi Lyssa en arkada ki tekli koltuğa oturmuştu. Herkes yerleştikten sonra Koç yoklama almıştı ve yola koyulmuşlardı.
Sadece 12 okul gidecekti. Bildiği okullar, İnarizaki, Fukurodani, Johzenji, Aoba Johsai, Karasuno, diğer liseleri bilmiyordu. Aslında kendi okulu hariç bunları da bilmiyordu sadece listede görmüştü.
Geçen gün Ushijima yazmıştı ve bu hafta antrenman yoğunluğundan dolayı gelemeyeceğini söylemişti. Bu bir hafta süren bahar şenliğinden sonra okula uğrayacağını söylemişti.
Otobüste ki herkes kendi arasında sohbet edip kahkahalara boğuluyordu. Geçen ki olaydan sonra ikizler ile daha da konuşma geçmemişti aralarında.
Yol 4 saat sürecekti. Kulaklıklarını takarak her zaman ki listesini başlatmıştı. Kafasını cama yaslayarak gözlerini kapatmıştı. Kafasında bir sürü düşünceler vardı, her şey yine ani gelişmişti ve menajer olmuştu. Son iki gündür kalbi sıkışıyordu, çok takmak istemiyordu ama panik atak geçireceğini biliyordu.
O yüzden kimseyle kavga edip ve kavga ortamına girip kendisini strese sokmak istemiyordu. Otobüste ki çoğu kişi kendisini sürekli görmezden geliyordu. Onlara yardım etmek istemişti ama Kita hariç hepsi oldukça sert davranıyordu kıza.
Otobüs durduğunda herkes çoktan eşyalarını almış ayaklanarak otobüsten inmeye başlamıştı. Lyssa da otobüsten indiği gibi farkettiği ilk şey kendisine bakan sarışın oğlandı. Şaşırdığını belli ettiği esnada Tsukishima hiç oralı olmamış umursamadan önüne geri dönmüştü.
"Kita, hoşgeldiniz" Kaptan olduğunu düşündüğü kişi onlara hoşgeldin derken aniden dibinde biten biri ike korkuyla irkilmişti.
Turuncu saçlı bir oğlan geniş gülümsemesi ile kıza bakıyordu. Korkunç.
"İKİZLERİN KARDEŞİ!" Herkesin bakışının kendisine döndüğünü farketti, ikizler bile kıza bakıyordu.
"Sen...kimsin?" Turuncu saçlı oğlan önce yüzü asılmıştı daha sonra gözlerini kapatarak gururla konuşmuştu.
"Ben Karasuno'nun yıldızı olacağım" Tsukishima'nın alay edercesine güldüğünü işitti, çocuk sinirle Tsukishimaya dönmüş ona bir sürü laf göndermişti.
"MİYA-CHANN!" İsminin seslenilmesi ile arkasını döndüğünde ona kollarını açmış koşarak gelen Bokuto ile karşılaşmıştı.
Bokuto kıza sıkıca sarıldıktan sonra geri çekilmişti.
"Hey!Hey!Hey! Seni çok özledim Miya-chan!" Lyssa da hafiften tebessüm etmişti.
"Bende seni özledim Bokuto" Bokuto konuşacağı esnada koçlar hepsini otele çağırmıştı.
"Antrenmanda görüşürüz!" Bokuto el sallayarak gittiğinde Akaashi de selam vererek peşinden gitmişti.
Yerde ki çantasını alarak diğerlerinin peşine takılmıştı kız, kendi hocaları her şeyi ayarlamıştı. Kız menajerlerin kalacağı yere gittiğinde cam kenarını kaparak eşyalarını oraya koymuştu. Kendisine yaklaşan oldukça güzel olan kızı farkettiğinde hafif gülümsemişti.
"Ben Karasuno'nun menajeriyim, ismim Kiyoko" şaşırdığını belli etmedi Lyssa, sonuçta bir ilk yaşıyordu. Gelipte kızın kendisi ile tanışacağını tahmin etmemişti.
"Oh..ben...Lyssa. İnarizaki lisesinin menajeriyim ama daha bir haftadır..." Kiyoko samimi bir gülüş attıktan sonra elini Lyssa'nın omzuna koymuştu.