Sakince düşünemiyordu. Stresten alnından bir kaç damla ter düşmüştü ama yine de bir şey yapamıyordu. Hızlanan kalbi gittikçe nefes almasını zorlarken başının döndüğünü hissetti.Gözlerini kapattığı an yere yığılacağını anlamıştı, niye gelmişti? Amacı neydi?
Geriye doğru yığılıcakken kolunun tutulması ile ufak bir çığlık atarak geriye giderken yere düşmüştü.
"Dokunma!" Sesleri duyan ikizler geldiğinde yerde duran kardeşlerine bakmışlardı.
"Baba? Ne oldu?" Atsumu, Lyssa'nın yanına yere çöküp kızı kollarından tutup kaldırmıştı.
"İyi misin?" Osamu ise olayı anlamaya çalışıyordu.
"Ahahah, beni görünce şaşırmış olmalı" Atsumu, kollarının arasında ki kızın titrediğini anlamıştı, Lyssa çocuğun kollarını iterek hızlı adımlarla eve girip odasına koşmuştu.
Kapıyı arkasından ittirdiğinde kapıya sırtını yaslayarak yere oturmuştu.
Sakinim...sakinim...sakinim...Bana şu an hiçbir şey yapamaz. Kendimi savunabilirim...
Daha kötü ne olabilirdi ki?
Dakikalar öncesinde kurduğu cümle şu an hayatını kaydırmış deredeydi. Bu adam niye gelmişti ve amacı neydi hemen öğrenmesi lazımdı.
Üstünde ki kıyafetleri değiştirerek yatağına girmişti. Korkuyordu ve korkudan uyuyabileceğini sanmıyordu. Annesinin kollarında olmak isterdi şu anda.
Gözlerini sıkıca kapattığında duyduğu tek ses kalp atış sesleriydi. Stresten kalbi o kadar hızlı atıyordu ki fırlayabileceğini mantıklı buluyordu.
...
"Şaka olmalı...beynimi sikeyim" Osamu sırasından sinirle kalktığında Atsumu ikizinin kolundan tutarak durdurmuştu.
"Neye sinirlendin beyinsiz?" Osamu ikizine göz devirip dalga geçeceğini bildiği halde söylemişti.
"Cüzdanımı unutmuşum" Atsumu büyük bir kahkaha atarak eli ile ikizinin omzuna vurmuştu.
"Tamam...gerçekten ikiziz" Osamu kaşlarını çatmış ikizine bakarken sabah sabah kurduğu cümlelere gözlerini devirmişti.
"Sumu? Ne saçmalıyorsun" Atsumu da ellerini ikizinin yanaklarına götürüp sıkması ile Osamu'nun ellerine vurması bir olmuştu.
"Hey! Her neyse...bende cüzdanımı unutmuşum. Eve hemen gidip gelsek iyi olur." İkizine kafa salladıktan sonra hızlı adımlarla yürümeye başlamışlardı.
Eğer koşarlarsa çok sürmeden hemen gidip geri gelebilirlerdi.
Zaten koşmuşlardı...yirmi dakika dolmadan eve girmişlerdi hızlıca.
"Baba? Evde misin?!" Osamu nefes nefese kalmış kardeşini kapıdan ittirerek içeriye girmişti. Babaları banyoda olmalıydı.
"S...salonda beş dakika soluklanalım" Atsumu salona girerek koltuğa zıplamıştı, Osamu da onun peşinden girdiğinde masada gördüğü albüme ilerleyerek eline almıştı albümü.
"Bu albümü ilk defa görüyorum...Sumu" Atsumu merakla çocuğun elinde ki albüme bakarken Osamu da sayfaları karıştırmaya başlamıştı.
"Hey! Bak annemiz bu! Hamile...bize hamile olmalı" Osamu kafasını sallayacağı esnada annelerinin yanında ki iki küçük oğlan kaşlarını çatmasını sağlamıştı.
Kesinlikle onlardı.
"Sumu...bunlar biziz. Peki annem kime hamile orada? Yoksa ölen kardeşimiz mi var?! Bu çok kötü bie durum!" Osamu ağır bir şekilde kafasını sallamıştı. Öyle gözüküyordu...