17. Bölüm Karanlık

12 2 0
                                    

    Kuşkusuz ki en büyük yargı , etrafımızdaki herkesi 'insan' sanmamızdır.

-Bukowski


Bölüm Şarkısı:Dolu Kadehş ters tut - Hiç İyi Değilim


İdil:

Esma abla'nın benden sakladığı şeyleri düşünmemin ardından Bir gün geçmişti ve bu sefer ben ona mesafeli yaklaşıyordum. Bana neden diye sorarken ona cevap vermekten kaçınıyordum ama öteki türlü de Onu dinlediğimden şüphe duyucağını düşündüğüm için ona hem soğuk hem de olduğum gibi davranıyordum. Böyle nereye kadar sürdürürüm bilmiyorum ama eninde sonunda esma abla'nın bana bu konudan bahsedeceğinden umutlanmak istiyordum. Ona güvenebilir miydim bilmiyorum sadece neden bana bir şeyler sakladığını ve bunun benim iyiliğim için mi yoksa başka sorunlar mı vardı öğrenmem lazımdı. Aşağı kata indiğimde Esma abla , Akın ile konuşuyordu bunu hemen anlamıştım çünkü ne zaman "Tabi efendim, siz nasıl isterseniz" vesaire dese hemen Akın olduğunu bilirdim. Adımlarımı ağır ağır atarken kulak misafiri olmaya devam ettim. (Neyseki Esma abla arkada oturuyordu ve beni fark etmemişti.) Oturduğu yerin arkasında dikilirken Dinlemeye devam ettim.

"Tabikide efendim dediğiniz gibi yapıyorum, korumalar ne zaman gelecek?...tamam ben İdil'i hazırlıyorum kaç gibi gelecekler?...tamam beş buçuk gibi hazır oluruz

Beni bir yere mi götüreceklerdi? ama nereye?

"Beni bir yere mi götürüyorlar?

Sorduğum soru ile irkilerek bana dönen Esma abla'ya ciddiyetle baktım. Kaşlarımı çatmış ve kollarımı göğsüme buluşturarak Cevabı bekledim.

"Şey yavrum korumalar seni nişan için mağazaya götürecekler orada bir kaç parça elbise bakacaksın merak etme yanında bende olacağım.

Oysaki yanımda olmasını istemiyordum.

"Gerek yok aslında....bununla başa çıkabilirim

"Kızım ne demek başa çıkabilirim onlar yanında gardiyan gibi duracak sen nasıl kaçmayı düşüneceksin hem-

"Ben kaçmayacağım...ne isterlerse yapıp bu işi hızlandırarak bitirmek istiyorum.

Esma Abla'nın yüz ifadesi şaşkınlığa dönmüştü. Bunu söylememi beklemiyordu çünkü yine kaçma planı yapacağımı düşünüyordu. Ben anlaşmaya sadık kalacaktım ve onlarda bu yüzden aklımda başka şeyler vardı ve bunu Akın ile Aktunç'a söyleyecektim.

"S-sen...emin misin? Yani Aktunç bey biraz fevri ve bi öyle der bir böyle

"Onunla anlaşma yaptım...anlaşma anlaşmadır.

"Yine de yanında olayım stres falan yaparsın elbise için yardıma ihtiyacın olur

"Peki

düz çıkan sesimle bunu söyledikten sonra duvardaki saate baktım kısaca. Zaman bu sefer benden yanaydı ve hızlı geçiyordu. Ne kadar işler hızlanırsa benim için de o kadar iyi olacaktı. Yukarıya doğru çıkarken Esma ablanın yüzüne bile bakmadım. Kapıyı örtüp yatağa oturdum. Dizlerimi bağdaş kurarak daha rahat yerleşirken Bu sefer zihnimde dolu düşünceler yoktu...hepsini boşaltmıştım ve şimdi daha da cesur ve uyanık olmalıydım. Sürekli nasıl? ama laflarını duymak istemiyordum kendimde artık. Daha fazla böyle oturmak istemiyordum hemen yataktan kalkıp gardırobun kapağını açtım ve üstüme rahat birşeyler seçip giyinmeye koyuldum. Aynadaki yansımama baktığımda derin bir nefes aldım ve kendimi olacaklara hazırladım. Bu sadece sahte bir nişan için elbise seçmekle ilgili değildi; hayatta kalmakla, içine düştüğüm bu tehlikeli oyunda ilerlemekle ilgiliydi. İşimi hallettikten sonra aşağı kata ağır adımımla indim tekrardan Alt katta Esma abla beni bekliyordu. İfadesi endişe ve hayal kırıklığı karışımıydı ama biz dışarı çıkarken hiçbir şey söylemedi. korumalar çoktan oradaydı.koyu renk takım elbiseli iki heybetli figür, biz arabaya doğru ilerlerken yanımızdaydı. Soğuk hava tenimi ısırdı ama zar zor hissettim, zihnim olasılıklar ve planlarla yarışıyordu. Mağazaya giden yolculuk sessizdi. Esma abla sanki düşüncelerimi tartmaya çalışıyormuş gibi bana bakmaya devam ediyordu ama ben bakışlarımı pencereden dışarıya sabitleyip şehrin bulanık bir şekilde geçişini izliyordum. Vardığımızda, korumalar bize içeriye kadar eşlik etti...onların varlığı, içinde bulunduğum istikrarsız durumu sürekli olarak hatırlatıyordu. Mağaza çok gösterişliydi, sıra sıra enfes elbiselerle doluydu. Esma abla hemen elbiseleri raflardan çıkarmaya başladı ve benim onayıma kaldırdı. Birbiri ardına elbiseler deneyerek bir şeyler denedim ama aklım başka yerdeydi. Bu işi sahte sevgili işini nereye kadar sürdürecektim. daha önceden Esma abla Aktunç için ona güvenme sağı solu belli olmaz derken neden bir kaç gün öncesinde  neden peki demişti? İçimdeki sıkıntıyı oflayarak atmaya çalıştım. Ben başka bir elbiseyi giyerken Esma abla soyunma odasına geldi, gözleri benimkileri arıyordu. "İdil, iyi misin?"

EN KÖTÜ KABUSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin