sendeki uzaklık, ondaki yakınlık

333 19 12
                                    


5 YIL SONRA

Kaçıncı gün mü? Peri masalından uyanalı yıllar olan bir gün sadece. Önemsiz. Önemsizliği herhangi bir his uyandırmayacak kadar normal.

Yarınlar için şunu düşünerek yaşıyorum; Geleceğe sadığım. Geçmişe aldandım. Yıllar geçecek mevsimler değişecek. Hiç yaşanmadı sanacaksın. Tuttuğun elin güvenilirliği unutturacak bir çok şeyi.

5 senenin getirmiş olduğu o olgun kişiliği sevmeye başlamıştım. Biraz daha farkındalık sahibi ve daha ılımlıydı. Hayatımı artık daha sakin yaşıyordum. Eskiden hırçındım. Önüme geleni savurur hırpalardım. Çok hırpalandığımdandı aslında.

Öyle olmamak için bir sebep daha sundum kendime.

Karnımda büyümeye devam eden oğlumu.

Varlığını her geçen gün hissettirmeye devam ediyordu. Hazar ile beraber ailemizi kurmuştuk. Mutlu aile tablosunu baştan yapıp, düşüp parçalanmasına imkan olmayan bir yere sabitledim.

Padova'nın kırsal kesiminde kendimize yeten tatlı bir müstakil evimiz vardı. Sesten ve kalabalıktan uzak. Küçüklüğümden beri hayalini kurduğum o ev gibi duruyordu. Belki resmini bile çizmiş olabilirdim. Değişen tek şey o evimin içindeki insanlar olmalıydı.

Resimdekinden daha güzel şimdi.

İtalya'ya Hazar ile geldiğimizde bir süre onun evinde kalmıştım. Bu sıralar aramızda birşey yoktu. Kaderin tatlı tesadüfünden başka birşey değildi. Onun için her ne kadar böyleydi bilmiyorum. Ressamlığımı ileri boyuta taşımak için üniversiteye kaydımı yaptırmıştım. Yanan okul senemi telafi etmeye koyuldum.

1+1 eve çıktıktan sonra Hazar ile görüşmeye devam ediyorduk. Birbirimizle sürekli muhattap olmamız birçok ortak yönlere sahip olmamıza neden oldu.

İtalyancayı kendi dilim gibi konuşmaya başlamıştım sayesinde.

Lens takmayı bırakıp gözlük takıyorum. Siyah saçlarım açık kahverengi ve daha kısaydı. Dudağımda ki dolgu eski halini aldı. Bedenimdeki dövmeleri sildirdim. Zayıf ve fiziği güzel biri olmak için uğraşmayı bırakalı çok uzun zaman oldu. Hayatımda beni her halim ile kabul edecek biri vardı çünkü. Güzellik için çabalamıyorum. Aksi takdirde en son bunu yapmadığımda hayatımın en büyük dersini almıştım.

Kendim açtığım minik bir resim atölyem vardı. Bir diğer huzur kaynağım. Hazar iş çıkışlarında bana yardım ediyor, işimiz bittiğinde eve dönüyorduk.

Bugünü seviyorum.

İplerin ilk ve son kez koptuğu bir an olmuştu sadece.

Üniversite çıkışında gittiğimiz tiyatro oyunu geçmişten gelen bir anı gibi çıktı ortaya bir gün.

Oyun şundan bahsediyordu; Evli bir adamın karısını aldatması. Bundan haberi olmayan sevgilisi ise öğrendiğinde onu terketmek yerine yalvarıyor. Boşanmasını istiyor ama adam kabul etmiyordu.

34 GÜN |TEXTİNG|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin