-Final-

83 14 14
                                    

İnsan ne yapardı hayatı boyunca? Ortalama yetmiş yıl ömrü olan bir varlık bu yetmiş yıla ne sığdırabilirdi?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İnsan ne yapardı hayatı boyunca? Ortalama yetmiş yıl ömrü olan bir varlık bu yetmiş yıla ne sığdırabilirdi?

İlk seneler daha hayatı bilmediğimiz annemize bel bağladığımız seneler. Biraz daha büyüdüğümüzde dünyayı anlayabilmek için gösterdiğimiz çaba dolduruyor günlerimizi.

Zaten daha dünyayı anlamaya çalışırken okula başlıyoruz. Asıl serüven burada başlıyor aslında. Okuma-yazma ile başlayan bu serüven belki de hayatımızda bir kere bile kullanmayacağımız formülleri ezberleyerek geçiyor.

Yaşlılar gördüklerinde hep gençsiniz siz her şeyi yaparsınız dese de bu doğru olmadı hiçbir zaman. Çünkü çoğu genç, o yaşlarda gençliğini yaşayamaz. Çünkü amacı ileride iyi bir geleceğe sahip olmak için çalışmaktır.

Bunu basitçe anlatmak gerekirse; özgür olmak için paraya ihtiyacınız vardır ve paranızın olması için bir işe girmeniz gerekir ama bu iş sizin özgürlüğünüzü daha da kısıtlar. Kısaca özgür olabilmek için elinizde olan o ufak özgürlük kırıntısını feda etmeniz lazım.

Peki, gelecekte ne olacağını bilmezken bu kadar çabalamak saçma değil mi? Yalnızca on saniye sonra bile ne olacağını bilemezken, ne zaman yaşayıp öleceğinizi bilemezken hayatınızı böyle boşa harcamak dünyanın en gülünç şeyi olmuştur hep.

'Gelecekte rahat olmak için çalışıyorum' dediğiniz o gelecek belki de hiç gelmeyecektir veya geldiğinde ise önünüzde iki seçenek olur. Ya gerçekten de dediğiniz gibi çalışmalarınız meyvesini vermiş ve rahat bir geleceğe erişmişsinizdir. Ya da hayat size güzel bir çelme takıp onca sene didindiğiniz tüm birikimleri başınızdan aşağı bocalamıştır.

Yani neredeyse hiçbir insan yaşının tadını çıkaramaz. Ki dünya izin vermez buna. Ömrünüzün sonuna yaklaşıp geriye dönerek baktığınızda ise koca bir boşlukla karşılaşırsınız. İşte bu insanın canını en çok yakan şeydir zaten.

Duştan çıkmış ve aynanın karşısında kendisini izleyen Hyunjin de bunları düşünüyordu tam o sıra. 'Ben daha 22 yaşındayım. Bunları hak edecek ne yaptım? Benim bir geleceğim vardı. '

Üzerine tişörtünü geçirip ıslak olan siyah saçlarını, havlusu ile nemini aldı. Kurutmaya üşendiği için bileğindeki toka yardımıyla saçlarını toplayıp havlusunu yatağın üzerine attı.

Birkaç gündür Chan her fırsat bulduğunda Hyunjin’in yanında olduğu için sürekli birlikte vakit geçiriyorlardı. Bugün de Chan okuldan erken çıkacağı için birlikte öğle yemeğine gidip sonra da Chan'ın canı tatlı çektiği için tatlı yiyeceklerdi.

Üzerindeki tişörtünü düzeltip altına da rahat bir pantolon giydi. Kendine çok fazla özenecek gücü bulamıyordu pek. Aynadan gözlerinin altındaki torbalara baktı kaşlarını çatarak. Ardından da umursamamayı seçerek aynadan gözlerini çekip ceketini giydi üzerine. Telefonunu ve diğer gerekli şeyleri de aldığında çıktı evden hızlıca. Chan onu arabayla kapının önünde bekliyordu.

The Loneliest | Hyunchan ✓ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin