6

667 53 17
                                    

DSH 6

🧼🧼🧼🧼🧼

Hayır bayılmamıştım.

Bacaklarımdaki tüm güç çekilmiş ve uyuşmuştu.
Düştüğüm yerden ellerimi geriye atıp kendimi arkaya doğru çekmeye çalışsam da kollarımda da güç olduğu söylenemezdi.

Gözlerim korkuyla sonuna kadar açılmış karşımdaki kişiye, daha doğrusu 'şeye' sabitlenmiş bir şekilde öylece ölümü bekliyor gibiydim.

Etrafı zincirlere sarılı olan canlı şıngırtılar eşliğinde göğsünün altına kadar sudan çıktı.

Onun da bakışları üzerimde dolanıyor kaşları olmasa da sanki varmış da çatmış gibi duruyordu.

Mavimsi bir derisi vardı ve vücudunun görünen kısmı tıpkı bir insan gibiydi. Boynunun her iki kısmında da solungaç olduğunu düşündüğüm, açılıp kapanan üç tane çizgi vardı.

Eğer gerçek olduğunu bilmesem cadılar bayramında vücudunu boyayıp kostüm giymiş bir insan olduğunu düşünebilirdim.. Bir erkek..

Bedeninin az bir görünen kısmıyla bile oldukça heybetli ve kaslı duruyordu.
Vücudunun bir kaç yerinde hafif yara izleri gibi kabusu izler vardı ama bu bedeninin bir parçası mı yoksa geçekten yara izi mi anlayamamıştım.

Ağzı, burnu, gözleri bizim gibi dursa da aynı zamanda değil gibiydi de..

Birbirimizi süzdüğümüz bir kaç dakikanın ardından ilk hareket eden o olmuş ve suyun içindeki ellerinden biri ile havuzun kenarına tutunmuştu.
Bileğinde kelepçe vardı ama bildiğimiz düz kelepçe gibi değildi. Bileğinin iç kısmındaki zincir uzun olduğu için ellerini  biraz da olsa rahat hareket ettiriyordu.

Gözlerim fayansı tutan ellerine kaydı.
Parmakları arasındaki balık kuyruğunu andıran zarımsı yüzgeçleri oldukça tuhaf dursa da estetik durduğu da bir gerçekti.
Tırnakları kıkırdak gibiydi.

Elini havuzun kenarına koyar koymaz hırıltılı bir ses çıkarıp acı çeken bir yüz ifadesi ile omzunun gerisine doğru baktı.

Yavaş yavaş vücudumun kontrolünü geri kazanmaya başlayınca temkinli bir şekilde ayağa kalkıp gözlerimi ondan ayırmadan geriye doğru adımladım.

Hareketimi duyumsadığı anda bakışları tekrar bana döndü.
Olduğum yerde durdum.

Elini fayanstan çekip hırıltılı ve kalın bir tonda anlamsız sesler çıkararak hafiften yan döndüğünde sırtına saplanmış tornavidamsı bir alet ile göz göze gelmiştim.

Aletin saplandığı yerden mavi sıvılar akarken bayağı bir derine gömüldüğü belli oluyordu.
İçim cız etti.

Mavi boyalar bir anlam kazanmıştı artık.

Ona işkence etmişlerdi..
Tek suçu bizden farklı ve bilinmeyen bir tür olmasıydı ve bu bir suç bile değildi..

Mavi yaratık benden yardım ister gibi omzunun üzerinden bakıp tuhaf sesler çıkarmaya devam ettiğinde vicdanım sızım sızım sızlamıştı.

Tüm heybetine rağmen oldukça aciz duruyordu. Bileğindeki zincir her ne kadar normalden uzun olsa da diğer zincirlere bağlı  olduğu için omzuna uzanamıyordu muhtemelen.

Her ne kadar onu buraya ben getirmemiş olsam da suçluluk duygusu kalbimi sıkıştırmaya başladı. Sonuçta burada çalışıyor ve yapılanları görmezden geliyordum.

Kendi kendimi cesaretlendirip temkinli adımlarla yaratığa yaklaştığımda sustu ve halen bana dönük olan başını çevirerek önüne döndü.
Sanki korktuğumu anlamıştı..

Yanına varıp temkinli bir şekilde havuzun kenarına oturdum. Şu an bana zarar vermek istese çok kolay bir şekilde verebilirdi.
Bir kaç saniye tetikte beklesem de ondan bir hareket görmeyince elimi uzatıp yavaşça omzuna dokundum.

Çok güzeldi..

Dokunduğum anda derisinde minik minik parlak, mavi ışık hüzmeleri oluşmuştu.
Hayranlıkla bakakaldım o an.
Parmağımı koluna doğru hareket ettirdikçe dokunduğum yerler kısa süreliğine ışıldıyor ve bir kaç saniye sonra sönüyordu.
Korkumu bile unutmuştum.

Kafasını benden tarafa döndürdüğünde daldığım yerden kafamı kaldırıp irkildim.
Resmen yaratığın bedeniyle oynuyordum..

Kendime gelerek asıl amacıma yönelip bir elimi sırtındaki alete atıp diğer elimle saplanan yerin üzerini tuttum.

Yavaşça çekmeye başladığımda acı dolu bir ses çıkardı.
Bu şekilde çıkarırsam oldukça uzun ve acılı olacaktı, bu yüzden ellerimi sıkılaştırıp aleti saplanan yerden hızla çektim.

Tahmin ettiğimden daha az ses çıkararak ileri doğru kendini çektiğinde ben de geriye giderek ayakta durdum.

Yaradan akan mavi kanlar suyu boyarken endişeli bakışlarım sırtındaydı.

O an mucizevi bir şey oldu.
Az önce mavi kanların boşaldığını yara ona dokunduğumda oluşan mavi ışıklarla beraber yavaş yavaş kapanmaya başlamıştı. Kendi kendini iyileştiriyordu!

Bu şey tam olarak nasıl bir canlı türüydü..

🧼🧼🧼🧼🧼

Pırıltılar

Pırıltılar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Benim yazdığım 'shape of water'dakinden daha insansı bir canlı ya da kafanıza göre hayal edin aynısı da olur

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Benim yazdığım 'shape of water'dakinden daha insansı bir canlı ya da kafanıza göre hayal edin aynısı da olur.

Bir bölüm daha yazmaya çalışacağım ama biraz daraldım bugün gelmeyebilir.

Okuduğunuz için teşekkürler 💕

DERİN SULARIN HÜKÜMDARI B×BHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin