Eve döndüğümde bilgisayarımı açtım. Ne diye aratmalıydım ki? Yaşadığım bu saçmalığı hangi kelimelerle tanımlayabilirdim? Ruh ikizi mi? Aklıma başka bir şey gelmiyordu. Bu kelimenin yaşadığım şey özetmediğini bildiğim halde arama motoruna girdim.
Ruh ikizi nedir?
Birçok site ekrana yansıdı. En üstten ikinci siteye tıkladım. Yazan şeylerin hiçbiri Minho'yla yaşadığım şeyi açıkşamıyordu. Uzaktan yakından alakası yoktu.
Ruh ikizi genel anlamda dünyaya bakış, psikolojik yapı, cinsel ve ruhsal uyum olarak birbirini tamamlayan; birbirleriyle uyum içinde olan eşlerdir.
Bu kesinlikle değildi. Minho'yla hiçbir açıdan uyuşmuyorduk. Yine de bir şekilde birbirimize bağlanmıştık.
Arama motorunda çıkan önerilere göz attım.
İki insan arasındaki bedensel bağ.
Bu yazıya tıkladım ve arattım. Karşıma çıkan tüm sitelere baştan sona göz attım. En altta ikinci sayfaya geçmemi işaret eden bir ok vardı. Saat fazlasıyla geç olsa bile bu oka tıkladım. İkinci sayfanın ortalarına kadar tüm sitelere baktım. Ve o sırada tuhaf bir siteye girdim. Tuhaf bir amblemi vardı. Bir tür geyiği andırıyordu. Beyaz parlak gözleri var gibi duruyordu. Bunun bir geyik olduğunun garantisini veremezdim ancak bu sembol beni ürkütmüştü.
•İkiz Bağı
Bu yazıyı atladım ve hemen altındaki yazıya tıkladım.
•Can ve Beden Bağı
Sayfanın açılmasını beklerken tüylerim diken olmuştu. En sonunda siyah düz bir ekran açıldı. Bilgisayarın kastığını bu yüzden açılmadığını düşündüm. Ancak üç dakikalık bir bekleyişin ardından boşa beklediğimi anladım. Boş siyah ekrana öylece tıkladım. Bir dosya yüklenmeye başladığımda telaşla yüklemeyi iptal etmeye çalıştım. Defalarca çarpı tuşuna bastım yararı yoktu. Bilgisayarıma virüs yükleniyor olmalıydı. Sayfayı bir yararı varmış gibi hızlıca kapadım. Dosya indiğinda ana sayfada siyah bir dosya olarak belirdi. Bilgisayarım hala iyi çalışıyordu. Bu yüzden dosyayı açmamla virüsün yayılacağını düşündüm. Dosyaya öylece baktım. İçimden dosyayı açıp bakmak geldi. Virüs olsaydı çoktan bilgisayara yayılmaz mıydı? Bu tarz teknolojik konular hakkında bildiğim en ufak bir şey dahi yoktu. Ben de risk almadım ve bilgisayarımı kapadım. Zihnimdeki karma karışık düşüncelerden kurtulmak için biraz içki içtim ve bir sigara yaktım.
Acaba benim ölümüm onu nasıl etkiler?
Yine de düşüncelerimi bastırmaya yetmedi.
Elimdeki bardağı sehpaya bırakıp şişeyi kafama diktim.
Sabah can yakıcı bir baş ağrısıyla uyandım. Bugünkü derslerim öğlen başlıyordu. Bu yüzden evde oturup içecek zamanım vardı. Ancak baş ağrım her zamankinden daha ağır olunca içme fikri pek de iç açıcı gelmedi.
Bilgisayarımı açtığım anda karşıma siyah ve yazılarla dolu bir ekran açıldı. Köşesinde ise dün baktığım sitede de gördüğüm o beyaz geyik vardı. Anlaşılan dün akşam yüklenen o dosyayı açıp bakmıştım. Bunu yaptığımı hatırlamıyor olsam da ekran şimdi karşımdaydı işte.
Bilgisayarıma virüs geçmemiş gibi görünüyordu. Ben de az olsa bile rahatladım ve ardından yazıyı okumaya başladım.
-Can ve Beden Bağı-
İki farklı insanın aynı yıl, aynı ay, aynı gün, aynı saat, hatta aynı saniyede dünyaya gelmesi üzerine kurulan bağdır.
Bu bağ her iki insan arasında farklılık gösterir. Kimisinde zihinsel, kimisinde bedensel olarak bir bağ kurulsa bile bir çok insan çiftinde bedensel olarak kurulduğu gözlemlenmiştir. Bu nedenle bu bağ Can ve Beden Bağı olarak adlandırılır.
Bu bağ insanlar arasında nadiren rastlanılır. Eğer bağlandığınız çiftinizle aranızda 1000 kilometre ve fazlası kadar mesafe varsa bu bağ geçerli değildir. Bireyler birbirlerine ne kadar yakınlarsa bu bağ o kadar kuvvetli hale gelir.
Yazıyı birkaç defa daha okuduktan sonra ekrana boş gözlerle bakmaya başladım.
Kendime geldiğimde ise telefonumu alıp yazının bir fotoğrafını çektim. Bunu Minho'ya gösterlimeliydim.
