21

1.1K 229 127
                                    

geçmiş,

Daha önce hiç bu kadar öfkeli hissettiği bir an olmamıştı.

Aslına bakarsanız o yaşına kadar sinirli bir insan bile değildi. Ne annesi ne de babası sert huylulardı çünkü. Taehyung saygıyı ve kibarlığı öğrenmişti onlardan. Ancak son bir yıldır sürekli öfke patlamaları yaşıyor, kendini tanımadığı bir adamı sırf Bay Choi ile aralarındaki mesele yüzünden yumruklarken buluyor, eskisinden çok daha fazla küfrediyor, gördüğü tüm bu pislikten sonra insanlara duyduğu güvenin azalmasıyla etrafına çok daha kinli bakıyordu. Önceden herkesin iyi kalpli olduğunu kabullenip gözlemlediği yanlışlarla fikrinin değişmesine izin verirdi. Son aylarda ise Taehyung'a göre herkes kötüydü, herkesin derdi para ve güçtü, ve sonradan iyi olduğunu kanıtlayan çok az kişiyle tanışmıştı.

Öfkeden gözünün döndüğü, kendini kaybettiği, salyalar saçarak bağırdığı ya da soğukkanlı bir şekilde birilerini bakışlarının hapsi altına aldığı tüm o zamanlar bir yana, şu an bir yanaydı. Çünkü, gerçekten, daha önce hiç bu kadar kinle dolup taştığını hatırlamıyordu ve daha da tehlikeli olanı, bu öfkeyi aynı zamanda kendine de duymasıydı.

Çok değil, sadece aylar önce hayatının hatasını yapmış, bilerek ama kesinlikle düşünmeden bastığı tetikle birinin hayatına son vermişti. Üstelik bu kişi en yakın arkadaşlarından biriydi ve gözlerinin önünde koca bir ağacın devrilmesi gibi yere düştüğünde bir süre ona bunu yaşatanın kendisi olduğunu anlayamamıştı. Arkadaşının göğsünden akan kan kirli beton zeminde küçük bir gölcük oluşturmaya başladığında ise patlamaya devam eden silah seslerine aldırmadan ileri atılmış, çatışmanın içinden geçerek ona ulaşıp dizleri üzerine çökmüştü. Sırt üstü çevirdiği bedene dolu gözleriyle bakarken içinden bir ses hayır, diyordu. Bu gerçek değil. Gerçek olamayacak kadar kötü bir şey yaşıyorsun şu an. Belki bir kabus, belki zihninin oynadığı bir oyun ama asla gerçek değil.

Yine de bakışlarını odaklayamayan ve ağzından kan gelen Hajoon'un soğuk bedeni bu fikri kabullenmesini zorlaştırıyordu. Eliyle çenesini kavrayıp yüzünü hafifçe salladığında ağladığı için buruşan suratı ve akan burnu umrunda olan son şeydi. Sadece "Joon!" diye sayıklıyor ve gencin gözlerine bakıp tüm bunların bir şaka olduğunu söylemesini istiyordu. "Lütfen," dedi bir kez daha. "Lütfen, bana bak!"

Ancak saniyeler sonra donuklaşan bakışlar Taehyung'un isteğini yerine getiremeyecek kadar cansızlardı o an. Boğazından bir hıçkırık koparken kendini onun ölü bedeninin üzerine kapatmış ve sıcak kanın kendi gömleğine bulaştığını hissederken içi çıkarcasına ağlamıştı.

Dakikalar sonra yerinden kaldırılmaya çalışan adamlarla resmen çıldırmış, onu bırakmamak için oldukça direnmişti. Ne var ki iki koluna da iri cüsseli adamlar girerken pek bir şansı yoktu. İtirazlarına rağmen arabaya bindirilmiş, asla sakinleşmemesi ve onlarla gelmeyeceğini, Hajoon'u burada bırakmayacağını söylemeye devam etmesiyle burnunun ortasına sert bir yumruk yemişti.

Gerisi hakkında pek bir şey hatırlamıyordu.

Zihninin travmayı kontrol altına almak için yaptığı bir hamle olmalı ki, uyandıktan sonra nerede olduğunu ve ne yaptığını hatırlamıyordu. Silik imgeler şeklindeydi her şey. Bazen Bay Choi'nin odasındaydı, herkes hararetli bir şekilde tartışırken o zemine dalmış bir şekilde kafasında hep aynı anıyı oynatıyordu. Bazen evdeydi ve büyükannesinin onun için çok endişelendiğini hatırlıyordu ancak ağlamak ve uyumak arasında bir döngüye girdiğini bilse de günlerini nasıl geçirdiği hakkında kesin bir fikri yoktu.

Yas kalbine tohum salarken onunla beraber büyüyen bir başka duygu vardı; öfke. Bay Choi'ye ölümüne kızgındı. Onu böyle bir çukurun içine çektiği için, ona bir silah ve otorite verdiği için, olması gerekenden daha büyük biri gibi davranmasına neden olduğu için... Ama en çok da, en çok da o günden kısa bir süre sonra karşısına çıkıp buna daha fazla devam etmeyeceğini, onun için daha fazla çalışmayacağını ve polise teslim olacağını söylediğinde söyledikleri için. Çünkü soğuk bakışlı adam yüzünde tek bir mimik oynamadan bunu yaparsa sadece kendisini değil, ailesini de mahvedeceğini söylemiş, bir kere düştüğü bu çukurdan artık çıkamayacağını ima etmişti.

𝙝𝙖𝙧𝙙 𝙛𝙚𝙚𝙡𝙞𝙣𝙜𝙨, 𝙩𝙖𝙚𝙠𝙤𝙤𝙠Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin