Bölüm On Üç: Fırtınaya Bir Kala

2K 128 32
                                    

Kitaplarla ilgili sohbet ve iletişim için:

tw/x: duenadeltrono


İyi akşamlar şekerlerim, umarım iyisinizdir. Ne yazık ki erişim engeli yüzünden bölümü atamadım. İlk önce açılır umuduyla bekledim ama daha sonra sizleri bölümsüz bırakmak istemedim.

Profilimden  sugucin  Sayina'nın hikayesi olan GÖKYÜZÜNÜN ÖTESİ'ne de ilgi gösterirseniz sevinirim.

Eleştirilerinizi ve fikirlerinizi yorum olarak belirtir ve yıldıza dokunursanız çok mutlu olurum.

İyi okumalar <3.


♡ the weeknd, house of balloons

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

the weeknd, house of balloons


13. FIRTINAYA BİR KALA

Felaketler de mucizeler gibi bir anda gerçekleşir. O kadar doğal ve o kadar hayatın içindendirler ki, ne olduğunu yalnızca, dünyanız çoktan başınıza yıkıldığı vakit anlayabilirsiniz.

Bütün salon bir anda karışmıştı. İki takımın da büyük çoğunluğu Cihangir'i Burak'ın üzerinden almaya çalışıyordu. Yedek oyuncular ve teknik ekipler ise onları ayırmaya yardım ediyordu.

Barkın ve Talay denen o çocuk hariç.

Kalabalık, Cihangir ve Burak'ın etrafını sardığında onları göremez oldum. Bu yüzden parkenin bir köşesinde birbirine girmiş Talay ve Barkın'a bakmaktan başka çarem kalmadı.

Barkın oldukça güçlü ve uzun boylu birisiydi ama Talay ondan daha cüsseli ve uzundu. Barkın yediği yumrukla geriye sendelerken spor salonunun kapısı açıldı ve içeri bir dünya güvenlik görevlisi koşmaya başladı.

O sırada çoğunluğunu rakibin oluşturduğu tribünler ellerinde ne varsa parkeye doğru fırlatıyorlardı; çakmaklar, kalemler, su şişeleri havada uçuyordu ve birçoğu mutlaka sahadaki insanlara çarpmadan yere düşmüyordu.

İçeri giren güvenliklerden büyük bir kısmı tribünlerin önünü sararken geri kalanları da kavga edenleri ayırmaya koşuyordu. Çünkü seyirciler de sahaya inmek istiyor ve bizim oyuncularımıza saldırmayı amaçlıyorlardı.

Cihangir ve Burak'ın çevresini saran kalabalık yavaşça dağılmaya başladığında, koç da dahil olmak üzere birkaç kişi Cihangir'i, birkaç kişi de Burak'ı dizginlemeye çalışıyordu. Burak, kendisini tutan ellere güvenip Cihangir'e doğru bağırdı. Ne söylediğini anlayamamıştım ama söyledikleri Cihangir'i çileden çıkarmaya yetti.

POTA ALTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin