• e p i s o d e - 20

406 10 18
                                    

Dursunun evi.

Damladan.

Abim kapıyı çarpıp çıktığı için herkes sessizleşmişti. Ferzan Ömerle içeri girdikten sonra bir süre sessizce oturduk. Uzun sessizliği bölen Ömerin konuşması olmuştu. Fısıldayarak ablama doğru eğildi.

"Anne, ben acıktım."

Ablam Ömerin sesiyle kendine geldi.

"Annem, özür dilerim. Şimdi birşeyler hazırlarız."

"Yağmur, yemekler hazırdı. Selmaya söyleyeyim, masayı hazırlasın."

Selma ve diğer yardımcılar elbirliğiyle yemek masasını hazırladıktan sonra yemek için oturduk. Ablam Ömeri yediriyordu. Ferzan abi Ömeri kucağına alıp ablama:

"Sen de birşeyler ye, dün akşamdan beri ağzına lokma koymadın."

"Iştahım yok."

"Sen bir gelsene benle, Baran Ömeri tut."

Ablamın elinden tutup bahçeye çıkardı. Ferzan abi hararetli şekilde ablama birşeylet söylüyordu. Ablamsa başını öne eğmiş onu dinliyordu. En sonunda Ferzan abi ablamı kendine doğru çekip sarıldı.

İçeri geldikten sonra ablam da bir-iki lokma birşeyler yedi. Ardından herkes yorulduğu için evdeki yardımcılara odaları hazırlamalarını söyledim.

-

Sabah. Yayla evi.

Leyladan.

Yavuzla iki şişe viskiyi bitirdiğimiz için koltukta sızıp kalmıştık. Saate baktığımda aniden kalkıp, telefonu elime aldım. Saat öğlen 2 olmuştu ve telefon bir sürü cevapsız arama ve mesajla doluydu. En çok Nergis anne aradığı için ilk onu aradım. Bu sırada Yavuz da yavaş-yavaş uyanıyordu.

"Alo, kızım nerdesiniz? Arıyorum, arıyorum açmıyorsunuz, yüreğime indi."

"Yayla evindeydik. Gece ikimizde içkiyi kaçırmışız."

Sona doğru sesim kısılmıştı.

"Ah be kızım, meraktan öldük."

"Birazdan geliriz Nergis anne, merak etmeyin."

Yavuz telefonu elimden alıp çatallaşmış sesiyle konuşmaya başladı:

"Kızın o evde değilse geliriz, ha ordaysa düğün günü görüşürüz."

Deyip, telefonu kapattı. Ortamı yumuşatmak için:

"Sesin böyleyken ayrı bir yakışıklısın hayatım."

Gülümseyip sımsıkı bana sarıldı.

"Artık her gün bu sesle uyanacaksın güzelim."

"Düğün için her şey hazır. Bu iki günü sadece dinlenmek istiyorum."

"Dinleniriz güzelim. Nereye gidelim?"

"Sinemaya gidelim mi?"

"Gideriz. Önce ben bir duş alayım, kahvaltı edelim, çıkarız."

"Tamam hayatım, annen yine arıyor. Ne diyeyim?"

"Yavuz söylediklerinde oldukça kararlı dersin."

"Daha şimdiden arada kalmaya başladık, hayırlı başarılar.""

"Alo, efendim Nergis anne."

Soğuk bir ses tonuyla konuşmaya başladı:

"Yavuza söyle eve gelebilir. Sayesinde kızımı evden kovdum resmen."

ZAAF •YavLey•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin