Annemin dediği şeyle şok oldum. Bu kadar erken olamazdı.
"Ne! Tamam, hemen geliyorum."
-
"Ne oldu?"
"Abim uyanmış."
"Ne? Hadi gidelim o zaman. Anne siz de gelin."
"Oğlum bizim ne işimiz var. Damlayı da götür git istersen."
"Olur, hadi gidelim."
-
1 hafta sonra. Asiyenin evi.
"Anne tamam, iyiyim artık. Bebek miyim yemeğimi sen yediriyorsun?"
"Ula kes sesuni, sen hep kıvırcık uşağumsun."
"Yarın öbür gün evlenince de mi böyle diyeceksin?"
"He, diyeceğum. Ne varmuş bunda?"
"Yavuzların yanında böyle söylersen bozuşuruz. Karizmamı çizme."
"Ula senun karizmanı yesunler."
"Anne, kapıyı açar mısın Yavuzlar geldi."
"Bu da Yavuza süslene-süslene bir hal oldu."
"Seni de görüyoruz abi."
"La sen sus, bebe."
"Anne, abime birşey desene ya. Bebe diyip duruyor."
"Bebesin işte Tamer, uzatma."
"Hoşgeldinuz. Buyrun geçin."
"Hoşbulduk. Leyla hazır mı?"
"Hazırım canım."
"Leyla, beni oraya getirtme."
Abim salonda uzandığı koltuktan bağırdı. Yavuz da aynı ses tonuyla:
"Sen iyileştin mi kayınço? Bizim bir işimiz vardı seninle."
Abim Yavuzun sesini duyar duymaz sustu. Kıkırdayarak:
"Hadi hadi, uğraşma. Bir sürü işimiz var."
"Tamam güzelim, hadi gidelim."
Bu kez kendi arabasıyla değil, bazı ev aksesuarlarını yerleştirmemiz için vitayla gelmişti. Abimin kendine gelmesi, eve dönmesi derken alışverişi sonraya saklanmıştık. Uzun zaman sonra Yavuzla alışverişe çıkıyorduk.
-
Alışverişten önce evi dekore edip tahmini fikirlerimizi geliştirecek bir mimarla görüşmeye gitmiştik. Evin yeni dizaynını çok beğenmiştim, ikimizin de zevkine uygun yapılmıştı. Böylece alışverişte uzun zaman kaybetmeyecektik. Nergis annenin söylediği mağazaları gezmeye başlamıştık. İlk önce salon için eşyalar bakmaya başlamıştık.
Evin her odası gibi salon da geniş olacağı için koltukları fazla almaya karar vermiştik. Bir tane L koltuk, yanına 3-4 kişilik bir başka koltuk ve 2 tane tek kişilik koltuk almıştık. Koltukların ortasına koymak içinse pofuduk sehpa almaya karar verdik.
Ardından salonun arkasında olan bizim eğlence odası diye düşündüğümüz odaya yerden oturmalı puf-puf koltuklar seçtik. Büyük bir halı, abajurlar ve o oda için de küçük bir sehpa seçtikten sonra alt kattaki misafir odaları için mobilyalar baktık (misafir odalarını seçmeye üşendim, önemli odaların fotoğraflarını kolaj yaptım sadece akshak). Evle uyumlu krem tonlarında, bazı odalarda koyu tonla detaylar ekledikten sonra yukarı katın eşyalarını seçmeye başladık.
Yavuzla alışveriş yapmak keyifliydi. Zevklerimiz genel olarak benzer olduğu için seçim yaparken zorlanmıyorduk. Evin iç dizaynının açık tonlarda olmasını ikimiz de istemiştik. Aile evlerimiz koyu tonlarda olduğu için beyaz-krem tonlarında olmasının bizi ferahlatacağını düşünmüştük.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZAAF •YavLey•
Fiksi Penggemar"Sen benim zaafımsın işte neden anlamıyorsun. Ben burada senin için yanıp tutuşuyorum görmüyor musun?"