Arabadan indikten sonra karşımdaki kişiye bakıp gülümsedim.
"Özlemişim seni."
-
"Kardeşim."
"Abicim."
Damlanın Yavuzun boynuna atmasıyla gülümsemem iyice büyüdü. Normalde kızlar babalarına büyür fakat bizim ailede bu böyle değildi. Hepimizin ilk aşkı abimizdi. Ablam Fikret abime, ben Tarık abime, Damla Yavuza ve böyle daha çok örnek verebilirdim.
"Leyla, başın sağolsun hayatım. Abin için çok üzgünüm."
Deyip bana sarıldı. Gözlerim dolmaya başladı. Ama artık ağlamak istemiyordum. Gözlerimi kapatıp, açtım. Ardından Yavuz boğazını temizleyip:
"Hadi artık içeri geçelim. Leyla sabahtan beri aç. Umarım bir işe yarayıp kahvaltı hazırlamışsındır."
Deyip göz kırptı.
"Yavaş be adam!"
"Hazırlamaz olur muyum hiç. Bir tek kuş sütü eksik. Buyurunuz Damla Letonun kahvaltı sofrasına."
-
40 gün sonra. Leto ailesi kahvaltıda.
"Tarığın 40-ı çıktığına göre artık Yavuzla Leylanın nişanını konuşa biliriz, değil mi amcamın oğlu?"
"Ben de tam bu konuyu konuşacaktım Dursun. Bence en geç yarın nişanı yapalım. Zaten düğün büyük olacak, nişan için fazla hazırlanmaya gerek yok."
"Öyle tabii de, bana kalırsa bunları hanımlar kendi aralarında konuşsalar daha iyi olur."
Aloo, biz nişanlanıyoruz, bize birşey soran yok. Belki ben istemiyorum.
"Yavuzu istememek mi? Çarpılırsın Leyla."
"Siz mekanı seçin, biz de ona göre işimizi bilelim Rızvan abi. Kimleri davet edicez, kaç kişi olacak ona karar verelim."
"Biliyorsunuz ki, Halil İbrahim daha yakalanamadı. O yüzden Davutun mekanında olmamız daha makul. Oraya kimse silah sıkmaya cüret edemez."
"Nergis, kimi davet edeceksun anlamadum ben. Biz-bize kendi aramızda nişan olacak işte."
Özgüvenli bir şekilde kollarını birleştirip anneme baktı:
"Biliyorsun Asiye, ben çok köklü bir ailenin kızıyım. Elbet ailem yeğenlerinin nişanına gelmek isteyeceklerdir. O yüzden soruyorum."
Annemin hakkından sadece bu kadın gelir.
"Yürü be Nergis mommy!"
Sonunda beyefendimiz boğazını temizleyip:
"Yarın çok erken değil mi?"
"Büyüklerimiz hayırlı işte acele etmek gerekir derler oğlum."
Geçen 40 günde Yavuzla hiç karşılaşmamıştık. Kendimle başbaşa kalmak iyi gelmişti. Duygularımı anlamaya başlamıştım.
"Baba Leylaya sordunuz mu ne zaman istiyor? Ondan başka herkes fikrini söyledi."
"Ona ne soracakmişuz. Herşey altın tepside önüne koyuluyor."
"Size sormadım Asiye hanım. Ablacım, sen bu nişanı, evliliği kabul ediyor musun?"
Biraz sessiz kaldım. Yavuz dikkatle vereceğim cevabı bekliyordu.
"Evet abla, kabul ediyorum."
"Bak emin misin Leyla?"
Kısık sesle cümlesine devam etti:
![](https://img.wattpad.com/cover/368559841-288-k145447.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZAAF •YavLey•
Fanfiction"Sen benim zaafımsın işte neden anlamıyorsun. Ben burada senin için yanıp tutuşuyorum görmüyor musun?"