people you know (minsung)

13

Elindeki yastıkla kendisine gülen Minho'ya vururken Jisung söylenmeyi sürdürdü.

"... Ölmeyecek işte!" Minho da kenardan bir yastık alıp ona karşılık verdi.

"Ölecek, göreceksin."

"Ölmeyece-selam Felix!" Jisung Felix'e el sallayıp dikkati dağılan Minho'ya tekrar vurdu. "İnatlaşma benimle." Minho da ona geri vurdu.

"İnatlaşırsam ne yaparsın?" Jisung ikisinin de beklemediği bir anda Minho'nun üstüne atlayıp karnını ısırmaya başlayınca Minho gülerek onu ittirdi. "Jisung çekil başımdan!"

"Hayır asla."

"Şimdi dayak yiyeceksin." Minho onu kucağına düşürüp gıdıklamaya başladığında Jisung kahkahalar arasından ona küfretmişti.

Minho'yla kaçıncı date'leri olduğundan emin değildi fakat artık Minho daha sık gelmeye başlamıştı ve Changbin'e söylediğine göre artık baş ağrıları da daha az oluyordu.

Eskiye yavaş yavaş dönüyor gibiydi, bu iyi bir şeydi.

Herkes onu etrafta görmeyi özlemişti.

Özellikle Jisung.

Hala tam olarak eski ilişkilerine dönmemişlerdi, hala Jisung onu öpememiş veya sıkıca sarılamamıştı.

Sarmaş dolaş oldukları çok fazla zaman olsa da Jisung eskisi gibi bir sarılma istiyordu, başını boynuna gömebildiği bir sarılma.

Sonunda Minho'nun elinden kurtulduğunda Felix yanlarına oturdu.

"Tekrar sevgili olma aşamasına yaklaşmanıza sevindim, yemeğe kalacak mısın?" Minho Jisung'un saçlarıyla uğraşırken başıyla reddetti.

"Lee Know'un işleri varmış, geri gelecek birazdan. Ama akşam için geri gelebilirim."

"Lütfen gel, pijama partisi yapalım." Jisung sonunda sinir olup Minho'nun elini tuttu ve hızla ısırıp bıraktı.

"Hayır gelme, sinirimi bozuyorsun."

"Kesinlikle geleceğim o zaman." Minho bu sefer onun saçlarını karıştırıp mızmızlanmasına kıkırdadı ve Felix'e baktı. "Hyunjin nerede?"

"Chan hyung ve Changbin hyungla üçlü yapıyorlar."

"Onlara katılmalıyım, siz de gelecek misiniz?"

"Hayır, biz de burada vanillia sex yapacağız." Jisung hemen Felix'in kucağına oturduğunda Minho onun yüzünü sıktı, Felix'in saçlarını öptü ve ikisine birden sıkıca sarılıp onlarla birlikte kıkırdayarak içeri geçti.

Minho gittiğinde Felix de hala sarıldığı Jisung'a baktı.

"Lee Know geri geldiğinde seninle konuşacağını söylemişti."

"Evet, sanırım götü kollama zamanı yoksa bekaretimi ikinci kez kaybedeceğim." Felix başını onun omzuna yasladı.

"Hyunjin'in Lee Know'a bu kadar sessiz kalıyor olması sinirimi bozuyor, resmen gözünün önünde alnına silahı dayamış ve Hyunjin... Hiçbir şey yapmamış, Lee Know için bize zarar verebilecek potansiyeli olduğunu hissetmeye başlıyorum." Jisung onun saçlarını okşadı.

"Seni rahatlatmak isterdim ama ben de aynı hissediyorum."

"Bu konuyu onunla ciddi bir şekilde konuşmaya çalıştım ama bana bilmediğim şeyler olduğunu falan söyledi, sanırım kavga etmemizin zamanı gelmiş."

"Kızamıyorum da, en son böyle söylediğinde Minho'nun çift kişiliği olduğunu öğrenmiştik."

"Bu yüzden gece tekrar konuşmaya çalışacağım, sen de git vazelin falan sür çünkü Lee Know sert sikecek." Jisung hafifçe gülüp Felix'in saçlarını öptü ve kucağından kalkıp odasına ilerledi.