Farkındalık

3.3K 85 1
                                    

Annem ve babam tanıştıklarında kavuşmaları o kadar kolay olmamış. Annemin sevdiği bir adam varmış mesela.. Babam bunu bile bile hiç vazgeçmemiş ondan. Sevdiği adam kırar dökermiş babamsa annemin üzülen yüzüne bakar iç geçirirmiş. E tabi o dönemler yanına gidip teselli de edemezmiş öylece uzaktan izlermiş sevdiği kadını. Annem babamla kavuşma hikayelerini küçüklüğümden beri anlatırdı. Ben babanla tanışana kadar aşkı bilmiyordum derdi.. Aslında sanırım Ateşten vazgeçmememin inatla tutturmamın sebebi annemle babamın mutlu sonuydu. İçimdeki hisler beni sürekli ona yöneltiyor, vazgeçmememi fısıldıyordu. Hoş tabi bizim hikaye biraz daha farklıydı... İnsan onu üzene çekilir derdi anneannem. Yaralarını sarana değil yarayı açana kucak açar derdi. İnsan kendine acı çektirmeyi sever der ve anlatmaya devam ederdi.. Sanırım haklıydı da acı çekmeyi sevdiğimiz için mi yoksa acı çektirenden vazgeçemediğimiz için mi böyleydi bu durum? Ateş yüzünden döktüğüm gözyaşları, uykusuz kaldığım geceler... O kadar fazlaydı ki. Daha benden haberi yokken bile onun için ağlardım. Ona karşı hislerimi farkettiğini dile getirdiğinden beri aramızda bir şeyler kopmuştu. Artık abim olmadığını o da biliyordu mesela. Beni üzmek istemediğini biliyordum. Hayır bunu kendime telkin edip kendimi avutmaya çalışmıyorum. O beni hep korurdu, kollardı, ağlasam ilk o gelirdi yanıma. Çocukken bir şeye ihtiyacım olduğunda hemen ona koşardım. Çünkü bana o güveni hep verirdi. Bir kere camdan atlamaya çalışırken beni yakalamış önce düşeceğimi söyleyip kızmıştı. Vazgeçmeyeceğimi anlayınca şimdiye göre oldukça küçük sayılacak kollarını açıp beni tutacağını söylemişti. O zamanlar 18 ine yeni basmıştı. Bense 12 yaşımın sonlarına gelmek üzereydim. Cılız bedenimi zaten oldukça aşağıda olan pencereden aşağıya itip kucağına düşmüştüm. Beni sıkıca saran kolları bana hep verdiği güven duygusunu hissettirirken düşeceğimden bir an dahi şüphe etmemiştim. ŞİMDİ SÖYLEYİN A DOSTLAR BEN BU ADAMDAN NASIL VAZGEÇEYİM!? Son zamanlarda onun tarafından kırılan kalbim artık gerçekleri kabullenmeye başlamıştı. Beni sevmiyor inatla kardeşi gibi gördüğünü söylüyordu. Biraz kendime zaman tanımalı ve kırılan kalbimi onarmalıydım. Ona olan sevgim çok çok fazlaydı fakat bu içimde kalmalıydı. Onun sevgisiyle o olmadan da yaşayabilirdim.  Sevgilim olması için sevmiyordum ki hayatımda olması da yeterdi. Fakat bunu onun bilmesine gerek yoktu.. Sabah erkenden uyanmış, kahvaltımı etmiş, Aselle kahve içmiş ve sporumu yapmıştım. Hızlı bi duş alıp saçlarımı kurutmadan üzerimi değiştirdim. Kenan 1 saate gelirdi. Bir kaç saat çalışıp bu günü kapatacaktık. Bahçedeki masayı hazırlamıştım. Çünkü hava oldukça güzeldi.

Üzerime ince bir hırka alıp çıktım odadan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üzerime ince bir hırka alıp çıktım odadan. Kitapları dışarıdaki masaya yerleştirip kendimi bahçedeki küçük salıncağa attım. Telefonumla oyalanıp kenanı beklemeye başladım. Çok geçmeden kenanın arabası evin önünde durmuştu. Kapıya onu karşılamaya çıktığımda elindeki poşetlere bakıp gülümsedim. Düşünceli çocuktu vesselam.. "hoşgeldin." gülümseyerek ona içeri geçmesi için yol açtım. Babam sabahtan ofisine gitmişti. Emekli olduktan sonra uğraşacak bir şeyler aradığından ona küçük bir ofis açmıştık. Orayla uğraşıp kendini oyalıyordu. Annemse Zeynep teyzelere gidip bizi rahatsız etmek istemediğini söylemişti. Abim de işteydi yani kenanla evde tektik. Bu kenanın rahat hissetmesi için iyi olabilirdi. "hoşbuldum." o da oldukça rahat giyinmişti. Siyah eşofmanı ve siyah kısa kol tişörtü ile oldukça sadeydi. Tişört hatlarını oldukça belli ettiğinden sadeliğinin yanında etkileyici de gözüküyordu. Bahçeye ilerleyip kapıyı kapattım. "bahçede çalışırız diye düşündüm hava da güzel."
"çok iyi yapmışsın. Bunları nereye bırakıyım yeriz diye bir şeyler aldım." ona mutfağı işaret edip arkasından ilerledim. "ne gerek vardı Kenan zahmet etmişsin. Teşekkür ederim."
"saçmalama Sare ne yaptım sanki." tezgahın üzerine bıraktığı büyük poşete göz atmadan ona döndüm. "sen bahçeye geç istersen ben hazırlayıp geleyim."
"olmaz öyle beraber hazırlayalım."

Kenanla kendimize kahve yapıp bir şeyler hazırladıktan sonra bahçeye geçtik. Sunumun taslağını yavaştan oluşturmuştuk. Geriye kalan tek şey içini doldurmaktı. Bir kaç saat daha çalışmış ve sonunda iflas bayraklarını çekmiştik. Olduğum yerde gerindim ve kenana döndüm. Verimli çalışmıştık. Saat 6 yı geçiyordu bu kadar geçtiğini farketmemiştim. "bugünlük yeterli bence. Yarın sabah bende çalışalım senin için sorun olmazsa." tek yaşadığını biliyordum. Kenana alışmıştım benim için sorun değildi. "olur tabi."
"o zaman şu yazdıklarımızı temize çekelim ve dağılalım."ona kafa sallayıp kağıtların bi kısmını önüme çektim." çekelim bakalım."
İşe koyulduğumuz sırada birden açılan bahçe kapısı irkilmeme sebep olurken kafamı oraya çevirdim. Abim telaşla içeri girerken arkasında gördüğüm bedenle kalbim ipleri elinden çoktan bırakmıştı. Ayağa kalkıp abimin anlamsız telaşına bakmaya çalışırken kenan şaşkın şaşkın nolduğuna bakıyordu. "abi noldu?"
Abim bizi görünce durmuş ve etrafına bakmıştı. "bir şey olmuyor güzelim. Biz şöyle şurada oturucaz. Siz hiç rahatsız olmayın." kenana hoşgeldin diyip biraz uzağımızdaki sandalyeye kendini bırakırken göz devirdim. Gökhan Hazneder kıskançlığı.. İç sesim ilk defa haklıydı. Abimde böyleydi işte. Ateşe baktığım sırada çatık kaşlara üzerimi incelediğini gördüm. Kaşlarımı kaldırarak suratına sorgular bi şekilde bakarken arkamdaki Kenana kaymıştı bakışları. İkimize de hiçbir şey söylemeden bir hışımla abimin yanına ilerlediği sırada anlamsız tavrı sinirimi bozmaya yetmişti. Tamam hırkamı sıcak olduğu için çıkarmıştım ama zaten bunu onların yanında da sık sık giyiyordum. Abartmasındı. Ayrıca o kimdi abartıyordu! Kendimi sakinleştirip yerime oturdum. Kenanla işimize kaldığımız yerden devam ederken kenana "onları boşver" demeyi de ihmal etmemiştim tabi. Sessizce çalışıyor arada bakışlarım karşımda oturan adama kayıyordu. Bunu istemeden yapıyordum. Durmuş, öylece hiç göz kırpmadan bize bakıyordu. Bakışları altında kasılan bedenim işleri pek kolaylaştırmıyordu. Kenanın koluma dokunan eliyle ona döndüğümde ateşin yerinde kıpırdandığını işittim. "şu kısmı nasıl yapmalıyız?" kenanın uzattığı kağıda eğilip inceledim. "bence önce raporlara başlayalım. Daha sonra kendi yorumumuzu kattığımız kısma geçiş yaparız. Ama o kısmı sunuma dahil etmeyelim konuşma şeklinde olsun." Beni onaylayıp elimdeki kağıda yapacaklarımızı not etti. İkimizinde kağıt üzerine eğilmiş bedenleri dışarıdan nasıl bir görüntü sunuyordu.. Tartışılırdı.
"höh" diye bir ses işittim. Abim telefonla konuşmak için biraz uzaklaşmıştı. Gözlerimi büyüterek ateşe döndüğüm sırada iç sesim rahat durmuyordu. Ayı olmayı da öğrenmiş höh ne be! "bir şey mi dedin Ateş abi?"
"ben bir şey diyicem.." diyerek susmayı seçti. Abin elini ona vermiş olabilir mi Sare? "bende öyle düşünmüştüm." yaptığım iğnelemeyle içim rahatlarken abim yanımıza gelmişti kenansa toplanıyordu. Çocuğa çok ayıp oldu sare! İç sesim haklıydı kenana cidden ayıp olmuştu. Mahçupça gülümseyip ayaklanan bedeniyle bende ayağa kalktım. "ben kaçayım artık. Yarın devam edicez zaten. Akşamda konuşuruz hem." ona kafa salladığım sırada abimlere dönüp onlarla da görüştü. Ateş bey biraz isteksiz olsada ağzının ucuyla çocuğun söylediklerini geri tepmemişti allahtan. Kenanın peşinden bahçeden çıkarken bana dönen bedeniyle ne diyeceğimi bilemedim bir süre." verimli bir gündü. Teşekkür ederim."
Benden önce davranıp o konuşmuştu. "asıl ben teşekkür ederim. Abim ve Ateşin kusuruna bakma olur mu? Bazen böyle fazla korumacı olabiliyorlar.."
"abini anlıyorum benimde bir kız kardeşim var. İnan bana sorun yok. Fakat Ateşi anlayamıyorum.." soran gözlerle ona baktığım sırada gülümsedi ve kolumu sıvazladı. "neyse boşver akşam görüşürüz o halde." bende ona görüşürüz dediğimde arabasına binmiş ve sokaktan çıkmıştı. Arkamı döndüğümde çarptığım beden dengemi kaybetmemi sağlarken kim olduğuna bakmama dahi gerek yoktu. Bu kokuyu biliyordum...

*
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın sizi seviyorummm<3

SARMAŞIK +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin