Kesik

3K 76 4
                                    

Okuldan yorgun argın eve dönmüş, bedenimi yatağa bırakmıştım. Ateşle yaşadıklarımızın üzerinden bir kaç gün geçmiş ve bu süre zarfında hep iletişimde olmuştuk.

Bu sıralar hazırlamaları gereken bir proje olduğundan yoğun çalışıyor ve evden çıkış saatleri, tabiri caizse kargaların  bile bokunu yemediği bir zaman dilimine denk geliyordu.

Sabahları günaydın yazıyor ve gün içerisinde çok yoğun olsada bana vakit ayırıyordu. Ondaki bu değişim kolay olmamıştı doğrusu. Ama iyi ki de olmuştu.

3 gündür fotoğraflar dışında yüzünü bile görmemiştim, kokusunu solumamış, dudaklarında dinlenmemiştim. Eve bile oldukça geç saatlerde dönüyordu. Geçen gün şirkette kalması hasıl olmuştu.

Bunlar olurken bende derslerime ağırlık vermiş ve yeni arkadaşlar edinmiştim. Pek yeni sayılmazdı gerçi. Hazalla aramızdaki samimiyeti biraz daha ilerletmiş ve bu üç günü çoğunlukla onunla geçirmiştim.

Aselin vermesi gereken dersler olduğundan canım arkadaşım köpek gibi evde ders çalışıyordu. Onunla da sadece mahallede görüşebilmiştik. Ama kenanla iletişimde olduklarını biliyordum. Nasıl bi konumda olduklarını bilmesem de..

Ders saatlerimiz bile denk düşmemişti. Asel akşam kütüphaneye gideceğini söylediği için Hazalı bize çağırmıştım. Abimle aralarındaki garip şey ilgimi çekiyordu. Somut bir şey yoktu aslında. Belkide tamamen benim kuruntumdu. Ama kuruntu gibi hissetmiyordum.

Babam ise babaannem ev değiştireceği için ona yardıma gitmişti. Yalova'ya.. Bir kaç gündür o da yoktu.

Yatağımda biraz oyalandıktan sonra ayaklandım ve üzerime askılı bir badi ve siyah bir şort giyindim. Saçlarımı tepeden toplayıp aşağı indim. Abim henüz gelmemişti. Ateş ise bu gece de geç gelicekti.

2 gün sonra abimin ofisten arkadaşları ve Ateşin şirketinden bir kaç arkadaşı gelicekti. Annem ve Zeynep teyze şimdiden hummalı bir şekilde çalışmaya başlamışlardı. Mutfağa geçip annemin yanağına bir öpücük kondurdum.

"Sultanım döktürmüşsün yine." annem kıkırdayarak işine devam etti. "yok canım öyle yaptım bir şeyler. Arkadaşın ne zaman gelicek?"
"bir saate gelir heralde." annem kafasını sallayarak işine devam ederken tezgahın üzerindeki elmalardan birine uzandım. "Abim nerede kaldı?" ilgilenmiyormuş gibi yönelttiğim soruyla annem saate baktı. "gelir birazdan. Markete uğramasını söyledim."

Ona kafa sallayıp masaya yemekleri taşıdım. Abim hazalın geleceğini öğrenince ne tepki verecekti bakalım..

Abim gelmiş, üzerini değiştirmiş üstüne üstlük bi posta da bana sataşıp sofraya kurulmuştu. Yemeklerimizi yerken birazdan yüzünün alacağı ifadeyi merak ediyordum. "abi bu akşam evde misin?"

Kuşkuyla kısılan gözleri 'ne haltlar karıştırıyorsun bakışı' atarken şirince gülümsedim. "evdeyim abicim. Niye?"

"bir arkadaşım gelicekte evde garip yaratıklar beslediğimizi anlasın istemedim." diyerek omuz silktim. Abimin bakışları daha da kısılırken yüzümü daha da esir alan şeytani gülümsememle yüzüne baktım.

Abim sofradan ayaklanırken bende kaçmak için ayaklanmıştım." Saree."
"dur dur şaka yaptım. Kovalama bak. Hazal gelir birazdan." abimin hareketli bedeni anında duraksarken gözlerini kırpıştırarak suratıma bakıyordu.

Yakaladım seni Gökhan Haznedar!

"Hazal mı? O niye?" abimin meraklı sesiyle gülmemek için zor tuttum kendimi. "o ne demek abi arkadaşım ve evime geliyor?" abim normalde asla arkadaşlarımın eve girip çıkışını sorgulamazdı. Bir şey var demiştim ama ben!

SARMAŞIK +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin