Yanılgı

2.9K 76 3
                                    

Bölümü yazarken de yayınlarken de can çekiştim. Son yazdıklarımın hiçbirini kaydetmemiş. 🫠Her neyse iyi okumalarrr💋
Bölüm şarkısı =Konuya Fransız - Fırtına

*
"Delicesine aşığım," diye bağırdı. "Uğruna hayatımı fedaya hazırım. Ah, bir umudum olsa... kalbimi ona vermeyi teklif edebilsem..!"
F. Dostoyevski
*

Duygularımı küçüklükten beri belli etmeyi sevmezdim. Bir şeye kırıldığımda ya da kafama taktığımda onu umursamaz ve içimi kaplayan kötü hissin geçmesini beklerdim. Sonra unutmayı da başarırdım aslında. Fakat en son... kaçmaya çalıştığım her şey yalnız kalmayı başardığım, kafamın içindekilere odaklandığım ilk an beni kıskacına alır ve üzerime çullanırdı.

Bense onların altında öylece dururdum. Yine o hissin geçmesini beklerdim. Kafamın içinde halının altına süpürdüklerim, karşılaşmayı asla istemediğim yatağımın altındaki o canavar gibiydi.

Ateşe karşı bir şeyler hissettiğimi ilk defa anladığımda - yani adının aşk olduğunu - bunu da düşünmek istememiş sürekli ertelemiştim. Kafamın içinde sadece o kalıncaya kadar ertelediğimi ise çok sonradan fark etmiştim. Ateşi beynimin bir köşesine atmış ve orada bütün düşüncelerimi kaplayana kadar büyümesine izin vermiştim.

İlk başlarda imkansız olarak adlandırdığım bu hayal artık o kadar uzak ve imkansız görünmüyordu gözüme. Fakat yinede zordu. Sevgim her şeye yetmiyordu ve Ateş ona gidebileceğim tüm yolları kapatmıştı. Biraz çabalamaya başladığını seziyor fakat yine hayal kırıklığına uğramamak adına kendimi böyle olmadığına inandırmaya çalışıyordum.

Kazanmak istediği her şeyi kazanan bir adamdı o. Kafasına koyduğunu yapar, düşünce olarak kafasına işleyen her idealini gerçekleştirirdi. Onun böyle bir insan olduğunu bildiğimden beni isterse gayet kazanacağını biliyordum. Artık top ondaydı. İsterse yapar..

Hayatım boyunca gönül işlerine bulaşmamıştım. Bir sevgilim olmamıştı. Gönlümde Ateşin hayali yeşerirken başkasının sulamasına izin veremezdim. Bu yaptığıma hiçbir zaman pişman olmamıştım. Eğer Ateşle olmayacaksa bile birisiyle bir şeyler yaşamak için önce içimde Ateşi bitirmeliydim bana göre. Kimse benim yara bandım olmak zorunda değildi.

Sonumuzun ne olacağını bilmiyordum ama artık merak ederek vakitte kaybetmiyordum. Benimse beni bulmalıydı.

Gözlerimi tavana dikmiş öylece bakıyordum. Asel yanımda mışıl mışıl uyurken beni uyku tutmamıştı. Saat henüz erkendi fakat biz zaten erken gidicektik. Abim ' öğleden sonra havuza mı gidilir erkenden kalkılacak' diyerek bizi hizaya çekmiş ve itiraz etme hakkı tanımamıştı. Aseli kolumla yavaşça dürtükledim. Havuza gitmek için heyecanlı olduğundan en ufak bir kıpırtıdan bile uyanacağına emindim.

Gözlerini yavaşça araladı. E ama ben malımı biliyorum. "günaydın." diyerek bana döndü. Aynı şekilde ona karşılık verdim. Hemen yatakta doğruldu ve ayağa kalktı. Atikliğine asla şaşırmıyordum.

"Hadi kalk kalk. Gökhan abi birazdan kapıya dayanır." kendisi yetmiyor gibi beni de aynı neşeyle kaldırdığında söylenmeden edemedim. "hayır ne bu istek anlamıyorum. Abimler niye geliyor ki ikimiz gitseydik işte." bana gözlerini devirdi ve arkamdan itekleyerek odadan çıkardı. "Aynen canım dün öpüştükten sonra abimle aynı ortama girmek istemiyorum demiyorsun da."

Durdu ve birkaç saniye bekledi. Neden durduğumuzu düşünürken arkamı döndüm ne yaptığına bakmak için "Sare"
"noldu be?" soru işaretleriyle dolu yüzüme karşı imayla gülümsedi. "bak abime dikkat et. Orada napacağı belli olmaz." ona göz devirip merdivenlere yöneldim. "of saçma sapan konuşma. Napabilir?!"
"bilemiyorum artık." gülerek arkamdan seslendiği sırada aklıma doluşan sahnelerle yutkundum. Havuz fantezisi fena olmazdı Sare..

SARMAŞIK +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin