1.3

1.4K 152 185
                                    

10k olmusuz!!

hepinize tesekkurler <3

barış alper, semih ile aralarındaki boşluğu ona doğru kayarak kapattı, bir elini semih'in beline yerleştirdi ve semih daha ne olduğunu anlamadan semih'i kaslı baldırlarının üzerine yan bir şekilde oturttu.

semih adamın bu beklenmedik hareketi üzerine mavilerini şokla kocaman ayırırken, kendisine gelmek için ekstra bir çaba sarf ediyordu.

barış bir eliyle semih'in belini yavaş yavaş okşarken sakin hareketlerle elini çocuğun kaslı bacağına doğru indirdi ve semih'in bir bacağını dizinden kavrayarak kendi bacağının diğer tarafına atmasını sağladı. bu sayede semih artık adamın kucağında yan bir şekilde oturmuyor, yüz yüzelerdi, sarışın çocuk adamın aralık kaslı bacaklarının üzerinde oturuyor ve adamı tüm benliğiyle hissediyordu.

semih kendisini tamamen adama bırakmıştı bile. ne sikim oluyordu hiçbir şeyden haberi yoktu ama canına minnetti.

evet.

gözlerini kapatıp kendisini adamın dokunuşlarına bırakırken dudakları heyecanı yüzünden hafifçe aralanmış, yanakları da anın etkisiyle pembeleşmişti. barış alper yılmaz, kucağında oturan, kalçalarıyla kasıklarına baskı yapan, ellerini destek almak amacıyla adamın göğsüne yaslayan, kafasını hafifçe geriye atıp adem elmasının belirginleşmesini sağlayan ve hatta hafifçe araladığı dudaklarıyla her an inlemeye hazırmış gibi hir görüntü veren semih'e inanamıyordu.

itiraf ediyordu, kucağındaki bu çocuk fazla etkileyiciydi.

yerinde hafifçe dikleşti ve yüzünü oğlanın yüzüne yaklaştırdı. burnunu semih'in yanağına sürterken kısık sesle konuştu oğlan. "istediğin bu mu, hmm?" diye sordu kısık sesiyle.

semih, adamın oldukça erotik çıkan sesi yüzünden neredeyse inleyecekti.

alt dudağını dişlerinin arasına aldı kendisini zapt edebilmek için ve zar zor konuştu. bir yandan da kafasını hızla sallıyordu adamı onaylamak amacıyla. "tek istediğim sensin barış...." diyerek tek nefeste konuşmuştu.

adamın hareketleri duyduğu cümle ile duruvermişti.

burnundan sert bir nefes çekip dudaklarını hemen önünde duran yanağa sertçe bastırmadan edemedi. bu öpücük, kimilerine göre basit bir öpücükmüş gibi gelebilirdi belki ama ikisi de birbirinden öyle etkileniyordu ki, en ufak temaslar bile delirecek hale getiriyordu ikiliyi. tıpkı bu öpücük gibi.

barış alper, aralarındaki ten temasını kesmezken dudaklarını semih'in yanağına tekrar yaklaştırmış ve bu kez diğerine tezat yumuşak bir öpücük bırakmıştı. çocuğun temiz kokusunu içine daha da çekerken konuştu.

"sana istediğini vereceğim, bitanem." dediğinde semih bir elini adamın koluna çıkarmıştı bile güç almak istercesine.

barış alper'in kurduğu bu cümleden sonra artık geri dönüş yoktu, ikisi de birbirinin yanmasına sebep olacaktı.

🚨

barış'ın yanaklarımı sıkan eli gevşediğinde dudaklarını yanağıma götürdü ve oraya sert bir öpücük kondurdu. yüzünde ona çok yakışan kirli sakallarını hassas derimde hissetmemle dudaklarımdan bir inlemenin daha fırlaması bir olmuştu. yanağımdan ayrılan elinin aşağılara doğru kayıp bacağımı kavrayıp beline sarmasıyla, ona daha da yakınlaşmıştım. bacağımdaki eli, olduğu yerden ayrılmadan temas ettiği yeri sertçe sıktı, hafifçe sızlandım hissettiğim acıyla.

dibine kadar | semih & barış a.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin